Aşk İkilemi -Aşk Serisi 1-

40. BÖLÜM-PART 2-

Selamlar ben geldim. Nasılsınız iyi misiniz ben birkaç haftadır burayı boşladım kusura bakmayın. Bütünlemelerimin sayısı sınavlarıma neredeyse eşit olacağından biraz sıkıntıya girebiliriz ama halledeceğim. 

Bölüm Şarkıları
Sezen Aksu- Hata

***
Berrak hayatı boyunca başının bu denli koparcasına ağrıdığını hatırlamıyordu. Sık olmasa da migren atakları geçiren biri olarak bunu demesi de baş ağrısının ne kadar şiddetli olduğunu anlatmaya yeterdi zaten. Başını kaldırıp gözlerini aralamaya çalıştı ancak kalkamıyordu çünkü biriyle uyumuştu. BİRİYLE Mİ UYUMUŞTU? Gözlerini acımasına aldırmadan araladı ve Fatih'in kollarında olduğunu gördü. Bir daha alkol kullanmayacaktı. Bir daha ağzına içki sürmeyecekti. Tövbe edecekti. Sonra sinirlerini daha da bozacak bir gerçekle sarsıldı. Üzerinde hiçbir şey yoktu. İkisinin de bu yatakta çıplak olmasının geldiği anlamı düşünmek bile korkunçtu. Bir çığlık atarak ve tüm gücüyle Fatih'i yataktan attı.

Fatih uyuyordu ve tam yataktan atılmak için itilirken uyanmıştı.

"Berrak ne yapıyorsun bir yerim kırılacaktı az kalsın." dediğinde Berrak elini gözlerine kapatmıştı.

"Defol bu odadan sen niye buradasın?" dediğinde beyni hala dün gece olanları hatırlamaya çalışıyordu ancak o hafızasının derinlerine inemeden sarhoşken yaptıkları her şeyi hatırlayan Fatih acı gerçeği kızın yüzüne tokat gibi indirmişti.

"Dün gece benimle beraber olmak isteyen sendin karıcığım. Ben artık mutlu olmak istiyorum diye dudaklarıma yapışan da odamızda benimle birlikte olan da sendin. Şimdi bence iki aklı başında yetişkin gibi oturup konuşmalıyız. Sen de beni seviyorsun sen de benimle mutlu olmak istiyorsun dün geceyi ilk gecemizi bir milat kabul etmeliyiz." Berrak bunları duyduğu an öfkesi burnuna gelmişti. Başındaki ağrı saniyeler geçtikçe şiddetleniyordu.

"Dün gece sarhoştum geri zekalı herif. Sarhoşluğumdan faydalanmadığın kalmıştı bir ırz düşmanı gibi onu da yaptın. Defol git şu odadan gözüme de gözükme seninle yeni başlangıç filan yapmayacağım beni mutsuz eden sensin zaten." Fatih dün geceden sonra bir şeylerin değişeceğini ummakla hata yapmıştı. Berrak fazla sinirliydi ancak artık bu konuyu yetişkin gibi çözmeleri gerekiyordu. Sadece Berrak'a kendini toparlayacak bir zaman vermeliydi. Hiçbir şey demeden eşyalarını alıp önce odadan çıktı sonra da birkaç dakika sonra evin kapısının kapanma sesi duyulmuştu.

Berrak yeniden ellerini yüzüne kapatıp ağlamaya başladı. Kendine kızıyordu, Fatih'e kızıyordu herkese ve her şeye kızıyordu. Nasıl bunu yapabildiğini anlamıyordu. Üstüne düşünürse kendisine itiraf etmek zorunda kalacaklarından bile korkuyordu. Dümdüz bir yola çıkmak ve o yolda saatlerce yürürken hiçbir şey düşünmemek istiyordu. Kendi kalbiyle yüzleşme cesareti yoktu. Hayatının ilk çeyrek yüzyılında kalbinin sesini dinlemişken bu sese sağır olmayı bir türlü beceremiyordu. Yataktan kalkıp üstüne bir sabahlık geçirdi ve banyoya girdi. Öncelikle buna ihtiyacı vardı.

Duşta da ağlamaya devam ettiğine hiç şaşırmıyordu çünkü kafasının içinde dolanan hiçbir tilkinin kuyruğu bir diğerine değmiyordu o anda. Su vücudundan akıp giderken ayılmaya başlayan zihniyle dün geceyi hatırlamaya başlamıştı. Fatih bu kez yalan söylemiyordu. Dün gece onu öpen de o sözleri söyleyen de kendisiydi. Üstelik sadece öpmek değil beraber olmaları için gereken her adımı atmıştı.

"Geri zekalıyım ben salağım sen salak. Şişede durduğu gibi durmadığını öğrenmem için bunu yaşamam mı gerekiyordu? Aptal kafam." diyerek kafasına vurduğunda canı acımıştı.

Banyodan çıkar çıkmaz giyindi ve kendine küçük bir valiz yaptı. Bu evde kalmak istemiyordu ancak şehir dışına da en azından o hafta çıkamazdı. Gidebileceği en güvenli ve huzurlu yer Gülşen'le eskiden beraber yaşadıkları o evdi. Kendini yuvasında hissettiği ve ait olduğu ilk ev. Fatih oraya gelmeye cesaret edemezdi en azından.

Her şeyini hazırladıktan sonra montunu giyip hemen evden ayrıldı, saçlarını bile kurutmak istememişti. Toplayıp bir şapkanın içine sıkıştırdı saçlarını ve arabasına bindi. Aralık ayının ilk günüydü ve hava artık iyiden iyiye soğuktu. Arabasını çalıştırıp hızla uzaklaştı oradan.
Eski evine geldiğinde kapıyı anahtarla açmak yerine zile bastı. Sonuçta artık bu evde yaşamıyordu ve arkadaşının da artık bir ilişkisi vardı.