Don't let them learn

25

Bu gün bay Lee'nin doğum günüymuş hyung dedi ben oda hapsine devam ediyordum 3 koca gündür bu odadan sadece yemek ve su için çıkıp odaya geri geliyordum arada gelip asağı inmemi söylüyordu hyung ama inat değilmi umrumda değil ölsün açlıktan

Her halde evde olmicaklarmış bugün yani şuan öyle konusuyorlardı bay Lee ve hyunjin hyung

"Efendim ne zaman çıkarız"

"İki saat sonra saat 6 da çıkarız "

"Peki ya jisung"

Bay Lee elindeki kahvesini masaya bıraktı

"Kalsın o odada madem çıkmıyor akılansın biraz"

"Ben jisungu rahatsız eden kişiyi buldum"

Bay le umursamazca konuşuyordu bu pişkinlik terbiyesizliktir

"Kimmiş?"

"Efendim kim kai"

"Kaii?"

"Evet ve hatırlarsınız ki burnunu kırmıştınız 4 ay önce "

Ne alâka amk burnunu bay Lee mi kırmış ama neden adamın burnu gitti oldu voldemort

"Hıhh akıllanmaz uslanmaz neden jisungun yanına gitmişki"

"Kameralarda sadece jissungun ilgilenmediği gözüküyordu pek konusmamış jisung "

"Bana karşı asabiliği tutuyor kaplan oluyor başkalarına karşı ise yavru kedi"

"Haha"

"Komikmi hyunjin"

"Hayır efendim"

Bu adamlar yaptıgım herşeyi görüp duyuyorlardı merdivenlerin üst basamağındaydım aşağı sarkıyordum doğruldum ama keşke doğrulmasaydım

"Belim ahh belim "

Belimi tuta tuta merdivenleri inip salona yöneldim benim adım seslerimle ikiside bana döndü onlara bakmadan bahçe kapısını actıp çıkıp kapattım kapıyı biraz hava alsam iyi olucaktı hep odada da olmaz canım

Şu suya atlasam ölürmüyüm acaba denesem nasıl olur suya yaklaştım ama anında uzaklaştım yüzme bilmiyorum blöf yapim derken gerçektende ölmim

Bay lee evden çıkalı iki saate yakın oluyordu bende mutfağa gidip kendime biraz aburcubur ve içecek alıp salondaki koltuğa geçtim kumandadan YouTube tuşuna bastım yapıcağım tek şey Bang Chan ın videolarına şarkılarına ve ya işbirliklerine bakıcaktım

Bu adamı izlerken ne zaman gülüp ne zaman ağladığımın farkında bile olmuyordu ama deli oluyordum orası kesin bide kas açıyor

"İciceğin bir yudum suyun olayım iç beni be Chan"

Saat gittikçe ilerliyordu bay Lee evden çıkarken takım elbise giymişti bir karizma geldi gözüme sonra bu düşünce kravatı bağla demesiyle bitti tam olarak şöyle oldu

"Han"

"Ne var bay Lee "

"Kravatımı bağla"

"Bana ne"

"İçinden konuşma demiştim sana"

"Sesli söyledim sizin kulaklarınız duymuyor bir doktora görünün "

"Boş konuşma çıkıcam şimdi gel yap şunu "

Yapmasaydım ne yapardı diye düşündüm sonra tek cıkış Felix mecbur yanına gittim boynuna dolamıştı elerimle boynundaki kravatı gevşetip dikatli bir şekilde kıravatı şekilendirip çekildim

"Tamam mı bey Lee"

"Tamam"

Tek konuşmamız buydu şimdi ise evde tek başımaydım birazdaha zaman geçince kapı çaldı kalkıp kapıya doğru adımladım kapıyı açıp gelene baktım bu kadının burda ne işi var

"Buyrun niçin gelmiştiniz"

"Minho için elimdekileri al"

"Pardon ama bay Lee evde değil şuan"

"Sorun yok tatlım ben beklerim gelir sonuçta evi değilmi "

"Ama b-"

Elime bir kutu bırakıp içeri geçti etrafı süzerek sanırsın ajan yine götünü gösteren bir kısa elbise göğüsleri selam veriyor herkese igrenç elimdeki kutuya baktım bu pasta kutusuydu tabi bay Lee'nin doğum günü ya

Mutfaktan çıkıp salona minjinin yanına geçtim karşısındaki koltuğa oturdum

"Ne zamandan beri bu evde hizmetli olarak çalışıyorsun"

siz ne zamandan beri özürlü olarak çalışıyorsunuz demek istedim ve tahmin edinki yine söylüyemedim

"Ben bu evde hizmetli olarak bulunmuyorum ben bay Lee'nin özel hemşiresiyim "

"Hıhhh yani fahişelerinden biris-"

"Bu ne terbiyesizlik daha ilk defa konustuğunuz birine nasıl olurda böyle ithamlarda bulunuyorsunuz hiçmi terbiyeniz kaldırmıyor"

"Owww sinirlenme ben sadece bir tahmin yürüttüm bebeyim minho bu evde çok kişi getirdi ve bak gelenlerin hepsi onun fahişesi oldu onun olmak için ölüyorlardı ve ne yazık ki bazıları gerçekten öldü"

İki eline birbirine temizler gibi vurdu

"Ben bay Lee yi sadece bir hasta olarak görüyorum her hemşire gibi düşündüğünüz gibi bir durum için burda bulunmuyorum"

"Hıhıı öyledir görücez "

"Neyi"

"Hiç hiç birşey bana icicek birşeyler getirirmisin tatlımm"

Birde dudaklarını şişiriyor yarrak gibi

Bardagı uzattım

"Bu ne"

"Su"

"Ben senden bana içicek birşeyler getirmeni istedim su değil"

"Su da içiliyor yiyilmiyor zaten"

"İçki vs gibi şeyler istedim"

"nerden getireyim size"

"Minho n-"

Kapı ziliyle birlikte tekrar oturmadan kapıyı açmaya gittim bu seferde bay Lee gelmişti saçma bir bakışmadan sonra yukarı çıkacakken durdurdum

"Misafiriniz var"

"Kim bu saatte"

"Geçen günlerde gelen kadın tanımıyorum "

"Minji mi? Nerde şuan"

"Salonda oturuyor"

Çıktıgı iki basamaktan geri inip salona geçti

"Sana ne dediğimi unuttun mu!?"

"Minhoo ben sadece seni kutlamaya geldim hem özel hizmetlin ah üzgünüm özal hemşirenlede anlaşıyoruz "

"Neden burdasın"

"Doğum gününu kutlamaya geldim minho ben eksik kalmıyayım dedim"

"Bişeyden de eksik ol cadı"

"Ne dedin tatlım"

"Benmi yok birşey ben odama gidicektim size iyi eğlenceler "

"Hayır olmaz "

"Neden"

"Çünkü geçen gün sana yanlış şeyler söyledim özür dilerim birlikte kutluyalım değilmi minho"

Bay Lee de benim gibi kadına anlamsızca bakıyordu

Yorumları alalım sizce yeni bölümde ne olucak👄👄