BÖLÜM 20

3.4K 199 19
                                    

Helloooo canlarım.

Öncelikle şunu söylemek isterim ki Sancakzade Mahallesinde iyice sona yaklaştık.

Uzun uzadıya bir kurgu olmayacağını düşünmüştüm ama bu kadar kısa olacağına da ihtimal vermemiştim.

Okunmalar ve voteler azaldıkça benimde yazma hevesim kaçtı sanırım.

Ama bu sefer başka kurgu ve sıfır beklentiyle yine geleceğim.

Şimdilik diyeceklerim bu kadar.

Sizi şöyle yeni bölümü okumaya alıp uyumaya kaçıyorum💙

Keyifli okumalar diliyorum 🍀💙

Elimin altında atan kalp, dokunduğum ten, soluduğum koku.. sanki yıllardır aradığım mutluluk huzur buymuş gibi.

Gece doyasıya yaptığımız sohbet esnasında Cihangir belime doladığı kollarla uyuya kalmış lavaboya gitmek için bile hareket ettiğimde "uyu güzelim, uyuyalım" diyerek kalkmama müsade etmemişti.

Cihangirin telefonuna üst üste gelen mesajların bildirim sesine daha fazla kayıtsız kalamayıp yandaki komodin le uzanarak Cihangir'e uzattım.

"Cihangir, çok mesaj geldi bir bak istersen acil bir şey olabilir"

Tek gözünü açıp mesajlara bakarken " çokta önemli değilmiş" diyip telefonu diğer tarafa atarak beni göğsüne çekti.

"Kimmiş?"

Saçlarımı okşayan eli yanağıma gelince "ablam, dün incinin yaptığı haddsizliklerden sonra halam eve gitmiş bir ton söylenmiş, onun haberini veriyor"

Söyledikleriyle dudağımı dişleyip "sizinkilere beraber olduğumuzu söylemiş midir? Yani baban sorun etmez mi nihayetinde kardeşi ve kızı onlarda" diyip aklımdaki soru işaretlerine cevap vermesini bekledim.

Uzandığı yerden doğrulup beni tekrar kendine çekerken " sence bunu bilmeyen kaldı mı? Velev ki bilmiyorlar diyelim ama inan hiç umrumda değil.. sen yanımdasın hayatımdasın ya gerisi çokta önemli değil. Hem babama gelecek olursak o başından beri biliyor."

Benim için huzur ne diye sorarlarsa şüphesiz Cihangirin adını veririm.

Duyduklarımla içim içime sığmazken göğsünden kalkıp karşısına geçerek bakmaya doyamadığım yüzünü avuçlarımın içerisine aldım.

"İyi ki.." diyebildim sadece ucu açık kalmıştı ama devamına gelebilecek her şeye rızam vardı.

Çevik bir şekilde belimde tutup beni yan bir şekilde kucağına çektiğinde elimin biri göğsüne gideken diğeri ensesindeki saçlara tutunmuştu.

Başını usulca boyun girintime yaklaştırıp hafif bir öpücük alırken dudaklarını oradan çekmeyip sıcak nefesini oraya üflüyordu.

Bu yaptığı hoşuma gitse bile hareket etmeyip sıcak nefesini üflemesi bana eziyet ediyordu.

"Cihangir.."

Kedi gibi mırıldamam onu eğlendirirken istifini bozmayıp "söyle yavrum" dediğinde karnımdan kasıklarıma kadar inen bir sızı hissettim.

Anın vermiş olduğu hazla kucağında sürtünüp göğsüne yaslanmamla ellerini belimin iki yanına koyup beni kendine iyice yaslarken bir yandan da "yapma güzelim.. benim iradem sana kadar" diyordu.

SANCAKZADE MAHALLESİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin