Onun geri çekilmesini beklerken o ise ikimiz arasından birbirine sürtünen sertliklerimize bakıyordu. Birşey yapmıyor, sadece öylece izliyordu ona ihtiyaçla sürtünmemi.

Dudakları tekrar tenimde gezinmeye başladığında çeneme ıslak öpücükler bırakıyordu. Gözlerimi kapatmış kendimi ona sürterken kafamı geriye doğru attım ona daha çok yer açmak için. Dudaklarım birbirine değmiyordu, kısıkça inliyordum.

"Eğer uslu bir bebek olup, altını bana sürtünerek kirletmezsen sana istediğini veririm."

Böyle giderse geleceğimi bilerek yavaslayacağım sırada babacığım kulağıma yaklaştı ve sıcacık soluğunu bıraktı kulağıma. Karnım kasılmıştı.

"Ne kadar muhtaçsın bana, Harry. Baksana. O güzel aletinin şimdi kıpkırmızı, ıslak olduğuna eminim."

Louis'nin kulağıma söylediği şeyler ile gözlerimi başta sonuna kadar açmış ve sonra sıkmıştım. Tekrar sürtünmeye başladım sertçe.

"Güzel deliğin içine girip sabaha kadar orada kalmak, öyle uyumak isterdim, bebeğim. Bunu çok uzun zamandır hayal ediyorum."

Kulağımın altına diliyle bir çizgi çekti ve ıslakça öptü onları. Tekrar kulağıma yaklaştı.

"Ve bunun olup olmaması tamamen senin elinde bebeğim."

Ona sürtünerek geldiğim anda bu ancak bir hayal olarak kalacağından durmak istesem de alt tarafım bunu dinlemiyor gibi ona sertçe sürtünmeye devam ediyordu.

"Babacığım- mmmhhh."

Yaklaştığımı hissederken bedenim kasıldı aniden ve tuttum kendimi. Ama hala sürtünmeye devam ettiğim için bu katlanılamaz birşeydi. Elimi hızla önüme götürüp sanki durdurabilecekmiş gibi altımdaki eşofmanın üstünden kendimi kavradım ve sıktım.

Louis herşeyi boş vermiş yüzümü izliyordu dikkatle. O anda kendini bana bastırmasıyla dayanamayıp kendimi bırakırken de izlemeye devam etmişti.

Buklelerim yatağa dağılmış, ağzımdan hızla soluklanırken sıktığım gözlerimi rahatlamanın verdiği o his ile sıkmayı bırakarak gözlerim kapalı beklemiştim bir süre. Açmaya zaten cesaretim var mıydı bilmiyordum. Louis için kötü bir bebek olmaktan korkuyordum. Ve şimdi biliyordum ki kurallara uymayıp geldiğim için bana dokunmayacak, beni kendisine aç bırakacaktı.

Soluk soluğa gözlerimi araladığımda saçlarımı geriye doğru ittirdi ve boynuma sokularak oraya koklayarak uzunca bir öpücük bıraktı.

"Her zerren öyle güzel ki gerçekliği beni her defasında bir hiçliğin ortasında bırakıyor sanki."

Gözlerim yüzünde gezinirken dudaklarına uzanacakken dudaklarını dokundurup geri çekti.

"Yine de kurallar geçerli."

...

Kahvaltıda dün gecenin siniri hala üstümde otururken Liam ve Zayn de zor zamanlarının acısını çıkarırcasına mutlulardı. Ve hatta Niall onlara birkaç kez kötü kötü bakmıştı.

"Biz yanlış yaptık." dedi, Niall Bayan Tomlinson'a bakarken ve o da güldü.

"Ne yaptınız ki?"

Her ikisi birbirine bakarken birden birbirlerine yumruk vurmaları ile şaşkınca herkes ikisini izledi.

"Zayn'e bayan Tomlinson, Liam'a da ben gelmeleri için minik bir entrika döndürdük sadece."

Mark ve Vincent'in arasında çocuklarının barışmış olduğu haberiyle bir bakışma geçtiğinde buna anlam veremeyerek bakmayı kestim.

"Zayn Niall ile iyi anlaşacağımı söylediğinde bu kadar beklemiyordum."

Two hearts in one home | Larryजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें