27.Bekleyiş

598 39 16
                                    

Merdivene yöneldiğim de siren sesleri yükselmişdi. Ve dışarıdakı karanlıkdan içeri ışıklar sızmışdı. Kurtulmuşduk diğe seviniyodum ama Dilan kendin de değildi.
______________________________________________

Polis arabasının siren sesleri hala devam ederken. Ambulans da gelmişdi. Benim kayb edecek vaktim yoktu. Polisler burayı hall etsin. Asıl mesele Dilan'dı. Hastaneye gitmemiz lazım.

Ben hızla merdivenlerden inerken Ardalar gelmiş oldu. Hiç durmadan yoluma devam etdim. Kucağım da ki bedeni o kadar hafifdiki korkudan miğdeme ağrı girmişdi. Bir şey mi oldu ona diye.

Ambulans ekipleri kucağım da ki Dilan'ı görüp sedye getirdiler. Hemşire kadınlardan birisi

"Neyi var? " diğe sordu.

"Defalarca kez karnına demirle vuruldu. Çabuk olun lütfen".

Ambulans arabasına binmişdik bu konuşma sürecinde. Kalbim deli gibi çarparken

"Sana yalvarırım beni bırakma gülüm" diğe yalvarıyodum.

Şu hastaneye giden yol bana o kadar uzun geldi ki....Belki kısaydı ama benim için saatler etmişdi. Araba durduğun da varmışdık. Kapılar açılınca arabadan inip Dilan'ı indirmelirine yardım etdim. Sedyeyi içeri sürüp hemşire bağımaya başladı.

"Ameliyyathaneyi hazırlayın hemen. Hasta çok kan kayb etmiş".

Ameliyathanenin ağzına geldiğimiz de beni içeri bırakmadılar. Öylece duvarın yanına çöküp kaldım. Miniğim....İyi olucak o. Olmaz zorun da. Beni yalnız bırakamaz ki. O bana aşık olmayı öğreticekdi. Gidemez....

Ben kendi kendimi avuturken Arda gelmişdi. Ardından da annemler. Annem ağlıyodu. Arda yanıma gelip beni sırtımı dayadığım duvarın dibinden kaldırdı.

"Baran".

Artık kendimi kayb etmiş durumdaydım. Beni kaldıran Arda'ya sarıldım. Önce sarıldığım için şaşırdı ama sonra elleri sırtımı buldu. Annemler bizi kenardan izliyodu. Bana öyle masumane bakıyodu ki....Ardadan ayrıldığım da yanıma yaklaşdı.

"Oğlum" dedi.

Bana izin vermeden kendisi sarıldı. Şu an kendimi o kadar çaresiz hiss ediyodum ki oturup kedi yavrusu gibi annemin dizlerin de ağlaya bilirdim.

"Anne....Koruyamadım onu".

"Şştt....Tamam. Sakin ol. İyi olucak Dilan. Korkma".

"Ya bir şey olursa? ".

"Olmuyucak sana söz veriyorum Dilan'a bir şey olmuyucak".
__________________________________

Annem ne kadar otur diğe ısrar etse de sabrım kalmamışdı artık. İki saatdir bekliyoruz hala ameliyatdaydı. Ne de biri çıkıp bir şey söylemiyodu. Ben bunlarla kafa yorarken Dilan'ın annesi ve babası gelmişdi.

Hatice hanım ağlayıp kendini hırpalarken annem ona teselli veriyodu. Babasıysa bana delici bakışlar atarak 'kızımı koruyamadın dermiş gibi gözlerindeki alevleri bana yolluyodu. Ama benim ne umrum da. Şu an tek isteğim Dilan'a bir şey olmamasıydı. Biri çıkıp bir şey söylese belki rahatlardım. Ne yazık ki henüz tık yokdu.

Yarım saat daha bekledikten sonra çıldırıyodum artık. Biri çıkıp bir şey söylemez mi? Koridor da deli gibi voltalar atarken bir hemşire ameliyathaneden çıkmışdı. Hızla yanına yaklaşıp

"Karım? Durumu nasıl? " dedim.

"Çok kan kaybı yaşamış kana ihtiyacımız var".

"Benden alın? ".

BANA AİTSİNUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum