"Evet görmüyormusun han gözlerinmi bozuk yaşlandın mi yoksa?"

"Hayır !"

Bu adamla konuşulmaya gelinmiyordu ya tartışıyorduk yada laf sokuyorduk bir birimize ben sokunca kızıyordu o sokunca laf edemiyordum ama gün gelir köpeğim olursun Lee minho

Dolaptan siyah bir bol tişört  çıkardım altınada ne çıkarsam ki

"Pantolonmu giyiceksiniz yoksa pi-"

"Siyah pantolon"

"Başka renk varmış gibi rengide diyo birde"

"Ne dedin han"

"Hemen çıkarıyorum bay Lee dedim kulaklarınız işitmiyor olabilir yaşlanıyorsunuz sonuçta"

"Dediklerini iyi duyuyorum içinden konuşma"

Konuşmasını ağzımla taklit ettim ama görmedi tabi elimdekileri yanına götürdüm yataktan kalkmasına yardım ettim ardından elimdeki bol tişört'ü kafasından geçirdim biraz sert geçirmiş olabilirim ki sızlandı

"Niyetin ne senin han!"

"Ne niyetim olucakki sadece yardım ediyorum sert mi oldum üzgünüm"

"Sert görmemişsin sen ama yakındır gösteririm sana"

Susmayı tercih ettim elinide tişört ten geçirince pantolona baktım onu ben giydirmicektim tabi

"Hadi"

"Ne hadi"

"İndir "

"Neyi indireyim bay Lee"

"Pantolonu"

"Yok onu siz giye bilirsiniz benim yardımıma ihtiyacınız yok bay Lee "

"Han k-"

Arkamı bakmadan odadan çıktım her şeyin bir üslubu var canım koca adamı giydiriyorum bide

"Giydikten sonra seslenin kapıdayım gelirim"

Gülme sesi geliyordu ama hafif bu  beni gülümsetti aradan  1 dakika olmadan kapı açıldı üzerini giymişti

"Bakın yardımım olmadan da giyine biliyirmuşsunuz bay Lee "

Cevap vermek yerine bana doğru geldi ben gerildim amk ya elini kaldırdı ben bana vurucak sandım bir an ama elini omzuma koydu olayı kavrayınca hemen bende beline koydum elimi

aşagı inince masanın yanına adımladık ben belini bırakınca sandalyesini çektim geriye rahat otursun diye karnını tutup oturdu bende yanına oturdum
(Ben kucak seviyorum ama işte 🤭)

Minho'dan

Bir önümdeki kahvaltılıklara  bakıyordum birde jisung'a ben bunlarımı yiyicektim
Sağlıklı beslenirdim genelikle ama bu kadar da değil tatlı hiç bir şey yoktu

"Yemicekmisiniz bay Lee"

"Neden talı ve ya börek yok"

"Sağlığınız için burdaki kahvaltılıklardan başka bir şey yiyemessiniz "

"Peki ya bu "

Kaşıkla önümdeki çorbayı karıştırarak söyledim

"Çorba iyi gelicektir için biran önce "

"İçmem ben çorba "

"Neden alerjiniz mi var "

"Sevmiyorum sadece "

"Bir kenara bırakın inadınızı ve için güzel olmuş ben yaptım"

O önündeki çorbadan içmeye başlamıştı bile güzel güzel içiyordu yanakları çok tatlı duruyordu şuan yüzümü anlamdıramadığım bir tebessüm kapladı kaşığı bırakıp bana döndü

"Neden kendi kendinize gülüyorsunuz delirdinizmi"

"Ne"

"Hiç komik bir şey yokken ortada gülüyorsunuz bu normal mi"

"Seni ilgilendirmiyo dön önüne han"

Hemen de laf ediyor geldiğinden beri söylemediği laf kalmadı burdan kaçmayı düşündüğünü biliyordum ama onun yeri artık burasıydı

Kaşığı elime alıp çorbaya daldırdım kaşığı doldurup ağzıma götürdüm dediği kadar kötü değil di içmeye devam ettim

(Minhonun partı bu kadar dı yazarınız uke destekçisi)

Jisung'tan

Son lafını sokunca çorbayı içmeye başladı beğenmiş olucakki içmeye devam etti bende kahvaltıma devam ettim

(Kendimi aşıp bölüm üzerine bölümle geliyorum)

Don't let them learnWhere stories live. Discover now