Don't let them learn

7

(okuyupta beğenmeyen beğenipte yorumlamayan staylar ))

Dolaptan pijama takımı çıkarıp banayoya gittim giymek için üzerimi değiştirip elimdeki kıyafetleri 'mi bulduğum kirli sepetine koydum banyodan çıkıp yatağa girdim uyumak en mantıklı düşünceydi şuan

Kapı çalıyordu ama ben uyanmak istemiyordum gerçi kapı çalıyordu diğmi ama ben evimde değilim'ki gözlerimi açıp yatakta oturur pozisyonuna getirdim

"Girin lütfen"kapı açıldı içeri bay Lee girdi bu adam nazikmi de kapı çalıyor demek'ki mahremiyete dikkat ediyo
Yataktan çıktım

"Uyuyormuydun"

" Yok Yatak rahatmıydı ona bakıyordum"

"Maytap mı geçiyorsun benimle!"

" Sabah sabah uyumayıp ne yapmamı bekliyorsunuz benden ayrıca tutsak edildiğim bir evde"

"Tutsak? Sen bu evde çalışıyorsun han tutsak değilsin "

Kafa salladım salak adam

"Dolaptaki kıyafetler senin için ihtiyacın olabilicek her şey var "

benim için yani bende başka biri yaşıyordu zanettim amann

"Gitmek istiyorum"

yanıma gelmeye başladı önümde durdu kafamı kaldırdım
Boyu uzundu bir benmi kısayım anlamıyorum ki

"Artık burda benim emrinde kalıcaksın han kaçmaya ve ya polise gitmeyi aklından çıkar"

susmayı tercih ettim  bu adama karşı davranırsam beni yaşatmaz

"Aferin"bide aferin diyo piç

"Niçin gelmiştiniz"

"Ev benim istediğim yere gider gelirim"

"Zaten başka bişey demedim sadece uyuyordum bu evde napıcam ben de uyandırdınız beni"

"Önce kahvaltı hazırlicaksın"

"Neyy"

"Kahvaltı bilmiyormusun insanların yediği şeylerden sen yabani gibi davranmayı bırak ta hazırla mutfağı biliyorsun zaten dün indin"

"Neden ben hazırlıyorum"

"Çünki bu evde başka çalışan yok sen benim le ilgileniceksin ve istediklerimi yapıcaksın beni tekrarlatırma han aşagı"

Terbiyesiz adam beni hizmetlisi yaptı hemencicik odadan çıktı ama nasıl çıkmak bir adımını bir dakikada atıyor gıcık herif resmen

Kapıyı kapatınca yataktaki yastıgı alıp kafamı gömüp çığlık attım ağzımla yastığı ısırıp bağırıyordum ayaklarımı yere vurmaya başladım ne de olsa beni duymuyordu

"Nemrut adam burdan kurtulayım bir hapishane de de kahvaltı hazırlıyolardı zaten "

Ben kahvaltı hazırlayıp masaya koyuyordum elimdeki tabağıda koyduktan sonra önlüğü çıkarıp mutfağa götürüp astım geri odaya çıkacakken konuştu kurşun bozuğu

"Buraya gel"

Masaya kurulmuş bide hala çağırıyor
Mecburen ayaklarımı salondaki masaya sürükledim yanında durdum

"Efendim"masadaki fincanı kaldırdı

"Bu ne"mal mı ne

"Fincan"
Kafa salladı

"İçin neden boş"kafasını kaldırıp bana baktı

"Kahvem nerde han"

"Çay var meyve suyu var bay Lee"

"Bende görüyorum neden kahve yok"

Canım yapmak istemedi demek istiyordum ama diyememki dilim kopulsun da böyle durumlarda sesiz kalmak hiç sevmiyorum

"İçiceğinizi düşünmedim"

"Düşünme yap "

"Anlamadım" önündeki çatalı elinden bıraktı

"Bana kahve yap diyorum hemen"

kaşlarımın arası çatılmaktan ağrıyordu artık rahat bıraktım dişlerimin arasında konuştum

"Tabi"

dedim sakin bir tonda bide zevk almasın mutfağa yöneldim mutfağa girince yerimde tepindim

"sakin olmalısın jisung sakin ol"

kendimi dizginleyip dolaptan su kaynatmak için ketıl çıkarıp doldurdum çalıştırıp fincana kahve koydum bir an duraksayıp acaba zehir mi koysam diye düşünmedim değil ama zehir yok ki yanımda olsada kıyamam ki insanları yaşatmak için hemşire oldum öldürmek için değil

Su kaynayınca fincana doldurup tepsiye koyup salona adımladım  acaba üzerine mi döksem iyice masaya yaklaşınca vaz geçtim oda insan sonuçta ne kadar hayvan olduğunu düşünsemde

Fincanı önüne koyup çekildim

"Kahveniz bay Lee!"

Fincanı dudaklarına götürdü kulpu kopulsada üzerine düşse keşke ama nerdee

"Güzel "

sonunda yeter bee tepsiyi masanın bir köşesine koyup hızlı adımlarla yukarı yöneldim

"Han"ama yeter bee agggg

"Ne!"

Bana döndü kendimi düzelttim

"Yani birşeymi oldu bay Lee"

Gözlerini kıstı

"Kahvaltı yapmicakmısın?"

Masaya baktım ama uykum daha önemliydi

"Hayır ben aç değilim "kafa salladı ben dönünce tekrar konuştu

"O zaman gel otur ben kalkınca toparlayıp temizle "

ağzım düşücekti şimdi ya bu ne AMK

"Hı hı temizleyip toparlarım tabi"

Adımlarımı koltuğa yönelttim oturup beklemeye başladım telefonumu biran önce almam gerekiyordu kafamı çevirince

Gözüme yumurtayı ağzından geçiren Bay Lee girdi kahvesini de içti çataliyla hazır böreklerden de gömdü ohh hayat ona güzel bende acıktığımı hisettim ama yemicem dediysem yemicem  odamda yedikçe yedi yedikçe yedi birde yavaş yavaş yiyo ben olsaydım 10 dakikada gömerdim masayla birlikte ya hayır jisung yemiceksin

Sandalye sürtme sesi geldi masaya döndüm sonunda be ayağı kalkıp masaya ilerledim

"Toplicam doyduysanız!!"

"Topla doydum"

Hızlıca masayı toplayıp yıkadım masayı donaltmaya ne gerek vardı israf zengin değilmi sonuçta 30 çeşit koydum desem 3ünü yedi yemedi
Bulaşıklar bitince elimi kurulayıp çıktım mutfaktan salonda oturuyordu

"Bitti başka bişey yoksa yukarı çıkıcam"

" Paltomu getir "

o ne be etrafıma baktım dilsiz uşakta asılı olan çeketmi desem montmu desem bilemiyorum uzun bişeydi

"Hadi "

Gidip alıp yanına geldim uzattım bön bön bakıyor hala ya

"Alın "

Ayağa kalkıp uzattı kolunu ne yani benmi giydirim 30 yaşındaki adama biz boş boş bakışırken kolunu geçirmesi için açıp uzattım üzerine geçirince konuştu

"Uslu dur han "

"Uyicam Bay Lee"

kapıdan çıkınca direkt etrafa baktım kurcaladım ama bir telefon bile olmazmı lan kafayı yicem yaklaşık 1 saatir evi kurcalıyorum ama bişey yok yılıp koltuğa oturdum sabahın köründe uyandırıp iş yaptırıyor bide

(Beğenelim lütfen kırallık ficim 1000 beğeniye ulaşıyor nerdeyse teşekkür ederim)