Kahvaltı etmiş masadaki herşeyi kaldırdım salona geri geldiğimde dün kadırmadığım sağlık çantasını koltuktan alıp bay Lee nin yanına oturdum çantayı açıp önümdeki sehpaya indirdim
"Sargıyı açıcam "
"Tamam"
Giydiği daha doğrusu giydirdiğim gömleğinin eteklerinden tutup katlayarak havaya kaldırdım memelerine kadar adam artık ne kadar kas yaptıysa göğüsü bile büyük
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
(bebeyimin kombini koymayı untmuşum)
"Böyle tutarsanız indirmeme gerek kalmaz"
Elimin üzerine elini koyup gömleği tuttu bende elimi elerinden kurtarıp sargıyı açmak için biraz daha yaklaştım Belinin etrafına sardığım için öne doğru gidiyordum açtıkça kan dahada fazla belirginleşti
Bey Lee nin yüzüne baktım yüzü eskisi gibiydi pek bir acı belirtisi vermiyordu
"Bu ilk vurulmanız değil değilmi?"
Biraz sesiz kaldıktan sonra konuşmaya başladı
"Evet daha öncede vuruldum"
"Nerenizden"
Başımı yukarı kaldırdım
"Omzum'dan"
İşime geri döndüm sargıyı tamamen açınca pamuğun kanla birlesmiş olduğunu gördüm gerçi bulaşmasaydı sorun olurdu pis sargı bezini ve pamukları bir poşete koydum temiz pamuk alıp yarayı tekrar temizledim pamuğun üzerine biraz toz ilaç döküp üzerine koydum bu iyi gelirdi Tekrar sarmaya başladım
Ben mutfakta akşam yemeği hazırlıyordum kapı çalınca elimi yıkayıp kapıyı açmaya gittim kapıda bir kadın ve hyunjin hyung vardı
" Bay Lee salondamı jisung"
"Evet hyung "
"Tamam buyrun lütfen "
Hyunjin ve kadın salona geçince bende mutfağa geri gittim acaba o kadın kimdi gösterişli giyinmişti oda zengindi her halde ben hariç herkesin parası varda neyse
Et çıkarmıştım tavada kızartıp pilavla birlikte servis ederdim bende aşçı değildim sonuçta pek tarif te bilmiyordum bay Lee den telefonumu istiyecektim vermesi gerekiyor
Madem tutsak değil bu evde çalışıyordum eşyalarımı telefonumu geri almalıydım polisi aramak aklıma gelmiyordu bile artık hatta geçen gün para bile vermişti bana
Nedeni ise ona çalıştığım için verdim demişti sanki harcıya biliceğim bir yer vardıda ne dışarı çıkabiliyordum nede alış verişe sahi saçım uzamıştı kuaföre gitmeliydim
Eti doğramak için tezgahın sol köşesindeki bıçaklar dan orta büyüklükte olanı aldım rengi ve modeli harikaydı bir bıçak bu kadar güzel olabilirmiydi ya?
Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.
(Ben çok beğendim yani kardeşimi genelikle hayriyle (baltayla)kovalıyorum ama bu bıçak olsa daha güzel bir eser olurdu)
Eti kızartınca servis tabağına koyup kaldırdım pilavında pişmesini bekliyordum bu aralar bay Lee yle yiyiyordum ilk geldiğim zamanlarda mutfakta tek başıma yiyordum yada oturuyordum dediği gibi alıştım galiba
Ben bay Lee nin yarasını düşünürken biri arkadan omzuma dokundu
"Hıhh"
Arkamı döndüm hızlıca hyunjin huyungmuş inme iniyordu az kalsın
"Korkuttumu mu"
"Biraz hyung sadece inme indirecek kadar"
"Üzgünüm sadece bay Lee ve bayan minji için kahve istedi bay Lee "
(Şu yn ve hayalet dizilerindeki minji AMK 😂😂😂😂dur biraz daha güleyim)
"Minji?"
"Evet içerdeki kadın"
"Kim ki o hyung ?"
Merak ediyordum doğrusu kalkıp gitmemiştide
"Bay Lee nin iş yaptığı bir kadın"
"Sen içermisin yapım mi? Kahve"
"Hayır teşekkür ederim "
"İstersen git veya otur ayakta bekleme kahveleri ben götürürüm"
"Tamam o zaman ben gidiyorum getirirsin sen "
"Görüşürüz hyung "
Hyunjin hyung mutfaktan çıkınca kaynattığım suyu fincanlara koyup tepsiye koydum elimi kağıt havluyla temizleyip tepsiyle mutfaktan çıktım salona girdiğimde bay Lee ve minji konuşuyorlardı ben girince sustular
Kahvelerden birini bay Lee ye diğerini minjiye uzattım siyah gözlü sarı saçlıydı giydiği kıyafetler desem çok açıktı eğilmeye kalksa göğüsleri giydiği gömlekten fırlar poposu dışarı çıkardı dudakları inceydi ama sürdüğü rujla büyük gibi duruyordu elimdeki tepsiyi sehpaya koyup salondan çıkıyordim ki onun sesini işittim
"Hizmetlin neden doğru giyinmeyip böyle giyiniyor ve elinin üstünde sos vardı "
Elime baktım bileğimin yanında vardı gerçekten hemen sildim elimle üzerimde başka leke varmı diye baktım temizdim ama o kadın niye öyle dediki ne varmış üstümde duvarın kenarına çekilip dinlemeye başladım
"Ne varmış giydiklerinde minji"
"Bir şey yokk saçma kıyafetler hizmeli gibide giyinmemiş zaten"
"Hizmetli falan değil o burda bu evde benimle ilgilenmek için bulunuyor "
"İlgilenmek için seninle ben ilgilenebilirim biliyorsun minhooo"
Sesini uzatarak konuşuyordu bir dakika bana laf attı beni neyle itham ediyordu beni
"O bir özel hemşire bir fahişe değil"
Demek istediğimi bay Lee söylemişti
"Bir hizmetli işte sonuçta sana çalışanlar hizmetlin olmuyormu minhoo ve ya fahişen"
Bay Lee elindeki fincandan kahvesini yudumlayıp sehpaya indirdi fincanı
"Öyle mi minji "
"Yalan mı minho daha önce bu evde senin için çalışanların hepsi sürtüğün değilmiydi"
Minji koltuktan kalkıp bay Lee ye doğru adımladı topuklusundan gelen ses bile iğrençti bay Lee nin önünde durup ona doğru eğildi eliyle giydiği tişörtün yakalarını kavradı oynuyordu
"Unuttuğun bir şey yokmu sence minji"
Dedi bay Lee elini kadının beline koyup yüzümü kapladı bir iğrenme duygusu midem bile bulanmaya başlıyordu başımdaki ağrıyı saymıyorum bile
