36. BÖLÜM:"GERÇEKLERİN RULETİ"

4.1K 264 162
                                    

Beni wattpad üzerinden takibe almayı unutmayın! ❤

Arkadaşlarınıza da silah zoruyla okutmayı unutmayın (el sıkışma emojisi)

Beyniniz yanmasın diye yanınıza bir bardak soğuk su koymayı unutmayın ❤
Bir de normalde çarşamba ve pazar bölüm geliyordu ve hala o günlerde bölüm bekleyenler var ama sınır koydum. Artık sınır geçildikçe bölüm gelecek.

85 OY 110 YORUM SINIRINIZ. HAYIRLI OLSUN YAVRULAR.

İyi okumalar... <3

🌙

36. GERÇEKLERİN RULETİ

Tehlikenin çarkı durduğunda rulet başlar.

İçi dolu olan bir tabancanın içi aslında boştur, karanlık aslında aydınlıktır ve ışık belki de bir eksikliktir.

Var olanı fark etmemiz için önce olmayanı görmemiz gerek. Silahın içinin dolu olduğunu anlamamız için, boşluğun ne olduğunu öğrenmemiz gerek ve işin aslı şu ki, belki de boşluk saydığımız o şey aslında dolu hali.

Ters düz.

Hayatım son zamanlarda tam olarak bu kalıbın merkezinde durmuştu. Yalanı seçmem için doğruyu ezberlemem gerekir ama bana doğru denilen her şey yalansa, yalanlar algımda doğru olur, doğrular ise yalan.

Dengesi bozulmuş bir terazi belki de dengesine o zaman ulaşır.

Bilemem, bilemezsiniz, bilemeyiz. Çünkü her şey bir hiç ve her şey aslında hiç değil.

Rahab'ın yanından ayrıldığımda kafamın içindeki bulanıklık gözlerime kadar yansımıştı. Göğsümde patlamaya hazır bir volkan vardı, sınırdaydım.

Önümde aniden duran arabanın kapıları yukarı doğru açıldığında kendimi arabanın koltuğuna attım. Etten bir tuğla gibi oturduğum koltukta Zenbar arabanın kapılarını kapatarak bana döndü.

''Sana bir şey mi dedi?''

Kafamı olumsuz anlamda salladım. ''Kendimi,'' konuşabilecek kadar güçlü değildim. Bakışlarım Zenbar'a döndüğünde kaşları çatıldı. ''Kendimi evren gibi hissediyorum. İç içe geçmiş, soğuk, sıcak, bilinmez ve ürkütücü.''

Yaptığım benzetmeyle dudakları kıvrılırken ''İçeride ne oldu?'' dedi çenesiyle çıktığım binayı gösterip.

''Sıfır. Elimde koca bir sıfır var Zenbar. O adam kim bilmiyorum ama aynı anda bir sürü yerde ve bu IP saklama falan değil.'' Kaşlarım çatıldı. ''Bu nasıl mümkün olabilir?''

Gözlerimi yumup derin nefes verdiğinde kafasını olumsuz anlamda salladı. ''Bilmiyorum.''

Ona yandan bir bakış attım, deri koltuklara sırtımı ve kafamı yaslamış yüzüm, önümdeki arabanın arka camına bakıyordu.

''Yalan söylüyorsun,'' diye fısıldadım canım acıyormuş gibi. ''Her şeyi en iyi sen biliyorsun Zenbar. Neyini, nedenini, başlangıçtan bitişine... Harfi harfine biliyorsun.''

''Telefonunun vericilerinden belirli yerlere koyup aynı anda belirlenen mesajı o saatte sana gönderebilecek bir sistem kurmuş olabilir.''

''Ya da,'' dedim ona öfkeyle dönüp. ''Zamanda sürekli atlama yapıyor ve o konumlardan bana mesaj gönderiyor olabilir.''

''Bu mümkün değil,'' dedi. ''İnsan bedeni o kadar incelmeye bu kadar çok dayanamaz.''

Ağzımı açıp öfkeyle ona yükleneceğim esnada telefonum titredi.

CÜRETKAR ~ SONSUZU YAŞAMAK | +18Where stories live. Discover now