bölüm 35: darbe ?

96 56 13
                                    

(Doruktan)
Başımı ağaça yaslayıp gözlerimi kapatım . Önce ailemi, sonra kardeşimi, şimdi ise onu kaybedemem . Elimdeki sweatshirtte baktım elimle kokusunu içime çektim
" neden sen neden? "
Sinirle kalkıp elimi  yumruk yaparak ağaça hızla vurmaya başladım.
"benim yüzümden"
Dahada hızlı vurmaya başladığımda elimde kırmızı sıvı yavaş yavaş akmaya başlamıştı bile
Her ne kadar vursamda yumruklar içimdeki enkazı durdurmak yerine artırıyordu
10 dakika  sonra bitkin düştüğümde olduğum yerde çökme yerine hızla dahada fazla vurmaya başladım .
"Yeter siniri ağaçtan çıkartma"
Başımı sese doğru çevirmeyerek elime baktım .
"Mert git burdan! "
" gitmiyorum tamam haklısın evet ecrin geldiğinden beri alev le fazla ilgilenmiyorum ama bir sebebi var "
Başımı kaldırıp ona baktım
" ahahhahaha hiç gülesim yoktu, annen mi izin  vermiyor ha benle dalga geçme git burdan.! "
Mert'in derin nefes alışını duyuyordum
" Evet annem izin vermiyor doruk hani ben ilkokul çocuğu olduğum için. Lütfen dalga geçmeyi kes ve beni dinle."
Derin nefes alarak merte tekrardan baktım.
" Bunu dinliyorum olarak kabul ediyorum,evet ecrinle daha fazla ilgileniyorum çünkü alevin bana olan bağı zayıflasın diye !"
Kaşlarımı çatıp merte baktım
" Sebep ?"
"Sebep çünkü hatırlarsan uyuduğunda başka rüyalar görüyor ve hep benim için endişeleniyor."
Yüksek sesle gülmeye başladım.
" Ahhahah mert bu bir bahane değil!, şimdi beni yanlız bırak!"
Gürlediğimde yüzümdeki damarların belirginleştiğini hissede biliyordum.
Mert dudaklarını birbirine bastırarak yanımdan uzaklaştı. Kardeş gibi gördüğüm birini sevdiğim için satmam benim kitabımda öyle bişi yok .
Koskocaman ormanda kapkaranlık yollarda bir ağacın yanında geri zekalı gibi bekliyorum .
Ama o şuan nasıl ,iyi mi?,aç mı,korkuyormu?
Ona söz vermiştim onu buradan kurtaracaktım.ama Allah kahretsin ki koruyamadim . Resmen elimden sabun gibi kayıp gitti.

Yerden kalkıp yürümeye başladım. Bastığım her adımda kurumuş yaprak sesi ve çıdırtı çıkıyor.ormandaki seslere yeni bir ses ekleniyor du .
Adım adım ilerlerken benim ayağımdan gelmeyen bir çıdırtı sesi duydum .
" Kim var orda!"
Kaşlarımı çatıp sese doğru yavaşça yürüme başladım.
" Kim var orda ! Ses ver!"
Aynen kesinlikle bana cevap verecek .ne saçmalıyorum ben!. kendimle olan kavgama bir son verip sese doğru yakaştım.
"Cevap vers-"
Sözümü bitirmeden başıma yediğim sert bir darbeyle yere yığıldım.

(Ecrinden)
"Can! Can ! Uyansana !"
Tam karşısında ağaca yaslanmış ve uyuyan cana baktım .
" Lan uyansana !"
Ayağımla yerde yatan cana bir tekme savurdum.
Vurur vurmaz gözünü fal taşı gibi açıp bağırdı.
" Lan niye vuruyorsun Allah'ın cezası!"
Kıkırdayarak gülmeye başladım.
" Ben espiri falan yapmadım !gülme!"
Karnımı tutup daha da gülmee başladım.
" Sana kızmak hiç yakışmıyor , kızarken bile komiksin sarışın!"diye haykırdığımda can kaşlarını çattıp bana baktı.
" Sarışın derken?"
" Sarışın işte saçın sarıya !"
" Saçmalama evrin!"
" Evrin değil ecrin mal!"
" Neyse ne sonuçta rin diye bitiyor!"
" Sana şimdi soverdimde!"
"Allah rızası için sen söveme ecrin bir kerede  bana sövme !"
Göz devirip kurduğumuz çadıra doğru yakaştım.
Ve ateşin başında oturdum.
" İnat bu çocuk inat" tanıdık sese doğru başımı çevirdiğimde  ağaçların arasından gelen merte baktım.
Hızla yerimden sıçrayarak ayakta dikildim.
" Gelmiyor elimden geleni yaptım, artık ona kalmış ister gelir ister gelmez!"

Cana bakıp sonra bana gözü kaydığında öylece baktı .

Evet papatyalarım naberrr biliyorsunuz ki kitabın ilk serisinin finaline son 2 veya 3 bölüm kaldı heycanlımısınızzzzz yeni bölümlerde görüşmek üzere

ya ölü ya sağ ( DÜZENLENİYOR) Where stories live. Discover now