iştiyak.

46 12 10
                                    

"Seni yaşayacağım, anlatılmaz,Yaşayacağım gözlerimde; Gözlerimde saklayacağım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım."

🎼: Sezen Aksu-Unutamam.

———

Başımda keskin bir ağrıyla uyandım.

Alışıktım bu hisse. Defalarca kez deli gibi içtikten sonra bu hâle büründüğüm olmuştu. Fakat alışmış olmam beni çok yorduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Gözlerim ağır ağır aralandı. Tavanla bakıştım birkaç saniye; kendi evimin, Hoseok'un evinin ya da abimin evinin tavanından çok daha farklıydı bu tavan. Nerede olduğumu anlamaya çalışarak odayı incelemeye başladım.

Kocaman bir yatak, yatağın yanında orta boylarda bir komidin. Büyük bir giysi dolabı, küçük de bir balkon kapısı vardı. Duvarlar kahvenin koyu tonlarından birine boyanmıştı. Perdeler siyahtı fakat açılmıştı. Siyah bir çalışma masası ve o masanın üzerinde de duvara asılı bir pano vardı. Kafamı ne tarafa çevirsem sayfalar görüyordum. Birçok kitap sayfası duruyordu duvarlarda. Altı çizilmiş, üstüne yazı yazılmış kitap sayfaları. Gazete sayfaları da vardı çokça, onların da üzerine yazılar yazılmıştı. Kitap sayfalarında cümlelerin altı siyah kalemle, gazete kağıtlarında ise kırmızı kalemle çizilmişti. Sonradan anlamaya başladım, burası Jeon Jeongguk'un eviydi.

Doğruldum. Merak ediyordum hangi kitaplardan hangi sayfaların alıntılarını çizip duvara asmaya layık gördüğünü. Hangi gazete kağıtlarının duvarlarını süslediğini ve ilgisini neyin çektiğini. Duvara asılı mantar panonun üzerinde neler asılıydı, neler onun için önemliydi merak ediyordum.

Saçlarımı karıştırdım, yataktan kalktım. Önce panoya bakma ihtiyacı hissettim. Pano oldukça karışıktı ama belli başlı görünen şeyler vardı. Aristoteles ve Platon'un bir görseli vardı mesela. Platon'un gökleri, Aristo'nunsa yeri gösterdiği. Leonardo Da Vinci'nin bir resmi, bir Mona Lisa tablosu. William Shakespeare'in bir resmi, Moliére'in bir resmi, felsefi bazı görüşler ve açıklamaları. Birkaç küçük şiir alıntısı.

Sonra duvarlara döndü gözlerim, kitap sayfalarının olduğu yere. Gözüm ilk önce Türk bir yazarın kitabından alınmış bir sayfaya kaydı. Oğuz Atay, Korkuyu Beklerken. Sayfa 73.

"Beni anlamıyorlardı. Zarar yok. Zaten beni, daha kimler anlamadı."

Başka bir sayfaya kaydı sonra gözüm, bu kez Moliére'in Cimri'sinden 70. sayfaydı.

"Sizin sevgi dediğiniz oturup bekler mi sadece?.. Bir şeyler yapmaz mı?"

Sonra Shakespeare'in Macbeth'ini gördüm, sayfa 51.

şehrimin yaralı sokakları • taekookWhere stories live. Discover now