15-study with Malfoy

236 21 22
                                    

"Gryffindor'dan 80 puan alıyorum!" dedi McGonagall sinirle, itiraz edemezdim haklıydı çünkü. "Bayan Spinnet'in neler dediklerinin farkındayım Rosewood. Fakat sen bu hareketinle koruman gereken şöhretini insanların dalga geçebilecekleri bir malzeme olarak öne sürüyorsun. Söyledikleri ağır cümleler ama soğukkanlılığını koruman gerekirdi." bunlara diyecek bir şeyim yoktu aslında "Profesör," dedim tereddütlü bir sesle "Seçmen Şapka hiç hata yaptı mı?" McGonagall az önceki sinirli ve hırslı halini bir anda geride bırakmıştı, yüz hatları yumuşadı konuyu anlamış olmalıydı. "Size bir sorum olacak Bayan Rosewood, sizce ben Gryffindor binasının profesörü olmaya uygun muyum?" nasıl bir soruydu, ondan daha iyi bir bina profesörü düşünemezdim. "Elbette, binanın bütün geçmişini biliyorum. Sizden daha iyi bir bina profesörü hayal dahi edemiyorum." gülümsedi "Hogwarts'ta bulunduğum 7 yıl boyunca Seçmen Şapka'nın bana söylediği bir cümle vardı; seni yanlış binaya koydum."

Ağzım açık kalmıştı, yani şapka da hatalar yapabiliyordu. Bu durumda benimde Gryffindor'da olmamam gerekiyordu, biliyordum- "Lütfen cümlemi bitirmemi bekle güzel kızım," dedi büyük bir şevkatle "Beni Gryffindor binasına koyduğuna hep pişman olmuştur. İlk senelerde inanılmaz ağırıma gittiğini hatırlıyorum. Bina değişikliği bile istemiştim ama maalesef bu imkansızdı. Daha sonra beni bu binaya bağlayan bir olay yaşadım. İkinci sınıfta quidditch takımında arayıcı olmuştum," gülümsedim, bu herkesin bildiği bir bilgi değildi ama ben bunu okuyalı çok olmuştu "Takıma katıldığım sene ise final maçında snitchi yakalayamadığım için 50 puanla kupayı kaybetmiştik. Akşam ortak salona giderken canım çok sıkkındı, herkes beni suçlayacak ve binamdan daha da soğuyacağımı düşünürken hiç beklemediğim bir tabloyla karşılaşmıştım. 7. sınıflar inanılmaz bir parti düzenlemişler, sadece benim için. Moralimi bozmamam için, işte o an anladım ki ben Gryffindor binasına aittim."

Ardından oturduğu yerden kalkıp masasının etrafından dolaşıp yanıma geldi ve elini koluma atıp okşadı "Önemli olan şapkanın ya da insanların bizim hakkımızda ne düşündüğü değildir. Karakterimiz farklı bir yere ait olabilir ama önemli olan kalbimizin nereye ait olduğudur. Yine de inanmayıp daha güvenilir bir kanıt istiyorsan, yıllara dayanan tecrübeme güvenerek seni kendi binamdan başka yerde düşünemiyorum. Nedense içimden bir ses Gryffindor olarak büyük işlere imza atacağını söylüyor, belki de gelecekte benim yerimi alır ve sonraki nesillere aynı hikayeyi anlatabilirsin." sonlara doğru gülümseyip konuyu yumuşatmıştı. Bende gülümsedim "Teşekkürler profesör, çok yardımcı oldunuz." ardından arkamı döndüm ve odadan çıkmaya ilerliyordum ki tekrar konuştu "Haftaya olan Slytherin maçında kazanmayı unutmayın sakın, binamla Severus'a karşı biraz övünmek istiyorum." deyip güldü "Üzgünüm profesör fakat oynayıp oynamayacağım kesin değil." "Wood'u tanıyorum. Takım için en iyisini seçecektir, bu yüzden başarılar."

Demek istediğini anlamıştım, kafamla onu onaylayıp odasından ayrıldım. Uzun bir gece beni bekliyor gibiydi.

-

Pazar akşamı kütüphanede ders çalışıyordum. Ne zaman canım sıkılsa ya da kötü bir şey olsa bütün kitapları alır, en sevdiğim masama geçer ve yayılarak saatlerce ders çalışırdım. Önümdeki fantastik canavarları anlatan kitabı üçüncüye okuyordum, artık kelimelerin yerlerini ezberlemiştim ama bu benim terapi olayımdı.

Bir anda karşımdaki sandalye çekildi ve birisi oturdu, kafamı kaldırdığımda Draco'yu görmüştüm. "Ne yapıyorsun-" diye çıkışacaktım ki beni susturdu "Merak etme sana meraklı değilim. İki gün içinde Kehanet ödevini teslim etmemiz gerekiyor. Hemen yapıp bitirelim istiyorum."

Dalga geçercesine sırıttım "Ödevi beraber yapmamıza gerek yok. Hatta sen uğraşma bile, ben ikimizin ağzından da yazarım ve sonra-" "O kadın bunu farkeder. Zamanımız varken yapalım." "Benim zamanım yok." yalandı, o kadar boştum ki şuanda. "O zaman yarat." dedi kesin bir sesle "Ne kadar inatçısın." "Öyleyimdir." derken arkasına yaslanmıştı. "Hadi, kitaplarını getir ve başlayalım." gözlerimi devirmemek için zor turuyordum kendimi. Mecburen kalktım ve birkaç raf dolaşıp gerekli kitapları bulup bir de parşömen alıp masaya döndüm.

R.W. | Harry PotterWhere stories live. Discover now