58. BÖLÜM:''ZİRVE''

Beginne am Anfang
                                    

İyi kızlar kötü çocuklara aşık olur, kötü çocuklar iyi kızları kötü kadınlar yapar sonrasında da masumu oynar. Tıpkı onun yaptığı gibi. İçimdeki öfke sönmeyen bir ateş çukuruydu.

''Sevgilim,'' dedi kaşlarını kavislendirerek. Dudaklarında memnun ve aynı zamanda da cüretkar bir tebessüm vardı. Onu öpmek istiyordum.

Önümdeki ekrandan dövmemi, biletimi girdiğim esnada sistem kartları ve pulları saydı. Boks'a özel anlamları olan kartlar ve kağıtlar masanın üstüne çıktığında onun gözlerinin içine bakarak yanımdaki boş sandalye için de çıkan kartları ve pulları kendime çektim. Beni taklit etti.

''Beni neden çağırdın?''

Masanın üzerinde bir tabla açıldı, Altıncı Ring'in Boks'u elbette alt ringlere benzemeyecekti. Burası şampiyonların ringiydi. Kartlarını masaya dizdi, kartların yüzü masaya yaslıydı, sırtı bana dönüştü ve görebildiğim tek şey siyahın üstüne işlenmiş gold detaylardı.

Onun gibi kartlarımı dizdim. Masa kartlarımızı okudu ve düzenimizi bize bir ekranda gösterirken onun düzenini de görebiliyordum. Kartlarımı düzenlemeye başladığımda en ideal permütasyon ve kombinasyonla alt alta dizip puan yükseltmeye çalışıyordum. Ben dizdikçe Zenbar kendi kartlarını düzenliyor, özel kombinasyonlar yakaladığımızda da sistem ek kart çıkararak sana skor ekliyordu.

''Kazanan kazanır.'' Dedi sakince. ''Bende kazandım.''

Öfkeyle elimdeki kağıtları avuçlarımın altında ezecek şekilde ellerimi iki yana sertçe koydum. ''Vaktimi çalıyorsun!''

''Ah,'' dedi eğlenircesine. ''Ne kadar sabırsızsın sevgilim.''

Derin bir nefes alıp kartlarla ilgilenmeye devam ediyorken masa ek skor çıkararak beni Elendes'in önüne attı. Elendes'i yenen, altın kaplama elmas yumurtayı alırdı.

Ona ihtiyacım vardı.

''Buraya Norm köpekleriyle gelmişsin,'' dedi her ne kadar sesi sakin çıksa bile kan donduracak kadar ürkütücüydü. Çünkü Ring sınırına giren her Norm'un cesedi çöp poşetiyle geri yollanırdı.

''Onlar Norm değil.'' Dudaklarım kıvrıldığında kartlarda dolanan gözü hızla bana döndü. Dudaklarım kıvrıldı. ''Koşulsuz sadakat bir köpeğe kendi kendisini bile parçalatır Zenbar, Norm'a koşulsuzca sadakat edeceğimi mi düşündün sahiden?'' kafamı yana doğru yatırdığımda yaptığım ek kombinasyonla masa bana bir skor daha yazarak kart çıkardı.

Zenbar Elendes hala altımdaydı.

Yüksek, bir hangarı anımsatan bombeli tavandan aşağıya düşen endüstriyel büyük siyah lambalar tam tepemizdeydi, yüzümüze çarptığı beyaz ışık, aşağının karanlığından bizi sıyırıyordu.

Her bir zerresine düşen ışık, ona aşıktı. Her bir zerresine bakan gözlerim ona aşıktı lakin öfkem ve bana hissettirdiği hiçe sayılmışlık ona hala koşulsuzca kendimi verebileceğim anlamına gelmiyordu.

''Valor onları yanında barındırıyorsa, kendilerini parçalayacaklarından emindir.''

''Onları yanımda taşıyorum çünkü onlar benim için Valor'u bile parçalar, şansını çok zorlarsan seni bile.''

Arka arkaya cıkladığında gözleri kısıldı. ''Oysa seninle güzel bir ittifak olabileceğimizi düşünmüştüm Güzel Vasmina...''

Masaya koymak için tuttuğum kart elimde kaldı, kaşlarımı çatarak ona baktığımda omuz silkti.

CÜRETKAR ~ SONSUZU YAŞAMAK | +18Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt