[-12-]

6.8K 398 101
                                    

Elimdeki poşetle birlikte apartmana girdim. Ağır adımlarla merdivenleri çıkarken otomatik ışıklar açıldı. Evimin önünden üst kata çıkan merdiven basamaklarından birine oturan bedenle dudaklarım kıvrıldı.

"Erken gelmişsin hayatım?" Dedim anahtarlarımı çıkarırken.

Ozan hemen kapattığı gözlerini araladı. Yaslandığı duvardan ayrılıp göğsünün altında bağladığı kollarını ayırdı birbirinden.

"Nerdesin lan kaç saattir?"

"Aa aşkım," dedim ayıplar gibi. "Kıskanma ama beni bu kadar, saat daha on bir bile olmadı." Sırıtarak kapıyı açtım.

"Telefonumu ver." Diyerek elini bana uzattı.

Ayakkabılarımı çıkarıp eve girdim. "Nereden bilmiyorum." Biliyordum.

"Nasıl bilmiyorsun?" Dediğinde kapıda dikilen çocuğa bakıp omuz silktim.

"Ne bileyim bakmadım etrafa."

Kaşlarını çattı. "Yalan söylüyorsun değil mi?" Gülümseyip başımı salladım. "Orospu."

"Gel al." Diyerek evin içine adımladım.

"Sikeyim ya." Diyerek o da içeri girdi.

Poşetleri kenara bıraktım. Ozan gözlerini etrafta gezdirdi ve saniyeler içinde koltuğun kenarında duran telefonunu fark etti. Afallamış bir halde bana baktı.

"Saklamadın mı?"

Masanın üzerindeki sürahiden bardağa su doldururken "Niye saklayayım? Sonuçta senin telefonun."

"Vayy," dedi sırıtarak. Şu sıralar ki öfkeli halinden sıyrılıyor gibiydi. "Aferin lan."

Suyu kafama diktiğimde birkaç saniye bana bakıp yanıma adımladı. "Bana da doldursana." Dedi gözlerini etrafta gezdirirken. Evime daha önce de defalarca gelmiş olmasına rağmen her geldiğinde etrafa bakıyordu bir şey arar gibi.

"Tamam." İçtiğim bardağa tekrar su doldurdum ve ona uzattım. "Al."

Bardağı almadan koltuğa oturduğunda yanına geçtim hemen. Bardağı ona uzattım. Eline aldığında arkama yaslanıp gözlerimi kapattım. Sırf Ozan telefonunu almak için geri geldiği zaman beni evde göremeyip biraz beklesin diye alışverişe çıkmış, kendim için bir şeyler almıştım.

Ozan'a baktığımda telefonuna birkaç saatte gelen onlarca bildirime bakıyordu. Ben baktığımda uygulamalara şifre koyduğu için bildirim kısmında gözükmüyordu, telefonunun şifresini de bilmiyordum zaten. Tabi gelen İnstagram, WhatsApp, Snapchat ve diğer uygulama bildirimlerinin yarısından fazlasının kız olduğuna adım gibi emindim.

Hayalet ekran kullandığı için oturduğum yerden neye baktığını da göremiyordum. Telefon, telefon değil ülke kasası sanki.

Birden bir küfür mırıldandı ve telefonu kulağına dayadı. "Efendim?" Biri aramıştı ve bu hoşuna gitmemiş gibiydi.

Bir kızın sesi geliyordu ama ne dediğini anlayamıyordum. Ozan bir süre onu dinledi.

"Telefonumu evde unutmuşum, dışarıdaydım..." Başını sabır dilenir gibi salladı. "Hesap mı vereceğim kızım sana." Dedi sinirlenmeye başlayan sesiyle. "Bin tane mesaj atmışsın amına koyayım, cevap verecek olsam zaten veririm." Bir süre daha kızı dinledi ve kızın konuşmasını bitirmesine izin vermeden telefonu yüzüne kapattı.

"Yavşak orospu çocuğu." Diye sinirle mırıldandım. Yanımda başka kızla konuşurken yüzü de kızarmıyordu piçin.

Ozan bana dönüp sırıttı. "Kıskanma gülüm, senin yerin başka."

SEVERSİN -BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin