bölüm31:mert ve ecrin

101 67 0
                                    

(Alevden)
Mertin yanında kolunda uzunmıştım can cadırın bir köşesinde oturmuş karnını tutuyordu ecrin ise mertin fiğer tarafında oturmuş karnını tutuyordu
𝐴𝑐̧𝑡ı𝑙𝑎𝑟, 𝑎𝑐̧𝑡ı𝑙𝑎𝑟, ℎ𝑒𝑝𝑖𝑚𝑖𝑧 𝑎𝑐̧𝑡ı𝑘
Yutkunarak merte baktım
Mert başını öne eğerek yeri izlemeye başladı
Artık açtık hepme çok pis bir şekilde
Başımı öne eydiğimde aklıma doruğun söylediği cümle geldi
𝑆𝑒𝑛𝑖 𝑠𝑒𝑣𝑖𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚
Beni seviyordu gülerek başımı tekrar öne eğdim ama gitmem gerekiyordu yavaşça yerimden kalktım ve dışarı çıkmak için tam adım atığımda
Mert: nereye?
Ona dönüp
Ben: dışarıya
Tam o sırada can bi kahkaha attı
Can: kusura bakma cimcime biz uzaya gidecen sanmıştık
Mert gülmeye başlamıştı
Gülerek göz devirdim ve çadırdan çıktım
Nereye gitmiş olabilirki?
Etrafıma bakndım yoktu sonra ainden aklıma dün gece bulduğumuz ceset lerle dolu olan çukur aklıma geldi
Yavaşça o tarafa döndüğümde pis koku gelmeye başlamıştı yavaşça çukurun içine girdim tüm cesetler üst üste değildi yan yana dizilmiş bir şekildeydi bazıları üst üste bazıları yüz üstü uzandırılmıştı yavaş yavaş yürüdüğümde gözüme çarpan şey yerde olan bir cesedin karnı hafif bir şekilde açılmıştı ama kan yoktu hatta kırmızılık yoktu hızla yaklaştığımda
İşte hayatımın şokunu yaşadım hızla koşarak çukurdan çıktım koşarak çadıra doğru koştum titreyen elimle hızla çadırı açtım
Ben: o-onlar gerçek değil!
Mert can kaşlarnı çatarak bana baktılar
Ben:gerçek değil!
Mert kalkıp bana yaklaştı
Mert: sakin ol! Ne gerçek değil!
Ben: c-cesetler!
Tam o sırada can bir küfür patlatı
Can: siktir yemin et!
Üçümüzde cana şaşkın bir şekilde baktık
Can: ne? Hadi gidip bakalım!
Mert atladı hemen
Mert: ben ecrinin yanında kalıyorum siz gidin!
Can: hı ?
Mert : kız hasta ve doktorluk okuyan benim
Can gülerek
Can: tabi canım kal sen yani başka bişi için değil sadece doktorluk yapmak için
Mert elindeki çakıl taşını cana fırlatı
Can: tamam ya gidiyom
Canla hızla çadırdan çıkıp çukura doğru yürüdük
Can : ondan hoşlanıyormu sence?
Ben: bilmem olabir?
Can: yavaş dikkat et düşme!
Yavaşça çukurda indik
Can: nerde?
Ben: gel benimle göstericem!
Cesetlerin arasıdan geçince en sonunda yerde yatan kızı gördüm
Ben: bak orda!
Can hızla kıza yaklaştı ve karnındaki kesiği bir hamlede açtı
Can: gerçek değil!
Ben: mumya!
Ben: nereye düştük biz
Arkadaki ses gelince yerimden sıçradım
Doruk: hepsi bir oyun, bunlarda oyunun içindeki fügür
Can: ee nolcak şimdi?
Doruk: oyunun bitmesini bekliyecez!
Doruk: can sen istersen gide bilirsin alevle bişi konuşucamda
Can başını salayarak
Can: geç kalmayın
Doruk: tamam
can çadıra doğru gittiğinde dorukla sesiz bir şekilde susup durduk
𝐷𝑜𝑟𝑢𝑘:𝑠𝑎𝑟ı𝑙 𝑏𝑎𝑛𝑎
Ben: ne?
Doruk: sarıl bana
Ben: ne nasıl?
Tam o sırada doruk bana sarıldı
Doruk: sana ihtiyacım var
Kalbim göğüs kafesime öyle bir çarpıyorduki titriyordum resmen
Doruğa karşılık verdim ve bende ona sarıldım
Ben: b-benimde sana ihtiyacım var
Başardım heycandan bazı kelimeleri yutsamda başardım
Doruk: elini koyar mısın kalbine?
Kaşlarımı çatıp
Ben: neden?
Doruk : koy sen
Elimi yavaşça göğsüme götürdüm
Doruk: atıyo mu?
Başımı hafifçe saladım
Ben: atıyor
Doruk: peki o kalp durana kadar benim olur musun?
Gözümü onun gözlerine çarptırdım
Ben: olurum
Doruk gülerek bana sarıldı
Doruk: 𝑠𝑒𝑛𝑖 𝑠𝑒𝑣𝑖𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑠𝑒𝑣𝑔𝑖𝑙𝑖𝑚

Tam dört saatir beynimde 𝑠𝑒𝑛𝑖 𝑠𝑒𝑣𝑖𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑠𝑒𝑣𝑔𝑖𝑙𝑖𝑚
Diye onun sesi geçiyor onun omzunda daldığım bir rüyada bile gökyüzünü izliyorduk yine ben yine o sadece ikimiz

(Ecrinden)
Biz çadırda oturmuş duruyordum sesizlik vardı ölüm sesizliği
Mert: ecrin benle gelsene!
Kaşlarımı çatıp merte baktım
Ben: ben mi?
Mert: evet sen
Yerimden kalktım tam çıkacaken
Can: doktorluk için ya gidin gidin
Mert gülerek çadırdan çıktı
Bende peşiden çıktım
Mertle 5 dk kadar yürüdük
Mert: sana bişi diycem ama lütfen tek ve doğru cevap ver
Başımı saladım
Mert: candan hoşlanıyor musun?
Ben: hayır o benim abim gibidir neden öyle düşündün?
Mert: öğrenmek istediğim bu kadardı teşekkürler
Mert tam gideceken elinden tuttum
Ben: neden öyle düşündün?
Mert: öğrenmek istediğim bu kadardı
Tam gideceken elinden çektim yerler kar olduğu için onu çekerken hızlı bir şekilde onun üstüne düştüm gözlerimiz sadece sadece 1 santim uzaktaydı
Tüm cesaretimi toplayıp yavaşça onu öptüm
Tam kendimi çekeceken oda karşılık verdi

(Candan)

Sabahtandır tek başıma burda dikiliyorum ya olm gurubun neşesi benim ya neden dışlanıyom ben ya hızla dışarı çıktığımda gözlerim fal taşı gibi açıldı

~ devam edecek~

ya ölü ya sağ ( DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin