Don't let them learn

26

Ne kadar bu kadının sözleri bana inandırıcı ikna edince gelmesede şuan üçümüz salonda oturuyorduk ve elimizde pasta elimdeki tabakla bakışmayı bırakıp tadına baktım pek sevmedim tadını bay Lee ye baktığımda çoğunlukla içki tüketiyordu pastasından yememişti bile

Minji ise bir şeyler söylüyordu ama takmıyorduk ikimizde bende dolu kristal bardaktaki ickimden içtim sertti biraz ben iki bardak içinceye kadar bay Lee 5şi bitiriyordu üçüncüyü de doldurup dudaklarıma götürdüm çalan telefonla elimdeki bardağı sehpaya bıraktım bu saatte Eunwoo arıyordu

Telefonu alıp kulağıma götürdüm

"Alo"

"Jisung bu saatte aradım ama müsait misin?"

"Ahh evet eunwoo müsaitim söyle "

Gerçi yanımdaki iki kişiyle müsait sayılmazdım koltuktan kalkıp güler bir yüzle bahçeye çıktım
Eunwoo buluşma konusunda ısrar ediyordu ben ise geçiştiriyordum

"Tamam sözüm olsun bir dahakine ben aricam bb"

Telefonu gülerek kapatıp telefonu cebime koydum nefesimi verip döndüm ama bay Lee hemen arkamdaydı
Yanından geçerek gitmek için  yeltendim ama beni durdurdu

"Kim di o"

"Anlamadım"

"Gülerek konuştuğun kişi kimdi nesini anlamadın han"

"Sizi ilgilendirmiyor "

"Han jisung!"

"Ar-ka-da-şım"

Yanından kurtulup salona geçtim arkamdan geldi bir süre içmedi bende nerdeyse altı tane içtim bile pek sarhoş değildim ama fazla alışkın olmadığım için biraz kafam doluyordu yavaş yavaş bay Lee önündeki dolu bardağı tek kaldırışta bitirip indirdi yeni bir tane doldurdu

"Ben artık gideyim doğum günün kutlu olsun minhoo "

Ayağa kalkacakken beni durdurdu minji

"Sen rahatsız olma yorulma ben kendim giderim iyi eğlenceler diliyorum size hahaha"

Ne diyordu bu kadın böyle ne eğlencesi ya iyici kafam bulanmaya başlıyordu son yudumu içince kalkmaya yeltendim ama şuan burası çok rahattı bay Lee ye baktıgımda çatık kaşla terlediğini gördüm

Üzerindeki takımın çeketini hızlı bir şekilde indirdi saçlarını karıstırmaya başladı fazla terliyordu sıcakta değildi ki

"Bay Lee"

Hala ayıktım biraz

"N-ne var han"

"İyimisiniz terliyorsunuz"

Eliyle alnındaki terleri sildi kafa salladı kıravatı çıkarmaya çalısıyordu ama başaramiyordu

"Yardım edeyim mi"

Belki hava değişikliğinden dolayı böyle oluyordur

"S-sıcak"

elini kendine yelpaze yapıyordu birden ne oldu böyle

Koltuktan kalkıp bay Lee'nin karşısında durdum elimi boynuna götürdüm dengede zor duruyordum

"Napıyorsun"

"Kıravatı açıcam ama rahat durun"

"Ben duruyorum zaten sen dengeni sağla"

"Zaten dengendeyim "

Salana salana açmaya çalışıyordum gözlerimi kısıp biraz eğildim çenesi kafama doğru geliyordu kravatı büyük bir çaba sonucu açtım kafamı kaldırınca bay Lee nin gözlerinin siyahlığına daldım oda karşılık veriyordu

"Gözleriniz"

Dedim parmağımla  gözüne dokunarak

"Ne olmuş gözlerime"

"Fazla ciddi"

Dudak büzerek konuşmaya başladı jisung

"Korkutucu ama güzel"

"Benden korkuyorsun değilmi han"

Jisung minhoda uzaklaşıp devam etti

"Hayırr! Sizden korkmuyorum siz tanrı mısınız ki korkucam"

Minho soğuk terler akıtmaya devam ediyordu ikiside kaybolmuslardı içki jisungun kafasına gitmisken minhonun kanına azdırıcı gitmişti

Minji ikili bahçeye çıkınca minho'nun içkisine azdırıcıyı boşlatmıştı uzun iğrenç tırnaklarıylada karıştırınca hedefine ulaşmayı bekledi minho içmeliydi böylelikle jisung onun fahişesi olucaktı ona sözlerini yediricekti

"Ben Lee minhoyum "

"Bana ne bende han jisung um "

"Han "

Minho muhtaçtı suan jisunga jisung ise düşünemiyordu

"Efendim bayy Leee minhoo"

"Han kaşınıyorsun çık odana"

"Benmi nerdeki odam"

Minho bir adım daha attı jisung çocukça davranmaya başlıyordu dudaklarını kulanıyordu ve şuan bir çocuk gibi etrafında dönüyordu minho jisungun belinden tutup kendisine çekti

"Odana çık dedim sana"

"Siz ne derseniz yapıyordum artık yapmicam tam tersini yapıcam gitmicem bir yere"

"Sabrımı sınama eğer gitmezsen"

"Gitmicem ne yapabilirsiniz ki"

Minho dayanamadı sunoo'nun evine kadar jisungun dudaklarına sert bir şekilde öpmeye başladı jisungun gözleri kapalıydı minho jisungun dudaklarını bırakınca

"Odana gitmelisin han yoksa iyi şeyler olmicak senin için"

Jisung gözlerini minhonun dudaklarından çekmedi

"Adaletsizlik"

"Ne ada-"

Jisung konuşan minhonun dudaklarıyla birleştirdi dudaklarını tabi  minho dünden razı olduğu için hemen karşılık verdi jisung içkinin etkisindeydi niyeti minho'nun yaptıgı gibi öpüp çekilmekti bahsettiği adalet buydu ama minho jisungu bırakmaya niyeti yoktu

Minho iyice jisungu kendisine yapıştırıp öpüsmeyi alevlendirmeye başladı jisung bir elini minho'nun boynuna dolayıp değer eliyle minhonun boynunu okşuyordu minho jisungdan ayrılıp jisungu kucağına aldı birden beklenmedik bir şekilde

"AGHH"

Jisung bu ani kaldırmayla bağırdı minho jisungu merdivenlerden çıkarıp odanın önünde durdu jisungu indirip şifreyi girip jisungu içeri itti kendiside girip kapıyı sert bir şekilde kapattı jisungu tekrar elinin altına alıp yarım bıraktığı öpüşmeye devam etti

Arkadaşlar somut yazmayıp diğer güne atlatsam nasıl olurdu tepkiniz ne olurdu (kesinlikle yazmak istemememden değil😑😑)