bölüm4: bitkin düşmek. *düzenlendi*

172 118 9
                                    

Hani uyuyorsun dur ama tüm sesleri duyarsın ya işte şuan ölü gibiyim ama duyuyorum evet baykuşların sesini kurtların sesini duyuyordum ama uyuyordum .gözlerimi yavaşça açtığımda etrafa bakınmaya başladım ikiside bir koşeye kıvrılıp uyuyorlardı . nerdeydik  bilmiyorum, ne zaman geldik bilmiyorum, ne zaman çadırı kuruduk bilmiyorum, bildiğim tek şey bu adamlar aileme zarar vermiş olabilir yada ailemi kandırarak maviyi almış olabilirler.
Adını söylediğimde bile o görüntü aklıma geliyor kalbim sıkışıyordu sanki boğazımda dügümlenmiş gibi . Hayat herkes için devam ederken benim için durmuştu  . Yavaşça bitkin bir şekilde kalktım ve yavaşça  çadırdan çıktım. Başımı gökyüzüne doğru tutup derin nefes aldım ve etrafı incelemeye başladım,yavaş yavaş karlar erimeye başlıyordu sandım ama azalacağına artıyordu . Etrafı incelemeye devam ettiğimde gözüme Mert'in eskiz defteri çarptı karların üstünde öylece duruyordu.hızla yaklaşıp   elime mertin defterini ve kalemini aldım ve ağaçın altında oturdum

                                                 (Canın anlatımıyla)
Alev dışarı çıkmıştı. Biz ise mertle uzanmış konuşuyorduk.
" alev piskolojik olarak çöktü"
"hemde nasıl abi ya o köpek nasıl oraya geldi!"
"bilmiyorum ama herşeyin altında cihan var gibi!"
"alevi korumamız lazım!"
Yerden kalktım derin bir iç çekerek   çadırın zincirini açıp dışarı çıktım. Çıkar çıkmaz yüzüme çarpan soğuk hava tenimi gıdıklıyordu.etrafabakındığımda ağacın gövdesine sırtını dayamış  resim çiziyordu ona yaklaştığımda gözüme çarpan  ilk şey maviydi evet maviyi çizmişti  resim maviye aitti derin  bi nefes aldım ve onun yanına  oturdum .
" iyi misin diye sormaya geldim"
" elimden geldiği kadar iyi olmaya çalışıyorum!"
Sesi boğuk çıkıyordu gözleri kıpkırmızı göz altları şişmişti .
Hiç bişi demeden  sanki ihtiyacı varmış gibi ona sarıldım . Aslında bu onun yaralarını sarmıyacaktı  kim ne derse desin kimse kimseye sarılarak yaralarını saramazdı.
Gözünden akan yaşla beraber bana sarıldı.
"Şşttt ağlayarak onu geri getiremesin!"
Başını sağ sol yaparak göz yaşlarını sildi.
  "  Vay be öyle olsun bensiz sarılma ha öyle olsun !"
Başımı kaldırıp bize bakan merte baktım .
Gülerek
" gel buraya kardeşim!"
                               ( Alevin anlatımıyla)
Onlar bana sarılınca içimdeki fırtına dinmedi ama az olsa bile  kendimi toparlamaya çalışıcaktım.en azından onlar için deniyecektim
" Hadi kalkın duygusalaşmayın odun toplayalım!" Mert her zaman ki gibi patronluk yaparken can itiraz etmeden durmazdı.
" Ben oturuyorum valla siz boşuna mı varsınız!" Kaşlarımı çatıp
" Saçmalama düş peşime !" Diye haykırdığımda
" Abi sakin tamam valla bidaha olmaz! Lütfen kelemi uçurtma!"
İğrenerek baktım.
" Saçmalama can! Hadi ama !"
Gülerek yerden kalkıp yürümeye başladı.

Üçümüz ormana girdiğimizde birkaç odun bulduk ama hepsi  ıslaktı gözüme çarpan iri odunu görünce hızla o tarafa doğru yürümeye başladım .
"Bakın ne bul-"
Sözümü bitirmeden afalayarak yere yapıştım .
" AA baktık ne güzel yere yapıştın"
Başımı kaldırıp cana öfkeli ve yorgun bir bakış attım .
" Dalga geçme ya iyi değilim!"
Can bana yaklaşıp elini uzattı
" Dalga geçmiyorum unutma bu el her yardıma muhtaç olduğunda sana uzatılıcak"
Mert cana değişik değişik bakıp konuşmaya başladı.
" Abi öyle konuşma ya kendimi 40 yaşında hissediyorum"
Can gülerek merte yavaşça yumruk attı.
Yavaşça yerden kalkıp gördüğüm iri oduna yaklaştım . Elimi uzatıp aldığımda odunun alt tarafında birşey hissettim.
Kaşlarımı çatıp odunu ters çevirdim.
Oduna yapıştırılan küçük notu alıp okumaya başladım

KONUŞMAYALI UZUN ZAMAN OLDU!
AH ALEVCİM YAZIK OLDU KÖPEĞİNE  MEĞERSE SENİ NE KADAR ÇOK SEVİYORMUŞ.
MERAK ETME ÇOK YAKIN DA ANNEN'DE YANINDA OLCAK !ŞİMDİ SEÇENEKLERİ SİZE SUNUYORUZ MERT VE AH DEĞERİNİN İSMİ NEYDİ?CANDAN HAYIR DEĞİL HMM HA BULDUM CAN SEÇENEK SİZİN YA YA ÖLÜ YA SAĞ !
Kalp ritmim o kadar hızlanmıştı ki nefes alıp vermem zorlaşıyordu, gözüm bir kapanıp bir açılıyordu .
" a-annemle tehdit ediyor beni ! "
" mert kaşlarını çatıp elimdeki notu alıp okumaya başladı.
"Hah siktir! "
Mert sinirle elindeki notu alıp hızla buruşturdu ardından hemen serçe yere fırlattı.
"Ne oluyor! ne yazıyor orda? "
Can hızla yerdeki buruşmuş olan kağıdı alıp okumaya başladı.
" şimdi sakın ol emin ol öyle bişi asla yapamaz!
Kendini sakın kaybetme sana söz veriyorum annene bişi olmayacak! "
Başımı kaldırıp merte baktım.
Gözümden çıkan yaş soğuk yanağımın üstünde kayarken tuttuğum nefesi dışarı bıraktım.
"A-annemi kaybedemem! "
Hızla yere çöküp dahada ağlamaya başladım
" hayır, hayır ,hayır, sakın lütfen inanma amacı seni üzmek! "
Başımı sağ sol yaparak ağlama devam ettim.
" Kaybedemem!"
" Kaybetmeyecek Sin lütfen  sakin ol güzelim lütfen".
Başımı kaldırıp merte baktım .
" Eve gitmek istiyorum !Lütfen!"
Can bana yaklaşıp sarıldı .

"UNUTUNMU BİZ BİRBİRİMİZİN EVİYİZ ."

yapa bildiğim sadece onların kollarında ağlamak bu kadar benim yapa bildiğim bu kadar .
Hani bazı anlar olur rüya olması için ALLAH'A yalvarırsınızya . Ama ne kadar çabalasanızda o bir rüya değil kaderiniz olur.
" Ya ölü ya sağ ne demek?"
Can bana bakıp konuşmaya başladı.
" Bilmiyorum can ama galiba bişi istiyor !"
Yerimden zar zor kalkıp yürümeye başladım.
"Alev! nereye?"
Ses çıkarmadan yürümeye devam ettim .bitkin bitkin yürümeye çalışırken bir ağacın gövdesine sırtını yaslayarak sesizce dizimi kendime çekip başımı gömdüm.

(Merten )

" Galiba yolun sonunda biri-"
"Can şaçmalamı kes ve şimdi çadırı toplayıp yola devam edicez."
Can başını sallayarak karşılık vereceğine konuşmaya devam etti.
" Hayır kesmicem senin hizmetcin değilim topluyacaksak beraber topluyacaz."
Gözlerimi devirip hızla çadırın olduğu yere doğru koştum.

(5 saat sonra)

"Suyu kapat dökülmesin"
Can başını sallayarak şişenin kapağını kapatıp yerdeki çubuk kraker in ambalajını toplayıp çantasına koydu.
" Hala aç olan varmı?"
Başımı aleve çevirip baktım .
Bitmişti , mahvolmuştu göz altları şişmiş ve morarmıştı. Zayıflaması beni içten içe  mahvediyordu.eski Alev yoktu artık enerjik Alev yoktu.artık sadece bitkin Alev vardı .
" Hayır doydum."
Zar zor konuşan aleve bakıp başımı salladım.
" Peki sen can doydunmu?
" Doydum kardeşim "
Başımı sallayarak
" O zaman kalkıp yola devam edelim ."
Alev bitkin bir şekilde yerden kalkıp önümüzde yürümeye devam etti.


Evet selam papatyalarımmm nasılsınız bu bölüm nasıldı yorumlarda belirtmeyi unutmayınnnn
Sizi çok seviyorum yeni bölümlerde hoşçakalınn ❤️❤️❤️

ya ölü ya sağ ( DÜZENLENİYOR) Where stories live. Discover now