15

1.2K 69 47
                                    

"Ey Türk Kızı dön bak aynaya uyansın gönlünde ki ASENA...

*****

Bu adam yüzünden bir gün kalbime inecek. "Kızım ne yapıyorsun indir şu silahı" kızım mı. "Asıl sen ne diye burada böyle dikiliyorsun yüzünü dönmeseydin yiyecektin kurşunu" diye yanıtladım. "Sen demedin mi sizinle konuşmam lazım seni bekliyordum" tövbe ya rabbi. "O zaman niye böyle bekliyorsun giymişsin siyahları birde kapüşonunu takmışsın tanımayıp bir kurşun da öbür koluna ben sıkayım diye mi." Evet Bilgeydi kapımın önünde ki. "Evet güzelim bir kurşun da sen sık diye," deli herif. "Sanki vurmadın beni." vurmadım tabi. Kızım gerçek vurmaktan bahsetmiyor senin jeton köşeli galiba. Sen sus. "Vurmadım ben seni, ne zaman vurdum." diye sordum. "O anlamda değil zaten" derken ki sesi kısıktı.

Kapı önünde hala ayakta dikiliyorduk. Kızım salak mısın açsana kapıyı içeri girin her şeyi ben mi söyleyeceğim ya. "İçeri girelim mi artık" diyip kapıyı açmaya başladım. Kapıyı açtıktan sonra Bilge'ye içeri girmesi için işaret verip merdivenlere bıraktığım paketleri almaya gittim.

Paketleri alıp içeri geçtim. Elimdekileri mutfağa bıraktıktan sonra salona geçtim. Bilge salonda ikili koltuklardan birinde oturuyordu. Karşısına geçip oturdum. Bir süre ben onu, o beni inceledi. Siyah bir sweatshirt vardı üstünde, altında ise siyah bir eşofman. Havalar iyice soğuduğu için sweatshirtün üzerine birde ceket giymişti. İki gündür alaya gitmediğimiz için sakalları hafif uzamış ona ayrı bir hava katmıştı. Ela gözleri ise ben buradayım der gibiydi. Yüzünü dikkatli incelediğimde kaşının bitiş noktasında ufak bir yara izi vardı büyük ihtimalle bıçak yarasıydı. Gözlerim önce otururken bile belirli olan kaslarına takıldı. Sonra ise koluna. Yarasına pansuman yapmış mıydı acaba. Düşüneceğine sorsana kızım. Tamam. İlk defa ikiletmedin gelişme var sende. Susar mısın sen. "Bilge," ismini söylediğimde bana olan bakışı yutkunmama neden oldu. "Yarana pansuman yaptın mı?" gözlerini kaçırdı demek yapmadı. Hemen oturduğum yerden kalktım. Banyoya gelip ilk yardım çantasını aldım. Salona geri geçtim. Salona girdiğim de gözleri önce gözlerimle sonra ise elimle buluştu. Pansuman yapacağımı anladığında yüzünde gülümseme oluştu. Yanına ilerleyip boşluğa oturdum. "Çıkar üstünü" dediğimde bana bakakaldı. "Önce altı mü yoksa üstü mü." Alt ne alaka bu adamın kafası nereye gitti. "O anlamda değil pansuman için." diye açıklama yaptım. "Ha onun için." hayal kırıklığına uğramış gibi bir hali vardı. Üstünü çıkarttı. Yarasında ki bandajı açmaya başladım. Bandajı açtım ve elime bir pamuk alıp ilaçla temizlemeye başladım. Ben pansuman yaparken gözlerini bir dakika bile gözlerimden çekmiyordu. Ben ise heyecanlanıyordum çok sık başıma gelmezdi ama bu adamda bir şeyler vardı. Pansumanı bitirdim. Eşyaları çantaya geri koydum. Tam oturduğum yerden kalkıyordum ki elimden tutup durdurdu. Elektrik çarpmışa döndüm. Ona döndüğümde gözlerime bakarak "teşekkür ederim" dedi. İlk yardım çantasını geri yerine koyup salona geçerken kapı çaldı. Kapıyı açmak için o yöne döndüm. Kapıyı açtığımda tim eksiksiz bir şekilde karışımda duruyordu. "Hoş geldiniz çocuklar geçin" diyerek içeri buyur ettim çocukları. Hepsi ayakkabılarını çıkarıp içeri geçti. Umarım Bilge üstünü giyinmiştir. Arkalarından bende salona geçtiğimde Bilge'nin üstünü giyindiğini ve timle muhabbete başladığını gördüm. Bende geçip boş olan bir yere oturdum. Ve boş olan tek yer Bilge'nin yanıydı. "Ee Aybüke nasılsın." Soru Emre'den gelmişti. "iyiyim ne oldu ki" diye sordum. Emre, bir Mert'e birde Umay'a bakıyor ve gülüyordu. "Ciddi misin" bende bir Mert'e birde Umay'a bakmaya başladım. Umay biz hariç her yere bakıyordu. Mert'in yanakları mı kızarmıştı. "Evet ciddiyim valla" aynı anda kafasını salladı. Bilge garibim bir bize birde Umaylara bakıyordu. Anlamadı galiba. Ona döndüğümde o da bana döndü. Kafamla Mert ve Umay'ı gösterip gülmeye başladım. Sonunda anladı o da gülmeye başladı. "Aybüke gülmesen mi çok utandım." Diyen Mertle kafam ona döndü. "Niye utanıyorsun ki Mert Ne oldu." Biraz uğraşmaktan zarar gelmezdi. "Şey"

ASENA VE BOZKURTWhere stories live. Discover now