BELİRSİZLİK

1.3K 32 1
                                    

Aldığım elbise Demir'in pek hoşuna gitmemişti ama ben beğendiğim için almıştık. Zaten Can ve Eflin gelmekten vazgeçmişlerdi. Eve geldiğim gibi elbisemi Bir yere astım ve duşa girdim.

Duştan çıktığımda yatakta oturmuş Demir'i gördüm. Beni terbiyesizce süzüyodu. Kaşlarımı çattım ve kollarımı birbirine doladım. Bir bacağımıda hafifçe kırıp bende onu süzmeye başladım. Kafasını kaldırıp yüzüme bakınca sinirli yüzümü gördü ve güldü.

"Kızınca çok güzel oluyosun bir kere daha söylemeliyim. Neyse yarım kalan işimize devam edelim mi?" dedi göz kırparak. Hayır anlamında kafa salladım. Kaşlarını çattı ve ayağa kalkıp üstüme yürümeye başladı. Ben geri gittikçe üzerime doğru geliyodu. Tam beni duvarla arasına alıcakken yan taraftan kaçtım. Ufak bir kahkaha patlatıp arkasına döndü.

"Seni yakalarsam canın çok yanacak Elma suratlı "dedi. Elma suratlı dediği gibi olduğum yerde durdum.

"Elma suratlı mı? Ben sana takma isim takıyormuyum bekle hemen bulucam, he ÖKÜZZ! tam sana göre bence"dedim ve kahkaha atmaya devam ettik. Demir yüzünü buruşturup üzerime doğru tekrardan yürümeye başladı. Bu defa kaçıcak yerim yoktu. Demir üzerime gelir gelmez bedenini bedenime yasladı.

"Şuan seni burda becerebilirim elma suratlı ama sen hala gülme peşindesin. Hem öküz ne ya, hayvan miyim ben? Sen ikidebir kizardigin için sana elma surat dicem ama sen bana bir daha öküz demiceksin. Neyse ben işime döneyim." dedi ve dudaklarıma yapıştı. O kadar istekli öpüyoduki. Yavaşca ittirdim ve yüzüne bakmaya başladım. Sanki benden bir cevap bekliyordu.

"Demir bak ee biz sadece arkadaşız sevgili olsak bile daha çok erken yapma lütfen senin yüzünden bende kendime engel olamıyorum. Sen beni seviyosun bırakta bende seni seviyim. Bana biraz zaman ver lütfen. Seni sevdikten sonra ne istersek yapalım ama ben seni sevmeden her seferinde bunu yaparsak sen kırılırsın. Beni gerçekten sevdiğini anlamam için ne benden bişey saklicaksin ne ben seni sevmeden bana dokunmicaksin. Tamam mi lütfen?"dedim.Demir biraz kırılmıştı aslında. Ama söylediklerimin doğru olduğunu oda biliyodu. O yüzden daha fazla dokunmadı ve geri çekildi.

"Ben böyle hissettiğini bilmiyodum Ezgi kusura bakma. Beni gerçekten sevmen için senden bişey saklamamam gerekiyosa en önemlisinden başlıyayım o zaman. Eğer ondan sonra beni bir daha görmek istemessen seni bırakacağım Ezgi. Ama lütfen hemen pes etme beni sevmeye çalış tamammi?"dedi. Sanki bu söyliyeceği şey biraz ağırdı. Çünkü yüz ifadesi bir anda değişmişti.
"Ezgi ben mafyayım. İlk günden beri seni her gittiğin yerde bulmamin sebepleri bu. Benim çok fazla düşmanın var ve seni bulup kacirabilirler. O yüzden senide bu eve getirdim aslında. Seni o kadar seviyorum ki senin kılına zarar gelse dünyayı yakarım. Umarım beni anlıyosundur. Neyse seni yalnız bırakayım. Yemek hazır olunca inersin aşağı."dedi. Tam dışarı çıkıcakken ona seslendim.

"Demir..."dedim hemen durdu ve arkasına döndü.
"Senin mesleğin beni ilgilendirmiyor. Belki mecburen belkide isteyerek yaptın bu işi. Senin mesleğine karisamam bunu bil tamammı?"dedim ve gülümsedim. Demir'de bana gülümseyip odadan dışarı çıktı. O gittikten sonra biraz düşünmek istedim. Gerçekten Demir'le birlikte olmak istiyor muydum? Yada ben Demir'i seviyor muydum? Bu düşünceleri bir kenara atıp bavulumun önüne geçtim. İcinden pembe bir sweet, altınada açık gri renkte bir eşofman çıkardım.

 İcinden pembe bir sweet, altınada açık gri renkte bir eşofman çıkardım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kıskanç MafyamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin