15. Bölüm

207 13 0
                                    

Tek kişilik bir tartışmaya dönüştü yaşamım

Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.

Tek kişilik bir tartışmaya dönüştü yaşamım. Her şey benim içimde başlayıp bitiyor.

   Arkamı dönünce Ceyhun'un kızarmış gözleri ve bana şevkat ile bakan Lodos ve Barlas abimi gördüm. İçimde kötü bir his vardı. Bu da hiç hoş birşey değildi. Hızlı adımlarla Ceyhun'un yanına gidip ona sıkıca sarıldım. Aynı benim gibi Ceyhun'da bana sıkıca sarıldı. Ondan ayrılınca abimlerin yanına gittik. Lodos abim beni kendine çekip kolunu omzuma attı. Bir yandan da Barlas abime gıcık gıcık bakıyordu. Bu gülmeme sebep ölünce tüm bakışlar bana döndü. Gülümsemem dondu ve "Ne yani? Ben gülmez miyim?" diye sordum. Lodos abim kafama bir öpücük bırakıp "En çok gülmeyi sen hak ediyorsun güzelim." dedi. Bende ona gülümseyerek baktım. Barlas abim artık olaya bir müdahale etmesi gerekiyormuş gibi "Hadi Lodos. Geç kalacağız. Hem anneme yardım etmemiz gerekiyor." dedi. Lodos abim kısık sesle homurdanıyor ben ve Ceyhun'da ona gülüyorduk. En sonunda Barlas abim "Allah aşkına ne homurdanıp duruyorsun abicim sen? Başım şişti şurada." dedi. Bu beni daha çok güldürdü. Onlar kendi arasında atışırken ben Ceyhun'un yanına gittim. O da kolunu omzuma atıp yürümeye devam etti. "Bizimle geliyorsun değil mi?" Sorduğum soruya kafasını hayır anlamında sağa sola salladı. Kaslarımı çatıp "Ama nedeen?" dedim. Bana bir kaç saniye bakıp "Evde yapmam gereken işler var." dedi. Kafamı omzuma yatırıp "Neymiş o yapman gereken 'önemli' işler?" diye sordum. Ciddi bir sesle "Annem ve babam geliyor Dalya. Evi toplamam gerek." dedi. Şaşkınca "Ne?!" diye bağırdım. Tabii herkes bize döndü. Onların arasından önde yürüyen Barlas ve Lodos abim de hızla bize doğru gelmeye başladı. Onları umursamadan "Ne demek o kadın ve adam evime geliyor Ceyhun. Hangi yüzle!?" dedim. "Dalya lütfen biraz sessiz ol. Bu konuyu dışarıda konuşalım." dedi. Barlas ve Lodos abim bizim yanımıza gelince Lodos sinirle "Neler oluyor Dalya?" diye sordu. "Ceyhun ile ilgili bir mesele abi. O izin vermediği sürece bunu size ne yazık ki söyleyemem." dedim. Barlas Ceyhun'a bakıp "Ceyhun abicim neler oluyor, bari sen söyle" dedi. Ceyhun ilk önce abime baktı. Ardından yutkunup "Annem ve babam geliyor." dedi. Barlas abim kaslarını çatıp bana baktı. "Bunun senin için oluşturduğu sorun ne Dalya? Sonuçta annesi ve babası." Sinirle ona bakıp "O yaratıkları hele elime bir geçireğim de gösteririm ben size insanlar mı değiller mi diye." dedim. Benim bağırmam Barlas'ın sinir olmasına sebep olmuştu. Bunu da boynunda kendini belli eden damarlarıydı. Sinirini nasıl bu kadar süre tuttu anlamak gerçekten imkansız. "Bu konuyu arabada konuşacağız. Hadi herkes arabaya." dedi. Sessiz bir şekilde onu arabaya kadar takip ettik. Çünkü yine aynı şeyleri yaşama gibi bir amacım yok...

  Biz arabaya binince sessizlik de bizimle beraber arabaya bindi. Barlas abim arabayı çalıştırıp yola koyuldu. Daha yola çıkalım sadece 3 dakika olmuştu ki Lodos abim sessizliği bozmak amacıyla "Dalya, Ceyhun ne olduğunu artık söyler misiniz?" diye sordu. İlk önce kafamı Ceyhun'a çevirip hadi işareti yaptım. O da ağzını oynatarak hayır dedi ve beni kafasıyla işaret etti. Bende el mecbur anlatmaya başladım.
"Şimdi abi, biz Ceyhun'la tanıştığımız zaman anne ve babası evde değildi. Yani daha doğrusu bir iş seyahatine çıkmışlardı. Bizde bazen Ceyhun'la okul çıkışı onun evine gidiyorduk. Bu böyle 1-2 hafta devam etti. Ama Ceyhun bu 1-2 haftadan sonra okula gelmemeye başladı. Aradım açmadı, mesaj attım işi olduğunu ve bu yüzden okula gelemeyeceğini söyledi. Tamı tamına bir hafta okula gelmedi. En sonunda dayanamayıp evine gittim. İçeriden bağırış sesleri geliyordu. Bunun sebebini gerçekten merak etmiş ve Ceyhun için endişelenmiştim. Hızlı hızlı kapıyı çaldım. Uzun uğraşlar sonucu kapıyı gayet düzgün giyimli, şık ve güzel bir kadın açtı. Beni ilk önce süzüp 'Siz kimdiniz?' diye sordu. Bende 'Ceyhun'un en yakın arkadaşıyım. Asıl siz kimsiniz?' dedim. Kadın bana gülerek bakıp 'Oğlum içerde. İstersen içeri girip onu görebilirsin.' dedi. Tabi benim için bir fırsat hızla eve girip Ceyhun'un yanına gittim. Düşündüğümün aksine her yeri morarmış bir Ceyhun gördüm. Gerçekten çok kötü durumdaydı. Onu kolundan tuttuğum gibi hastaneye gittik. Ailesi önemli kişiler olduğu için onları tehdit ederek Ceyhun'un daha iyi bir hayat yaşamasını sağladım. İştee bu kadar." Ben susunca Lodos abimin ağzının içinde bir küfür mırıldandığını duydum. Biraz durup "İsimleri peki, kimler onlar?" diye sordu. Ceyhun'dan onay almak için kafamı ona çevirdim. O da beni başı ile onaylayınca "Hüseyin Kurt ve Fatma Kurt." dedim. Barlas abim şaşkınca "Kurt ailesi mi? Ceyhun senin soyadın Kurt mu?" diye sordu. Ceyhun titrek bir sesle "Evet." dedi. Lodos abim rahat ama bir o kadar da sert bir sesle "Onlar bizim eski ortağımız. Babamlar onların ne kadar kötü insan olduklarını anlayınca ortaklığı iptal etti." bir nefes verdi. "Bir ara kaçak madde sattıkları için iki buçuk ay hapis yatmışlardı. Dalya senin dediğin şeyle de bağlantılı. Bir süre hiç görmediniz onları. Büyük ihtimalle hapse girdikleri içindir." dedi ve sustu. Ceyhun'la ikimiz de ağzımız bir karış açık bir şekilde Lodos abime bakıyorduk. Lodos abim sanki az önce hiç bize garip bir bilgi vermemiş gibi "Ceyhun sende bizimle geliyorsun değil mi?" diye sordu. Ceyhun titrek bir nefes verip "Ben eve gideyim Lodos abi. Evde yapmam gereken şeyler var." dedi. Lodos abim ve Barlas abim kafalarını aşağı ve yukarı salladı. Barlas abim kafasını salladıktan sonra "Oturduğun yerin adresini söyler misin?" diye sordu. Ceyhun Barlas abimin göremeyeceğini bile bile kafasını tamam anlamında aşağı yukarı salladı ve oturduğu yeri tarif etti. bir yarım saat daha yol aldıktan sonra Ceyhun'un evine varmıştık. Ceyhun kapıyı açık dışarı çıkınca bende onunla beraber dışarı çıktım. Ceyhun'a yaklaşıp sıkıca sarıldım. Kulağına yaklaşıp "Her ne olursa olsun, başına ne iş gelirse gelsin ben her zaman senin yanında olacağım. Sen benim kardeşimsin. Ben sana hem abla oldum hemde yeri geldiğinde bir anne oldum. Ne zaman istersen telefonun var. Beni ara hemen buraya gelirim." dedim. Ceyhun bana daha sıkı sarılıp "Seni seviyorum Dalya. İyi ki hayatıma girdin. Eğer seninle tanışmasam ben belki şuan bu durumda olmazdım. Lütfen Dalya sen de burada bir abin olduğunu unutma olur mu? Her ne kadar Araf ikimizde abisi olsa da bende varım. Ne zaman ihtiyacın olursa." dedi. Kıkırdayıp kafamı tamam anlamında aşağı yukarı salladım. "Neyse hadi görüşürüz fındık kurdum. Seni seviyorum." dedi ve gitti. O içeri girinceye kadar bekledim. O içeri girdiği zaman hızlıca arabaya bindim. Barlas abim arabayı çalıştırınca hep beraber yola koyulduk. Ben yol boyunca kulaklığımı ile müzik dinleyerek yolu izledim orası ayrı ama neyse. Eve varınca kulaklıklarımı çıkarıp yanımda ki çantama koyup arabadan indim. Barlas abim ve Lodos abim de yanıma gelince hep beraber kapıya gittik. Tam zile basacaktım ki Lodos abim elimi tutup aşağıya indirdi. Sonra da Barlas abim cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açıp içeri girdi. Onun ardından da biz girdik tabii. İçeride resmen bir kaos vardı. Koşuşturan insanlar derken gözüme birşey takıldı. Alp bir köşeye çökmüş ağlıyordu. Abilerim annemin yanına giderken bende onun yanına gittim. Beni fark edince ayağa kalktı "Alp, ablacım. İyi misin? Ne oldu sana böyle?" diye sordum. Ağlayarak bana sarıldı bende ona sarılıp kucağıma aldım. Kucağımda Alp ile beraber kendi odama doğru çıkmaya başladım...

"Arkadaşlar ne yazık ki bir süredir bölüm atamıyorum. Bunun sebebi ise dedemin ölüm yıldönümü olduğu için anneannem yemek yapıp dedemin hayrına dağıtacaktı. Bizde yardım için onun yanına gitmiştik. Tam o olay bitti dedim bölümü yazıp atayım diye düşünürken 6 Şubat depremi olduğu aklıma geldi. Bu acı zamanda bölüm paylaşmak içinden gelmediği için bölüm atmadım. Sonunda yazdığım bölümü tamamlayınca paylaştım. Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Sol alt köşedeki oy verme yerinden oy verirseniz beni çok mutlu edersiniz. Tabii satır arası yorumları da unutmayalım. Neyseee; Sizleri seviyorummm. Kendinize iyi bakın ve bir sonraki bölümde görüşürüzzz.♥"

Ay YüzlümOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz