Tell Me I 'm Pretty|| Larry Stylinson [#2]

Giriş

 Harry uzandığı yatakta ters dönerken sıkıntıdan ölmek üzereydi. Ne yapacağını bilmiyordu. Açıkçası bir şey de yapmak istemiyordu. Ama çok uzun süredir öylece uzanıyordu ve kalkması gerekti. Sadece bunun için gücü olduğunu sanmıyordu. Ayağa kalkmak ve aynanın karşısından geçmek istemiyordu. Çirkin yüzünü ve kilolu bedenini görmek istemiyordu. Zaten yeterince iğrenç hissediyordu.

Genç oğlan ona hasta dendiğini biliyordu. Anorexia hastalarına benzediğini söylüyordu annesi sürekli. Fakat Harry hasta falan değildi. O sadece ince ve güzel bir görüntüye sahip olmak için yediği yemekleri biraz kısmıştı. Ve de fazladan egzersiz yapmıştı. Bazı zamanlar ise sadece nasıl yapılacağını bilmediği için kusmuştu. Fakat bu hasta olduğunu göstermezdi. Bu sadece Harry 'nin kilo vermek istediğini gösterirdi ona göre. O sadece güzel görünmek istiyordu.

Kapısı açılınca bakışları içeri g,ren oğlana döndü. Sevgilisi. Louis. Louis Tomlinson. Harry artık onu görmek istememesi gerektiğini bilse de ona âşıktı ve her şekilde onu yanında istiyordu. Her ne kadar Louis onu aldatıp dursa da, Harry onu seviyordu. Aslında Louis 'nin de kendisini sevdiğini biliyordu fakat belli ki bu yeterli değildi. Yoksa Louis onu neden sevmesine rağmen aldatsın ki?

Louis samimi bir gülümseme ile genç oğlanın uzandığı yatağa oturdu. "Hey, bebeğim, nasılsın?" Harry ona gülümsedi. Ne olursa olsun Louis 'nin günün sonunda hep kendisine gelmesini seviyordu. En azından hala Harry 'ye karşı bir şeyler hissediyor oluşu Harry 'yi mutlu ediyordu. "İyiyim aslında." Diyerek gülümsedi. Louis aniden ciddileşerek kendisine baktı. "Bir şeyler yedin mi?" Harry gözlerini devirmek ve onu kovmak istedi. Fakat bunun yerine başını salladı. "Elma yedim." Yalan değildi. Elma yemişti. Ölmemek için en azından bir şeyler yemesi gerektiğini biliyordu. Aslında elmadan da iki ısırık alıp sonra çöpe atmıştı. Tabii bunu Louis bilmese de olurdu. Louis tatmin olmuş gibi gülümsedi.

"Bu güzel bebeğim." Harry, Louis kendisine doğru eğilince boynundaki aşk ısırığını gördü. Bu daha çok yeniydi ve Harry 'ye ait değildi. Görünmesin diye ceketinin yakalarını kaldırmasına rağmen Louis başarısız olmuştu, Harry görmüştü. Ve bir kez daha aldatıldığı hissi onu kavururken acı ile gözlerini kapattı. Bu canını çok yakıyordu. Louis endişe ile kendisine baktı. "Bebeğim, bir yerin mi acıyor?" Harry başını salladı. "Hayır, iyiyim ben."

Louis derin bir nefes aldı ve kendisine doğru eğildi. Tam dudakları birleşmişti ki genç oğlanın telefonu çaldı. Louis uzaklaşarak telefonu eline aldı. Yüzü tuhaf bir ifadeye bürünürken konuştu. "Gitmeliyim sevgilim, annem arıyor." Harry başını salladı. Fakat Jay 'in aramadığını biliyordu. Louis telefonu kaldırmadan önce yazan ismi görmüştü. 'Helena'

Harry çığlık atmak istedi. Louis 'nin o kanda gitmesini istemedi. Kendisi ile olmasını istedi. Fakat Louis kalktı ve Harry 'yi öpmeden çıkıp gitti. O gittiğinde Harry ayaklandı ve aynanın karşısında durdu. Bedenine bakınca ne kadar da kötü durduğunu gördü. Üzerindeki bol tişöet onu zayıf gösteriyordu. Fakat kaldırdığında ne kadar kilolu olduğu görülüyordu.

Harry bedenine bakarken Louis 'nin neden gittiğini anlamaya başladı. O çirkin ve kiloluydu. Louis elbette güzel birini isterdi. Harry kilo vermeli ve güzelleşmeliydi. Harry aynanın karşısından çekildi ve lavaboya doğru ilerledi. Kusmalıydı. Kilo vermeliydi. Yoksa Louis 'yi tamamen kaybederdi.

UYARI: Hikayeyi okuyan okuyucularım, içinizde kendine bu şekilde zarar veren (yemek yemek, kendini kusturmak) varsa ve ya yapmayı düşünüyorsanız bu hikaye bu konuyu tetikleyecek özelliklere sahip. Lütfen etkilenecek kişiler okumasın ve eğer yapan varsa da lütfen kendinize zarar vermeyi kesin. Teşekkürler.