[-32-]

4.6K 435 95
                                    

Kapının çalınmasıyla dakikalardır kapalı olan gözlerimi araladım. Yerimde doğruldum ve karanlığa rağmen gözlerimi kapıya çevirdim. Ayağa kalkıp kapıyı açtığımda apartmanın ışığı gözüme vurmuştu, gözlerim kısıldı.

Ozan bana çatık kaşlarıyla bakıyordu. "Bir saattir mahallenin başında seni bekliyorum. Telefonuna niye bakmıyorsun?" Ayakkabılarını çıkarıp içeri girdi. Kapıyı kapatıp sıkıntılı bir ifadeyle bana baktı. "Niye bu kadar karanlık burası?" Diyerek ışıkları açtı.

Gözleri tekrardan beni bulunca duraksadı. Kaşlarını kaldırıp beni süzdü. Gözlerindeki ifade yumuşarken dudakları kıvrıldı. "Ne kadar güzel olmuşsun lan." Dedi geri yüzüme bakıp.

Birkaç saniye yüzündeki her şeyden habersiz ifadesine baktım. Dudaklarım bükülürken kollarımı ona doladım ve yüzümü boynuna gömdüm.

"Akın?" Dedi ama bir şey demedim. "Yavrum bir şey mi oldu? Ne bu halin?" Dedi yüzüme bakmaya çalışıp.

"Seni çok seviyorum Ozan."

Duraksadı. "Bana olan aşkından mı ağlayacak gibisin?"

Sessiz kaldığımda o da bana sarılıp saçlarımı öptü. "Gideceksin diye mi böylesin yoksa?"

Bu hafta içinde Antalya'ya dönecektim. Yani öyle planlamıştım ama bundan vazgeçmiştim. Ozan'ın ailesi ilişkimizi biliyorken ben Ozan'ı asla burada bırakıpta bir yere gidemezdim.

"Gitmiyorum, vazgeçtim." Dedim boynunu koklayıp. Parfümünün ağır kokusu sarmıştı bedenini.

"Niye?" Diyerek beni ayırdı kendinden. "Eğer benim yüzümdense bunu konuştuk zaten. Sürekli ararım ben seni. Ailene de geleceğini söyledin, şimdi gitmezsen çok üzülürler."

Bir elimle gözlerimi ovaladım. "Ozan konuşalım mı biraz?" Ozan sorunun bu olmadığını anlamış olmalı ki yüz ifadesi değişti. Koltuğa geri oturduğumda o birkaç saniye bana bakıp yanıma oturdu.

"Ne konuşacağız?" Dedi ciddi bir ifadeyle.

"Ben aşağıda seni beklerken Suat geldi yanıma." Duraksadı. "İlişkimizi bildiğini söyledi, senden uzak durmamı falan istedi."

Ozan'ın gözleri büyürken adem elması aşağı yukarı kaydı. "Siktir..." diye mırıldandı elleri yumruk olurken.

"Sana zarar vereceğini söylemedi ama..." beni tehtid ettiğini söylesem Ozan sakin bir tepki asla vermezdi. Hata yapmasından korkuyordum.

"Ama?" Diye devam etmemi istedi.

"Senden ayrılmamı söyledi."

Ozan gözlerini yere çevirdi. Ellerinden birini ensesine götürüp ovaladı sertçe. "Sen ne
dedin?"

"Bir şey diyemedim Ozan, ne diyecektim ki. Dilim tutuldu, kalakaldım."

"İnkar etseydin." Dedi göz ucuyla bana bakıp.

"Ozan inkar etmem ne işe yarayacaktı? Emin olmasa öyle konuşamazdı."

"Hay amına koyayım." Dedi Ozan sertleşen sesiyle.

"Gidip ayrıldım ondan desen inanmazlar mı?"

Ozan dişlerini sıkarken "Emin olmaları lazım bir şekilde, yoksa inanmazlar.." dedi bana bakmadan.

Ona yaklaşıp yumruk yaptığı ellerini tuttum. Öfkeyle dolmuş gözlerini bana çevirdi.

"Ozan sen de benimle gel... Bırak onlar burada birbirlerini yesinler, onlardan uzakta, birlikte yaşayalım. Kardeşlerin iyiler işte, niye bu kadar üstüne düşüyorsun ki onların..."

SEVERSİN -BXBWhere stories live. Discover now