27-Dehlizin sonundaki çıkış

2.6K 322 109
                                    

Belki Laura'nın lanetinin kaldırılmasına yardım ederse, kan yeminini bozma konusunda anlaşmaya varabilirlerdi.

Arthur büyücüye yanaşıp konuyu açmayı denedi. "Bahsettiğin laneti kaldırmanın bir yolu yok mu?"

"Kaldırması basit ama sonuçları çok ağır benim için."

Büyücünün daha net konuşmasını isterdi. Biraz daha soru sorarsa nasıl tepki vereceğine emin olamıyordu. Şansını denemeye karar verdi.

"Daha detaylı anlatırsan sana yardımcı olabilirim belki."

Büyücü, Arthur'un samimiyetine güvenip güvenemeyeceğini görmek için meşalenin ışığında gözlerine baktı. Temiz bir kalbi olduğunu biliyordu ama sırını öğrenirse ona ihanet etmeyeceğinden yüzde yüz emin olamıyordu.

Sonuçta aralarında kan yemini vardı ve bu yemin yüzünden kendini Arthur'a bağlı hissediyordu.

"Lanetim yüzünden hiçbir erkekle yatamıyorum, oldu mu şimdi. Öğrendin işte."

Kadının bu kadar açık konuşması Arthur'u şaşırtmıştı. Hareketlerine bakınca, erkeklere karşı çok rahat bir insan olduğunu görebiliyordu. Fakat ardında yatan gerçeğin böyle olabileceğini hiç düşünmemişti.

Liz ile bakire diye dalga geçerken, aslında kendi laneti yüzünden yaşadığı sıkıntıyı dile getiriyordu. Arthur'un bu konuda neler yapabileceğini bilemiyor olması, içini sıkıntıyla doldurdu.

"Peki yatarsan ne olur?" diye sorduğunda kadının cevap vermeyeceğini düşünüyordu.

"İşte o zaman tüm güçlerimi kaybederim."

Arthur kadının güçlerini kaybetmemek için neyi feda ettiğini şimdi daha iyi anlıyordu. Belki bu yüzden hiç âşık olamayacak veya âşık olduğu erkeğe karşı kadınlık görevlerini yerine getiremeyecekti.

Ömür boyu yalnızlık anlamına gelen bu lanet yüzünden, sadece erkeklerle flört ediyor ama duygusal bağ kurmamaya çalışıyordu.

Kendisi bir büyücü olduğu halde bu laneti kaldıramıyorsa, Arthur'un ne gibi şansı olabilirdi? Kadının düşüncelere daldığını görünce sormadan edemedi. "Bunu benimle paylaşmaya karar vermene ne etki etti."

"Temiz bir kalbin var aday, sana imreniyorum. Ben artık çürümüş bir kalple yaşamaya mahkûmken, senin önünde iyilik dolu bir hayat var."

"O zaman neden beni kan yemini ile bağladın?"

Büyücü, adaya bakarken gözlerinden hüzün dalgaları geçti. "Çünkü tek sahip olduğum şey gücüm ve daha da güçlenerek yaşamak tek arzum."

"Yeminde sana bu gücü verecek öyle değil mi?"

"Belli olmaz, belki senin temiz kalbin sana farklı yollar açar."

Büyücünün son söylediği sözler, Arthur'da yeni fikirler oluşturmuştu. Kadının ima ettiği şeyi düşününce, aslında yeminden bir kurtuluş olabileceği fikrini verdiğini anlamıştı.

Neden kendisine zarar verecek bir ipucu vermişti? Bunu düşünerek bulabileceğini sanmıyordu.

Aniden yer sarsılmaya başladı. Zemin dehliz boyunca ortadan yarılıyordu. Grup iki yana dağılıp ortada oluşan yarığa düşmemeye çalışıyordu.

Arthur açılan yarığa düşen bir muhafızı tutmaya çalışırken dengesini kaybedip az daha kendisi düşüyordu. Laura büyü yapıp duruma müdahale etmeye çalıyordu ama bir şekilde büyüleri bu yarılmaya etki etmiyordu. Grubu buradan büyüyle çıkarabilirdi ama testi tamamlayamadığı kabul edileceği için çaresizce duvara tutunmaya çalışıyordu.

Bir Günlük Hükümdar (SY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin