Bölüm 7

1K 89 16
                                    

Cumartesi, Slug Kulübü

Altımda kahverengi deri bir mini etek vardı, birde küçük bir yırtmacı. Üzerime ise karnımı açıkta bırakan bir ceket giymiştim. Bu ceket bluz tarzında olduğu için içime sütyen dışı bir şey giymemiştim. Siyah ince topuklu bir ayakkabıyı da ayağıma geçirdiğimde üzerim ile işim bitmişti.

Uzun saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yaptım. Göz makyajıma saçlarıma uygun uzun ince bir eyeliner çekmiştim. Kirpiklerim her zaman olduğu gibi mükemmel duruyordu. Dudaklarıma kırmızı bir ruj gitmeyeceğini düşündüğüm için kahverengi tonlarında bir ruj tercih etmiştim. Mükemmel olmuştu.

Siyah minik çantamı da aldım ve odadan hızla çıktım. Saatime baktığımda tam şuan saatiydi, herkes toplanmış olmalıydı. Her zaman geç kalmak zorunda mıydım? Birisi dersime geç kalsa canına okurdum ama.

Aynı tempoda yürümeye devam ederken sanki geç kalmamışım gibi davranmaktan büyük zevk alıyordum, en azından içeri girdiğimde tüm gözler benim üzerimde olacaktı. Her zaman olduğu gibi.

Akşam saatleri olduğu için koridorda her zaman olduğu gibi yalnızdım. Topuk seslerim bir süre sonra başımı ağrıtsa da sonunda gelmiştim. 

Kapıyı araladım ve içeriye girdim. Tahmin ettiğim gibi herkes gelmiş ve yuvarlak masanın etrafına toplanmışlardı. "Hoş geldin Scarlett. Bizde seni bekliyorduk."

"Hoş buldum profesör, fazla geç kalmadım umarım." Slughorn ile Riddle'ın arasındaki boş bırakılmış sandalyeye yerleştim ve bacak bacak üstüne attım.

"Bizde daha yeni başlıyorduk, tatlılarımız şimdi servis edildi." Önümdeki tiramisu tatlısı ile aşk dolu bir bakışma aramızda geçiyordu. Hemen başlayabilir miydik? 

"Profesör Scarlett."

Tam tatlıma başlayacaktım ki bana seslenen kızla ona döndüm. "Efendim?" Yüzünü hatırlıyor gibiydim, 5. sınıf Slytherin öğrencisi olmalıydı. Fakat ismini hatırlamıyordum.

"Nasıl bir profesör olduğunuzu anlatır mısınız? Bence bu yemek sizin için bir fırsat." Yüzündeki o laubali sırıtması asla hoşuma gitmemişti. 

İfadesizce kıza bakmaya devam ederken cümlesi hoşuma gitmemişti. Neyin fırsatı? "Fırsat?"

"Yani, yeni ve genç bir profesör olduğunuz için kendinizi kanıtlamak için bir fırsat demek istemiştim."

"Kendimi kime kanıtlayacağım? Siz öğrencilere mi?" Keskin gözlerle ona bakarken kız karasız kaldı. "Eğer bir kanıt istiyorsan, mezun olduktan iki sene sonra ilk başvurumda buraya profesör olarak geldiğimi sana söyleyebilirim. Daha fazlasına ihtiyacın var mı?"

Kız hızla başını iki yana sallarken gözlerimi ondan çektim. Tam tatlıma başlayacakken bu seferde bir başkası seslendiğinde dişlerimi birbirine bastırdım. Sanırım bu tatlıyı yiyemeyecektim. "Peki nasıl bu kadar verimli anlatabiliyorsunuz profesör? Yaşınıza göre oldukça güzel ders anlatıyorsunuz. Dersi gerektiğinden fazla verimli hale getiriyorsunuz, sanki yıllarca bu mesleği yapıyormuş gibi."

Bu oğlanın dedikleri ister istemez hoşuma gitmişti, övülmek her zaman hoşuma giderdi. Öyle olduğumu biliyordum. "Öncelikle teşekkür ederim. Bu alana her zaman ilgim vardı, belki sebebi budur. Gerekli gereksiz her bilgiyi bilirim." Slughorn'u işaret ettim. "Hatta profesör Slughorn'a iksir profesörü  olmasına rağmen bu konu hakkında birçok kez ona danışmışımdır."

Slughorn gururla gülümsedi. "Seni buralarda görmek beni gururlandırıyor Scarlett. Sırada bu sene mezun edeceğim sevgili öğrencim Riddle var."

Başımı salladım. "Eğer aynı performansla devam ederse oldukça güzel yerlere gelecektir." Riddle'a kısa bir bakış attım ve geri Slughorn'a döndüm. "Derslerime düzenli olarak katılan nadir öğrencilerimden birisi. Derse hazırlıklı gelmesi takdir edilesi."

Professor || Tom Marvolo RiddleWhere stories live. Discover now