Bölüm 4🤎

251 23 5
                                    

Merhabaaaa

01.02.24'

Keyifli okumalarr🤎

Bölüm şarkısı: Ege Can Sal- Başa Sar

______________________________________

Ev bazen insanlardı, benim ev olarak gördüğüm tek kişi Atlas'tı ve ben o evde kalmıyorum bile. Her gün kapısında beklediğim bir evdi.

Atlas, onu öyle çok özlemiştim ki beni engellememiş olsaydı profiline girip bir kere yüzünü görmek isterdim. Fakat ben sadece elimde olan ve duvar kağıdı yapmış olduğum fotoğraflarını görebiliyordum.

Agâh abimin odasındaydım. Yemek hazırlamak için mutfağa gitmişti ve uyuduğumu düşünüyordu.

Saat geçiyordu, çoktan öğlen olmuştu ve ben henüz yemek yememiştim bile.

Üzerimdeki ince pikeyi ayaklarımla itekleyip yataktan kalktım.

Agâh, abimdi fakat aklımda oturmayan şeyler vardı. Canım çok sıkkındı.

Atlas'a mesaj atmalı mıydım?

Ne kaybederdim ki?

Hızlıca tekefonumu açıp sosyal medya hesabıma girdim. Arama kısmına Atlas'ın kullanıcı adını yazıp profiline girdim.

İstek gönderildi yazısı ile karşı karşıyaydım. Engelimi kaldırmıştı...

Tam 4 yıldır, hiç sıkılmamıştı isteğimin orada durmasından. Mesaj sayfasına girip cevapsız mesajlarıma baktım. Bunların hiçbiri ona gitmiyordu bile...

Hepsi, gecenin bir yarısı kâbus gördüğümde yazılı mesajlardı. Engellemiş olsa da atmaya devam etmiştim hep. O benim en büyük tesellim olmuştu.

Siz:

Atlas, merhaba nasılsın?

Yazmıştım. Biliyordum cevap vermeyecekti bu yüzden yazmaya devam ettim.

Siz:

Seni çok özledim Atlas, gerçekten. Ben ne demem gerektiğini bilmiyorum aslında sadece bildiğim şey seni özlediğim. Seni seviyorum...

İçimden bir yük kalkmıştı fakat şimdi de her zaman olduğu gibi heyecanlıydım.
Odadan çıktığım anda Agâh abimi görmüştüm. "Nilende, abicim. Uyudun mu?" dediğinde elindeki kahve bardağını bana uzatmıştı. Sorgulamadan elinden bardağı aldığımda konuşmak istemediğimi fark ediyordum.

"Hayır ama dinlenmiş hissediyorum" dedim. "Salona geçelim mi?" dediğinde başımı salladım. Onunla birlikte salona geçtiğimde kendimi üçlü koltuğa atmıştım. Agâh abim de yanıma oturduğunda direkt elini kısa saçlarıma atmıştı.
"Neden kestin?" dediğinde "hı?" dedim. "Saçlarını neden kestin ufaklık?" demişti.

"Korkma, yani senin hakkında her şeyi biliyorum canım, saçlarının uzun olduğunu da biliyorum" demişti. "Anladım" dedim sadece. Elimdeki kahveyi dudaklarıma götürdüğümde telefonuma bildirim gelmişti.

Uygulamalardan geldiğini düşünerek önemsememiştim ki telefonum çalmıştı.

"Bak istersen?" dedi Agâh. Kahveyi tezgaha bırakıp telefonumu aldım. Numara arıyordu.

Beklemeden telefonu açtığımda nefes sesi vardı sadece. "Efendim?" Dediğimde biri ağlıyordu ve eğer aklımı kaybetmiyorsam o biri Atlas'tı.

"Atlas?" dediğimde hıçkırdı. "Atlas, sen değilsin dimi?" dediğimde ayağa kalkmıştım. Agâh endişe ile bakıyordu.

"Hay amına koyayım aklımı sikeyim seni engellemediğim gibi!" dediğinde gözlerim dolmuştu. "Senin yüzünden, tamam mı senin yüzünden Merve beni terk etti senin aklını sikeyim ben!" dediğinde başımı iki yana salladım. "Tam 9 aydır sevgili olduğum kız bugün senin yüzünden benden ayrıldı " dediğinde bağırıyordu. "Atlas, yanlış anlıyor-" "neyi lan neyi? Senin tek amacın benim mutsuz olmam dimi lan seni sevdiğim günü sikeyim" dediğinde "ne?" demiştim.

Sev Beni Where stories live. Discover now