kpop one shot (İstek Alınıyor)

92~° Jisoo - Taehyung (3)

Benvsoo 💜💜💜💜

Ayaklarım, onları kucaklayan soğuk kardan dolayı uyuşmuş gibiydi. Yere düşen kar taneleri saçıma takılıyor, orada durduğum her dakika daha da kalınlaşan beyaz bir tabaka saçlarımı kaplıyordu. Bu yıl ilk kez gözlerim kapalı, beyaz renkli yumuşak yüzeye bedenimin geriye düşmesine izin verdim.

Düşüncelerimin uçup gitmesine ve beni birlikte geçirdiğimiz tüm mutlu anılara geri getirmesine izin verdim. Gece yarısı öpücükleri, yıldız bakışları ve tatlı sözler birbirlerinin kulaklarına fısıldanıyordu.

Birlikte geçirdiğimiz tüm kahkahalar ve birbirimize verdiğimiz sayısız 'Seni seviyorum'.sözleri

Bazen o kadar gerçek geliyordu ki bir anlığına her şeyin kafamda olduğunu unutuyordum. Tüm mutlu anıların gerçekte yaşanmadığını unutuyorum.

Ve o anlarda kendimi o kadar bütünleşmiş hissediyorum ki. Coşkunun bedenimi ele geçirdiğini ve sıcak sevinç dalgalarının beni sardığını hissediyorum.

Onunla birlikte olmaktan başka hiçbir şey istemiyorum.

Onun beni asla benim onu ​​sevdiğim kadar sevmeyeceği gerçeğini kabul etmek çok zor.Öyle olması gerekmiyor.

Bu evrende değil.

Burada bize yer yok.

Arkamda yumuşak ayak sesleri ve adımı defalarca tekrarlayan tatlı bir ses duydum.

Sesi tanıdığımda yanaklarımdan uyuşmuş gözyaşları süzüldü.

Bu her gece rüyalarımda duyduğum sesin aynısıydı.

Onu her gördüğümde zamanın durmasını ve varlığının odayı döndürmesine izin vererek beni sonsuza kadar o anda bırakmasını istiyorum.

Bir çift güçlü kolun beni kaldırdığını hissettim. Beni taşırken, onun mükemmel yüzüne baktım, hiçbir duyguyu ifade etmiyormuş gibi görünüyordu.

Beni odama getirdi ve üzerime sarmam için bir battaniye verdi.

Şişmiş gözlerle Tae'nin kahverengi sıvıyı bir bardağa döküp ellerime itmesini izledim. Sıcaklık koluma yayıldı ve onları yeniden hissetmeye başladım. Kupayı tutarken bir başka gözyaşı yüzümü ıslattı.

"Sıcak çikolatayı iç Jisoo."

İçkiyi ağzıma yaklaştırıp küçük bir yudum aldım. Ben içerken oda rahat bir sessizlikle kaplandı. Gözlerinin beni gözlemlemesine izin verdim, midemdeki kelebekler onun orada olduğu her saniyeyi yoğunlaştırıyordu. Verdiği her iç çekişte havanın giderek yumuşadığını hissedebiliyordum.

Aradan biraz zaman geçti ve nihayet o güzel sesiyle sessizliği bozdu.

"Karda yatarak ne yapıyordun? Hastalanabilirdin."

"Düşünüyordum."

"Ne hakkında?"

"Senin hakkında."

Donduğunu, yüzünün kızardığını gördüm.

"... benim hakkımda mı?" Sesi inanamama duygusuyla kalınlaşmıştı.

"Evet. Senin hakkında Taehyung." ismi çok doğal geldi, dudaklarımdan kaçtı.

"Neden?"

Sorgulayan yüzüne bakarak iç çektim. Nasıl bu kadar kayıtsız kalabildi? Onu sevdiğimin farkında değil mi? Belki yeterince açık ifade edemedim.

"Bizi düşünüyordum. Ne olabileceğimizi."

Yüzü düştü.

"BEN...""BEN..."

Onu durdurmak için elimi kaldırdım. Ne söyleyeceğini biliyordum ama bunu ondan duymak istemiyordum. Yapamadım. Bu beni kırar.

"Anladım." Fantezimde yaşamak istedim, sözlerinin bunu benim için mahvetmesini istemedim.

Başını salladı ve ayağa kalktı. Odadan çıkarken bana bir kez daha baktı ve gitti.

O gittiğinde duvarlarımı açtım ve gözyaşlarının beni boğmasına izin verdim.

Sanırım yıldızlarımız eşleşmiyor.