Bölüm 23

549 67 11
                                    

Abimin gizemli ölümü ortalığı iyice karıştırmıştı. Potter ailesinin neden birden canice öldürüldükleri merak konusu olmuştu.

Bütün oklar bana dönmüştü, herkes benim ölmemi bekliyordu. Daha çok beklerlerdi.

Dippet ve Dumbledore tehlikede olduğumu düşünüyorlardı, buda çıkan dedikodunun iftira olabileceği şüphesi akıllarında yer edinmişti.

Amacım zaten olarak buydu. Amaçlarıma ulaşmak için kumar oynamam gerekiyordu, bu zamana kadar hiçbir kumarda kaybetmemiştim. Kaybetmeyecektim.

.

"Sıranın sana geldiğini düşünüyorlar."

Omuzlarımı silktim. "Düşünsünler Tom, sorun ne?"

"Bu yaptıkların anlamsız geliyor."

"Bana anlamlı gelmesi kafi, sen kafa yorma fazla. Açık bir geleceğin var, yapacağın meslekleri iyi düşün, ve iyice emin ol."

"Geleceğim planlı. Senin tanımaya çalışıyorum Scarlett."

"Beni tanırsan bunu kullanır mısın?"

"Ne?"

"Beni tanırsan bunu kullanır mısın? Sana sırlarımı anlatsam mesela? Sana kendimi tamamen açsam, nasıl olurdu?"

"Bunları yapmak zorundasın, ben senin hayatındayım."

"O zaman sen kendini tanıt, eşit değiliz. Eşit olalım sıra bana geçsin."

"Hangi konuda eşit değiliz?"

"Meselaa, sen benim ailemi biliyorsun. Ben senin ailen hakkında en ufak bir bilgiye bile sahip değilim."

"Senin aileni herkes tanıyor."

Tek kaşımı kaldırdım, istediği kadar zorlayabilirdi. Ya isteyerek ya da zorla onun hakkındaki tüm bilgileri elime geçirecektim, şuan ona son bir şans tanıyordum. "Fakat detayları sen tahmin edebiliyorsundur, bu ölümleri falan. Anlarsın ya."

"Yeterince eşit değiliz Scarlett. Eşitlik istiyorsan benim tahmin yürütmemi beklememen gerekiyor, kendi ağzında bana söyle."

"Neden? Gizlediğin bir şey mi var? Sadece sevgilimin ailesini tanımak istemiştim."

"Ölen kişileri tanıyamazsın."

"Yaşayan kişileri tanıyamadığım gibi. Ama aklında bulunsun, benim aklımda hiçbir zaman soru işareti olmamıştır."

İfadesizce suratına bakmayı sırıtarak kestim. Ufak bir gülümsemeden sonra yanından yavaşça ayrıldım. Beni hafife almamaları gerektiğini herkes bilecekti. Aşkım ya da sevgim her neyse, beni aptallaştırmasına izin vermeyecektim."

.

"Eğer tehlikedeysen bana her zaman gelebilirsin Scarlett bunu biliyorsun."

Çatalımı tabağımın kenarına bıraktım. "Emin olun ben güvendeyim."

Slughorn şüpheyle gözlerini üzerimde gezdiriyordu. "Ailendeki bu ölümler bana güvende olduğunu hissettirmiyor Scarlett."

"Güvendeyim, gerçekten. Bu ölümler bir tesadüftür belki, bilemem. Ortaya çıkar elbet."

"Sen bile emin değilsin."

"Benim sonumu sadece ben getirebilirim, bu konuda  bir endişeniz olmasın."

.

Neden her bu odaya çağırıldığımda Dippet'in yanında Dumbledore oluyordu? Bu adamdan sıkılmaya başlamıştım.

"Senin büyük bir tehlikede olabileceğini düşünüyoruz Scarlett, bu çıkan haberler ise bunu yapan kişinin işi olabilir. Sen bu konuda ne düşünüyorsun?"

"Öncelikle tehlikede olduğumu kesinlikle düşünmüyorum. Ortaya çıkan haberin ise iftira olduğunu ben önceden belirtmiştim zaten."

"Bu olayı hem bizim açımızdan, hem de senin açından araştıracağız Scarlett."

"Peki ne zamana kadar sürer bu araştırma işi? Ben kovulmadan istifa etmeli miyim yoksa okulda boş boş dolaşmaya devam mı edeceğim? Malum derslere giremiyorum."

Dumbledore boğazını gerginlikle temizledi ve dikkatimi ona çekmemi sağladı. "Bu konuyla alakalı hiçbir şüpheniz olmasın, çok kısa sürecek."

Başımı hafifçe salladım ve ayağa kalktım. "Umarım gerçekten kısa sürer, yoksa bu okul alanında gerçekten başarılı olan bir profesörü kaybedeceksiniz. Bunu da gözden geçirirseniz çok memnun olacağım." Gülümsedim. "İzninizle, iyi günler."

.

Adam Tom'un hayatını, hatta onun ailesinin hayatına kadar her şeyi bana anlatmıştı. Tom'un aşka dair en küçük duyguyu bile hissedemeyeceğini bile öğrenmiştim. Annesinin takıntısı yüzünden.

Tom varisti. Çok büyük ihtimalle sırlar odasının yerini biliyor, ve orayı açabiliyordu. 

Babasını ve dayısını öldürmüştü, okuldaki taşlanmış öğrencilerin sebebi tamamen kendisiydi.

Planları eminim ki çok büyüktü. Aşama aşama ilerliyor ve bunu çok ince bir şekilde yürütüyordu. Ve sanırsam planının akışını ben bozmuştum.

Tom'un profesör olmak istemesine kesinlikle masum olarak bakmıyordum. Özellikle öğrendiklerimden sonra. 

Açıkçası Tom'dan tam olarak gizemli bir enerji alınıyordu. Fakat ben bunu sevgili olduktan sonra anlamıştım. Profesör iken daha farklı davranıyordu. Zekası ve nezaketi ile kendisine bağlıyordu insanı. Manipüle yeteneği oldukça fazlaydı, buda onu planlarına kolay ulaştırıyordu.

Tom başta olmayı severdi, Tom yöneten kişi olmak ister ve herkesin ona itaat etmesini isterdi. İlerideki amacının bununla ilgili olacağını düşünüyordum.

Ve evet, dedikoduyu yayan kişi tabii ki Tom'du. Tom'un bir arkadaş grubu yoktu, Tom'un planlarını işlettiği, emir verdiği onları kullandığı bir grubu vardı. Kesinlikle arkadaş değillerdi. Tom onları yönetiyordu.

Abraxas ise ilk müritlerinden olabilirdi. Onun sağ kolu olabileceğini düşünüyordum.

Planlarını ortak salon gibi yerlerde konuşmayacağına emindim. Kendilerine bir yer bulmuşlardır. Tom bu kadar aptal olamazdı.

Bu işin içinde daha derin bir iş  vardı, ya da olacaktı. Ve ben tabii ki bana yapılanı yanına bırakmayacaktım.

Tom bana bunu yapmak büyük bir aptallık yapmıştı, beni çok hafife almıştı. Onunla karşılıklı oynayacaktım. Fakat ben bunu gizli yapmayacağım, kartlarımı açık oynayacağım.

Bölüm sonu

Sonraki bölümde görüşmek üzere..

Professor || Tom Marvolo RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin