Mi Joung

90 9 46
                                    

Yoo Jung'un gözünden:

"Aynen benimde yapmak istediğim o. Ama beni dinlemek istemiyor. İnatla sağlığını görmezden geliyor ve saçmalıyor."

Kendimi zorlayıp gözlerimi açmaya çalıştım. Kulaklarıma dolan sesler kesinlikle Mi Joung'a aitti.

"Sizi anlıyoruz efendim. Anlaşılan bizim..." Kısa bir sessizlik oldu. Mi Joung'a cevap veren seste oldukça tanıdıktı. "... bizim olanlardan haberimiz yokmuş. Size danışmadan başımıza buyruk davrandığımız için özür dileriz."

"Hak Yeon?" Sesin N'e ait olduğunu tahmin ettiğim için zorla inler gibi ismini mırıldandım.

"Uyandı!"

Gözlerimi zorla aralamayı başardığım da tam karşımda başımda toplanmış ve endişeli gözlerini bana dikmiş olan 7 kişiyi görmem bir oldu.

"İyi misin? Bir yerin ağrıyor mu?"

"Neden öyle yaptın?"

"Doktor gelip seni muayene etti. Endişelenmene gerek yok. İyisin."

Seslerinde endişeli oldukları belli olan biricik üyelerim cümlelerini peşpeşe sıralarken birden Mi Joung beni omuzlarımdan yakalayıp "Bana hemen doğruyu söyle! Düştün mü yoksa sen mi atladın?" diye sordu. Sakin bir şekilde ona baktım. "Ya!! Bana hemen cevap ver!" dedi ve sıkı sıkı tuttuğu omuzlarımı sertçe sarstı.

◄☼♪♪♪♪♫♫♫☼►

Yoo Jung'un gözünden geçmiş: (Gizlenip banyodan çıkmadan hemen önce)

"Bilmiyorum." diye mırıldandım. "Bazen buraya gelmenin yanlış ve saçma olduğunu düşünüyorum. Sizin hayatınızı böyle mahvetmemem gerekirdi."

Banyoyu sessizlik kaplamıştı. Kimseden çıt çıkmıyordu.

"Eğer teslim olmak istersen ol." dedi Ken sakin sesiyle.

"Teslim ol derken neyi kastediyorsun hyung! O suçlu değil." diye kahkaha attı Ravi. Diğerleri de onunla birlikte gülmeye başlamışlardı. Bende dayanamayıp yüzümde oluşan gülümsemeyle Ken'e baktım. O da gülüyordu. Uzun zaman sonra hep birlikte hiçbir şey olmamış gibi eğleniyorduk.

"Hayır ama." dedi Ken oturduğu yerde ayağa kalkarken kendisiyle kahkahalarla dalga geçen Ravi'ye vurarak. "Kaçak o. Kaçan neden kaçar. Kaçması gerektiği için. Kaçması gereken kaçak kaçmak istemezse teslim olması gerekmez mi?"

"Hyunnnngggg dduuurrrr!!!" Hyuk ve Hong Bin aynı anda Ken'in karmaşık açıklamasını susturmaya çalıştılar. Hong Bin, Ken'in Ravi'ye vurmasını engellemeye çalışırken Hyuk daha fazla kaçak kelimesi duymamak için onun ağzını kapamaya çalışıyordu.

Tüm bu hengamede Ravi inadına Ken'e doğru kahkahalar atarken birden N "Seni veled! Hyung'unla daha fazla dalga geçme!" dedi ve kafasında sertçe vurdu.

Ravi kafasına yediği darbeyle kültür şoku yaşadığı belli olan suratıyla N'e bakarken Ken ağzını Hyuk'un ellerinden kurtarıp pis kahkahalar atmaya başlamıştı.

Herkes kocaman gülümsüyordu. Ravi'nin sağ eli başındaydı. N ise beklediğinden sert vurduğu için pişman olmuşa benziyordu ama genede dik duruşundan ödün vermeden öylece sağlayamadığı gülümsemesiyle Ravi'ye bakıyordu. "Ne?" diye sordu sanki az önce Ravi'ye vuran kendi değilmiş gibi.

Yavaşça başımı çevirip Leo'ya baktım. O da diğerleri gibi eğleniyordu. Dudakları küçücük bir gülücükle kıvrılmıştı o kadar. Ama bana bu bile yetiyordu.

Who? of VIXXWhere stories live. Discover now