3. KISIM - 40. BÖLÜM

Start from the beginning
                                    

Çalınan kitaptan sonra bir müddet Hermes'i rahat bıraktı grup. Fakat hâlâ peşinde olduklarına eminim. Şimdilik Hermes ile ilgili bir durum yok. Fakat o biraz gergin açıkçası. Fark ettirmemeye çalışıyor. Lakin onu biraz tanıyorsam o şu an tehdit edilen şeyin derdinde.

Neyse ki yemini bozduk ve kurtulduk. O günden sonra ağzımıza her ne kadar bir çocuğun bakımının işini almasak da benim zihnimde hâlâ var. İleride olur bu belki. Belki de yetim bir çocuğu Usta'nın yaptığı gibi eğitirim. Fakat Usta gibi derken asla huy anlamında değil. Yardım manasında günlük. Çocuklara karşı hassasım. Onların kalplerini kırmayı asla istemem.

Bu olaylar ne zaman olur, bilmiyorum. Belki de on yıl sonradır. Lakin on yıl sonra Hermes ile hâlâ tanışıklığımız kalır mı, işte onu da bilemiyorum. Mecburuz ama. Bir çocuğa bakmaya mecburuz.

Roan'a gelecek olursam da. Neredeyse iki aydır onunla küsüz. Bana inanmayı reddetti ve onunla birlikte olmayı seçti. Bazen onları beraber görüyorum. O an kan beynime sıçrıyor. Astor'un alttan alttan bana sırıtarak bakması ve benim hiçbir şey yapamamam... Elbette onun açığını yakalayacağım günlük. Bu iş burada bitmedi. Yine bir gün onu göreceğim ve işte o zaman canına okuyacağım.

Odam da değişti zaten. Ricada bulundum o gün. Bir başkasının yanında kalıyorum şimdi. Kim olduğunu tahmin et günlük. Festivalde karşılaşıp da dans ettiğim kız. Yani Nina. Maalesef ki o beni hatırlamıyor. Yine de aynı şekilde tanıştı benimle. Yani sıcakkanlılık ve içtenlikle.

Onun dışında derslerim iyi gidiyor. Bazen şehre çıkıyorum ve dolaşıyorum. Bir gün iyice gezmek istiyorum. Bu ancak yaz tatilinde olacakmış gibime geliyor günlük. Yine de çarşı haricinde başka yerleri de gezdim.

Ego yığını ile, galiba artık bu şekilde hitap etmemem gerekiyor, aramız iyi. Arkadaşım artık. Fakat yine de günlük çekişmelerimizi yaşıyoruz. Biz galiba bu şekilde anlaşıyoruz günlük. Yine de onunla iyi anlaşabileceğim aklımın ucundan dahi geçmezdi. Şartlar ve durumlar değişince insanların ilişkileri de değişiyormuş günlük. Bunu Roan'da da anlamış oldum. Bana benim yanımda olacağını, bana üzüldüğünü söyleyip duran kız şimdi nefretle bakıyor.

İşte böyle günlük. Her şeyin özetini verdim sanırsam. Eksik bir şey yok gibi. Yine de aklıma bir şeyler gelirse yazarım. Şimdilik ara vermem gerekiyor. Çünkü kütüphaneye çıkıp kitap bırakmam lazım. Sonra da Hermes'in yanına gidip söz verdiği gibi beni dışarıya çıkarması için ısrar etmem gerekiyor. Kesin yine erteleyecek. Ama kaybettiğini kabullenmesi şart. Çünkü bir iddiaya girmiştik ve kaybeden de oydu.
~

Kitabı görevliye verip de ağır aksak adımlarla salona indim ve sonra da Hermes'i beklemeye başladım. Dediği gibi gelirse büyük bir lütuf olacaktı. Lakin olur da yine erteler ise artık sinirlenmeye başlayacaktım.

Derken sonunda geldi.

Onu dört gündür görmüyordum ve bir an unuttuğunu filan sanmıştım. Neyse ki öyle bir hata yapmamış, akşam olduğunu da hatırlayarak yanıma gelmişti.

Pek isteksiz görünüyordu. Çünkü iddiayı kaybetmişti ve bu onun moralini bozuyordu. Tabii en önemlisi de dalga geçip durduğum için sinirleniyor ve bu yüzden de erteleyip duruyordu.

"Sonunda," dedim sıkıldığımı belli edercesine. Hâlbuki çok da beklememiştim. Tabii on üç günü saymazsak öyleydi.

Bana bakıp memnun olmayan ifadesiyle konuştu. "Ben bekletmedim. Sen erken gelmişsin."

GAZAP DANSI (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now