Min Yoongi | KS2

-27-

Cora ona baktığında Yoongi ona yaklaşmıştı.

"Söylesene doktor. Gerçekleri haykıramamanın verdiği travmayla her gün içinde büyüyen yaranın kapanmasını nasıl bekliyorsun?"

Cora'nın gözünden düştüğünü gördüğü an duraksamıştı. O yaş yerle buluştuğu an Yoongi göğüsünde hissettiği ağırlığa karşı şaşırmıştı.

O an, bu küçük doktora karşı hissettiklerini ilk kez bu kadar yoğun fark etmişti...

"Ne yapmamı bekliyorsun?"

Cora'nın kısık sesine karşı Yoongi ellerini cebine koymuştu.

"Sen söyle doktor. Bana uyguladığın bu tedaviden önceki amacın neydi?"

Kız onu cevapsız bıraktığında Yoongi derin bir nefes aldı.

"Geçmişimi öğrenmek, içimde tuttuklarımı anlatmam değil miydi?"

Cora yavaşça başını salladığında Yoongi kaşlarını kaldırarak bakışlarını kızın yüzünde gezdirdi.

"Sen neden yapmıyorsun o zaman?"

Cora'nın bakışları onu bulurken Yoongi odanın içerisinde gözlerini gezdirerek tekrar ona baktı.

"Hoseok'un üvey abin olmasını herkesten neden saklıyorsun ya da?"

Cora'nın şaşkın bakışları Yoongi'nin gözleriyle buluştuğunda Yoongi tepkisizdi.

"Sen, sen nereden biliyorsun?"

Yoongi boş bir şekilde ona baktıktan sonra arkasını dönüp yatağına yöneldi.

"Anlatmak istersen gel doktor. Senin kadar olmasa bile bizde de var bir şeyler işte."

Yoongi yatağa uzandığında Cora daha fazla orada durmayıp masaya bıraktıklarıyla odadan çıkmıştı.

Yoongi ise arabada dediğini yapıp uyumuştu...

.

"Ne?"

Hoseok'un sıkıntılı bakışları onu bulurken Cora yüzünü stresle elleri arasına almıştı.

"Ben gerçekten delireceğim."

Hoseok yerinde kıpırdandığı sırada içeri giren klinik şefine karşı göz devirmişti.

"Bu katilin raporları çok değişik geldi. Sadizm başlangıcı var sadece. Biz mazoşistlikten de şüphelenmiştik?"

Sorgulayıcı bakışları Hoseok'a gittiğinde Hoseok içten içe streslenmişti. Cora ise hızla ona bakıp kaşlarını çattı.

"Pardon da? Şu anki derdimiz bu mu sence?"

Kadın tek kaşını kaldırarak kapıyı kapatmış çektiği sandalyeye oturup bacak bacak üstüne atmıştı.

"Neymiş derdimiz?"

Cora ona karşı yüzünü buruşturduğunda Hoseok gerilen ortamda sıkışmıştı.

"Sen ne iğrenç insansın ya? Yemin ediyorum yüzüne tükürmemek için harcadığım çabayla on hasta daha kurtarırdım."

Hoseok gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdığında kadın kaşlarını çatarak onu süzdü.

"Laflarına dikkat et Cora! Aksi takdirde işinden olursun!"

Cora alayla ona bakarak ayaklanmış kadının yanına giderek bacağının üzerine attığı bacağını itmişti.

"Sen önce saygını takın. Bir boka yaradığın yok, tek yaptığın dosyalara imza atıp eve gitmek. Bence laflarına dikkat etmesi gereken sensin."

Kadın konuşmak için ağzını açmıştı ki Cora kadının çenesini içindeki stresi atmak ister gibi kavramıştı.

"Benim arkam sağlam, bence işinden olan kişi sen olursun."

Cora hızlı adımlarla odadan çıktığında ilk yaptığı Yoongi'nin odasına bodoslama dalmak olmuştu. Camdan dışarıya bakan adamın bakışları ona dönmüştü.

"Ne bu celal doktor? Beni mi özledin?"

Onun alaycıl konuşmasına karşı Cora kapıyı sertçe kapatmış ona doğru ilerlemişti.

"Kendini ele veren sendin."

Yoongi'nin boş bakışları ona gittiğinde Cora'nın gözleri dolmuştu.

"Görgü tanığı diye gelen kişiye kendini bilerek gösterdin. Cinayet üzerine bıraktığın notların hepsini bilerek bıraktın. Yıldız sembolünün olduğu, isminin yazılı olduğu bilekliği o ceketin cebine bilerek bıraktın."

Yoongi ifadesizce kızı izlerken Cora şaşkınca ona baktı.

"Tüm cinayetlerin planlıydı."

Yoongi'nin yüzünde beliren gülümseme tam anlamıyla her şeyin istediği gibi gittiğinin temsiliydi...

Ve Cora bunu fark ettiğinde onun yüzüne geçirdiği tokattan; asla pişman değildi.

.