23: Cenazelerden Kurtulamayan Bahtsız

29 6 92
                                    

'Yani geleceğe dönüyorsun?'

Takemichi kağıtta yazan soruya kafasını salladı. "Black Dragons'un işi bittiğine göre artık gelecek değişmiş olmalı."

Ace, Takemichi'ye yardım etmeyi pek düşünmüyordu. Bu zamanda yolculuk şeyini öğrendiğinden beri geçmiş gözlerinin önünde tekrardan şekilleniyordu. Geçmişini istemiyordu.

Ace kafasını salladı ve yazmaya devam etti.

'Merak etme Takemichi. Onlar bana emanet.'

Takemichi buna gülümsedi. İçinden böyle olması için dualar ediyordu. Ace'e pek de güvenmiyordu. Kisaki'nin önceki geçmişte onun için dediklerinden sonra ona güvenemiyordu. Mikey'i gelecekte bile rahatça görebiliyordu. En azından Kisaki ve diğerlerinin dediklerinden yola çıkarak bu sonuç elde ediliyordu.

"Ace-san," dedi Takemichi. Ace ne olduğunu anlamak için merakla vakarken konuştu Takemichi. "gelecekteki siz, Mikey-kun'u rahatça görebilen biriydiniz. Lütfen Kisaki'ye çok dikkat edin."

Ace duyduklarına pek şaşırmamıştı. Gelecekte madem Toman şeytani bir yere dönüşecekti, zaten o bir mafyaydı. Ama Toman'a katılacağını pek sanmıyordu. Ne değişmiş olabilirdi ki en fazla?

Ace kafasını salladı. Takemichi hâlâ daha pek emin olmasa da güvenmekten başka çaresi yoktu. Kağıda yazmaya devam etti.

'Takemichi, tarihi not alıyorum. 12 yıl sonra bu gün aynı yerde olmamızı sağlayacağım.'

Takemichi buna inanarak arkasına döndü. "Hoşçakalın Ace-san."

>>>

12 yıl.. diğerleri için uzun bir süre geçse de Hanagaki Takemichi'nin birkaç saniyesini almıştı on iki yılı atlamak.

Takım elbisenin içinde ne olduğunu çözmeye çalışıyordu. Bir şekilde Mitsuya'nun cenazesinde olduğunu öğrendiği sırada sırtına bir el değdi.

"Hanagaki Takemichi."

" Yazık oldu öyle değil mi? Mitsuya yakışıklı çocuktu." Beyaz saçları ve mavi gözleriyle siyahlar içinde güzel bir bayan omuzuna dokunmuştu.

"Ha?"

"Belki hatırlarsın, Calista Harvey. Ortaokulda aynı sınıftaydık." Takemichi hatırladığı yüz ile gülümsedi. Ama yine de tırsmadan edememişti. Zaten onun için uzun zaman falan da geçmemişti.

"Calista-chan. Büyüdükçe güzelleşmişsin." diyerek iltifat etti kıza. Ona borçluydu. Zaman yolculuğu yapmadan önce bile ona bulaşan zorbaları döverdi denk geldiği vakitler. Hinata ile de arkadaştı. Borçlu olsa da bu ondan çekinmediği anlamına gelmiyordu.

"Sağolun fakat konumuz bu değil." dedi ses tonunu ciddileştirerek. "Ace sizinle konuşacak. Ace Wolf, Keisuke'nin abisi." Takemichi kafasını salladı itiraz etmeden. Olayların içinde olan bir bilgi kaynağı vardı sonunda. Özellikle de Mikey'e yakın olan bir kaynak. Ayrıca da Ace ve Calista'nın nereden tanıştığını merak ediyordu.

"Peki, nerede o, yani Ace-san?"

Calista siyah paltosunun iç cebinden bir güneş gözlüğü aldı ve taktı. "Boş boş bakma Takemichi, seviyorum gözlük takmayı. Beni zeki gösteriyor. Senin evinde bizi bekliyor. Hadi gidelim."

Takemichi'nin boş bakışlarına karşılık cevap verdi Calista.

"Keisuke ile arkadaş olmanın getirileriydi." diyip omuz silkti.

Takemichi tırsmasına rağmen son model Tesla'ya da binmişti. Çekinse de soracaktı işte o soruyu. Adamlığa, şerefe sığdırmasa da soracaktı kardeş.

ı don't fucking care / tokyo revengersWhere stories live. Discover now