"Kara bir inci düşün, güzel bakana yanan, kötü bakana sönen..."
Şifreyi girdikten sonra açılan çekmecede çok şık, eşsiz bir mücevher kutusu vardı. Mia kutuyu eline alıp inceledi. Merakına yenik düşüp kutunun önündeki çengeli açarak yavaşça kutuyu açtı. İçindeki kolyenin parıltısı gözlerinde bir ışık yaktı. Tarif edilemezdi, müthiş bir şeydi. Şimdiye kadar görmediği, şimdiden sonra da göremeyeceği bir güzellikti. Kolyeden gözlerini alamazken odaya Victor girdi.
Victor: Mia? Burada mısı-..
Bir anlık duraksama ve anlık şok. Victor bu anı yaşamayı hiç beklemiyordu belli ki. Mia'nın elindeki kolyeyi görünce şakaklarına bir kazık saplandı sanki.
Mia: Oh kusura bakma. Bilekliğimi arıyordum. Belki bulup çekmeceye koymuşsundur diye baktım ama dikkatimi çekti. Victor: Önemli değil. Mia: Bu kolye...
Victor bir şeyden çok korkmuş gibiydi. Mia ile her zaman konuştuğu gibi değildi. Gözleri başka şeyler anlatıyordu.
Victor: Ben onu... Sana almıştım. Sürpriz yapıp sana takdim etmeye gelmiştim. Mia: Ve ben sürprizini mahvettim. Victor: Hâlâ geç değil. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, çok güzel görünüyorsun. Mia: Teşekkür ederim...
Miracle: Duyan da gelin damat geliyor zanneder. Hadi be! Victor: Geldik, niye bağırıyorsun? Miracle: Zahmet etmeseydiniz keşke. Siz olmadan da katılabilirdik baloya. Jackson ve Landre çıktılar. Victor: Ne bekliyoruz o zaman? Miracle: Evden çıkma borusu çalmadı onu bekliyoruz. B-Bir dakika? Victor: Ne? Miracle: Bir gelsene, konuşmamız gereken bir şey vardı. Victor: Acil mi? Miracle: Hayati tehlike arz ediyor. Victor: Off...
MİA'NIN ELBİSESİ
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
KOLYE
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Victor: Ne konuşacağız? Miracle: Ne yaptın lan sen?! Victor: Üslubuna dikkat et. Ne yapmışım? Miracle: Ne işi var o kolyenin Mia'da? Elbiseden bahsetmiyorum bile. Victor: Bağırma. Yapacak bir şey yoktu.
