ya ölü ya sağ ( DÜZENLENİYOR)

bölüm:32:sen kimsin?

Gözlerimi kapatarak ters döndüm
Ben: buldunmu hastalığını bari
Mert: yanlış anladın döne bilirsin
Elimi gözümden çekerek onlara döndüm
Ben: he canım zaten öyle yanlış anlaşılma
Mert yerden biraz kar alıp bana attı
Ben: aaa olmaz ama ben şimdi hasta olursam Allah korusun sen benim doktorum olma
Ecrin hafif kıkırdayarak bana baktı
Ecrin: can gerçekten yanlışlıkla ol-
Mert: hayır bilerek oldu sana hesap mı vercem
Ağzımı 2 metre açıp güldüm
Ben: ooo baya hızlı sın kardeşim
Ecrin aynı benim gibi ağzını açmış mert'e bakıyordu
Mert hızla yanımdan geçerek çadıra girdi
Ben: e yani şimdi yengemi oldun?
Ecrin kafasını bilmiyorum der gibi salladı
Gülerek
Ben: o zaman belli olmayan yenge oldun
Gülerek ikimizde çadıra doğru gittik

(ALEVDEN)

doruk'la beraber çukurdan çıkmış ormanda karların arasında yürüyorduk
Yabancı ses: evet efendim üç kişi çadırda diğer ikisi kazdığımız çukurda
Bu sesi duyduğum da elimle ağzımı kapatım
Doruk beni hemen yanımızdaki ağaça yasladı
Kısık birr sesle
Doruk: ştt şimdi sesiz oluyoruz güzelim!
Başımı hızla sallayarak onayladım
Yabancı ses: evet efendim şimdi çadıra doğru tutuk silahı
Kalbim göğüs kafesime hızla çarpmaya başladığında nefes alıp vermekte zorlanmış'tım
Kafamda sadece çadıra doğru tutuk silahı
Sesler kesilmişti onlar susmuş tu  ama
Beynimdeki bağırış mallar asla susmuyor du
Doruk: benim gitmem gerek güzelim!
Başımı sağ sola salladım
Ben: h-hayır  gitme lütfen
Yüzümüzü iki ellinin altına alarak
Doruk: söz veriyorum geri gelicem hadi üç dediğimde sen çadıra koşuyorsun ve kimseye bişi anlatmıyor sun tamam mı?
Başımı sağ sola sallayarak
Ben: h-hayır
Doruk: hadi 1 , 2, 3 koş!
Hızla koşuyordum göz yaşım yüzüme artık ıslaklık hissi yaratmıyordu çadıra yetiştiğim'de
Hızla içeri daldım mert, can, ecrin telaşla bana baktılar mert hızla ayağa kalkarak
Mert: alev! Ne oldu iyi misin?
Derin nefes alarak
Ben: hiç bişi yok sadece korktum hızla koşarak geldim
Mert kaşlarını çatarak
Mert: ondan mı ağladın?
Gözlerimi yere döndürerek
Mert: emin misin? Doruk nerde? Anlat noldu?
Derin bir nefes alarak
Ben: bi ses duyduk "çadıra doğru silah tutuk" diye doruk beni buraya gönderip hiç bişi söylememem gerektiğini dedi ve beni gönderdi
Mert hızla dışarı çıkıp botunu giydi hızla çadırdan çıkacaken
Mert: alev! İçeri!
İlk defa merti bu kadar sinirli görüyordum yutkunarak içeri girdim
Tam oturacakken ecrin'in karnını tuttuğunu gördüm
Yanına yaklaşarak
Ben: kaç gündür yemek yemedin?
Ecrin başını öne eğerek
Ecrin:: 3 gündür sadece bir çubuk kraker yedim
Başımı öne eğerek
Ben: bizde en son seni bulduğumuz gece biraz kraker yedik ama dayana biliriz biz peki sen dayana bilir misin?
Ecrin: dayana bilirim
Başımı kaldırarak Yerime oturdum
Can:oo sizde neymişsiniz ya ben değil 2 gün 4 gün bile daha dayanırım ya
Gülerek ona baktım
Can: merak etme doruğa hiç bişi olmuyacak
Ona  bakıp tekrar gülümsedim
Can: beli olmayan yenge sende korkma merte bişi olmaz
Kaşlarımı çatıp cana baktım
Ben: beli olmayan yenge mi?
Can gülerek
Can: boşver cimcime uzun hikaye
Gülerek bana ve ecrine baktı
Ben: aşk olsun can ba-
Ve bir silah sesi
Bir çığlık atıp yerden kalktım ecrin ve can aynı hızla dışarı koştular ben hızla ağlayıp bağırmaya başladım
DORUK! DORUK! SES VER! MERT
Ağlayarak etrafa hızla koşmaya başladım
Ecrin aynı şekilde bağırıp çağırıyordu
Ecrin: MERT! MERT!
CAN :KARDEŞİM SES VER MERT! DORUK!
ağlayarak olduğum yere çöktüm
𝐻𝑎𝑦ı𝑟 𝑎𝑙𝑙𝑎ℎı𝑚 𝑙𝑢̈𝑡𝑓𝑒𝑛 𝑙𝑢̈𝑡𝑓𝑒𝑛 𝑏𝑖𝑠̧𝑖 𝑜𝑙𝑚𝑢𝑠̧ 𝑜𝑙𝑚𝑎𝑠ı𝑛 𝑙𝑢̈𝑡𝑓𝑒𝑛
Takı o sesi duyana kadar
Mert: iyiz merak etmeyin buraya gelin

~ devam edecek~