Voleybolcu | Yarı Texting

46

Merhaba,
hiçbir şeye yetişemedim bir dönemdeyim. Biraz olsun düzenim otursa buraya daha çok vakit ayıracağım ama gerçekten kendime vakit ayırma sürem neredeyse hiç yok 🥺
Geçen bölümlerde bahsettiğim elbisenin fotoğrafını da kaybettiğim için başka bi benzerini ekledim. Bunun sateni gibi düşünebilirsiniz.Bulursam ekleyeceğim.🍃

Aynı şezlongda oturmuş minik pastayı yerken içimde yere göğe sığdıramadığım bir mutluluk vardı. Ben bile unutmuşken onun hatırlaması, güzel bir olaydı. Bir çatal daha alıp, tabağın kenarına boş çatalımı bıraktığımda Bedirhan'a döndüm.

"Ben şimdi bi on gün bununla mutlu olacağım galiba. Hatta hatırlayıp hatırlayıp, aşka da gelirim." dediğimde gülerek bana bakıyordu. O bir kaç çatal pastadan aldıktan sonra dokunmamıştı. Tatlıyla pek arası yok gibiydi. Çikolata yememi kıskanmasının ardından bende gayet dikkatle yemiştim.

"Bu hallerine bayılıyorum." dediğinde şapşal şapşal gülmekle meşguldüm.

"Ve bana." dediğimde uzaktan bir öpücük attım. Beni hareketleriyle doğrularken diğer yandanda gülüyordu. Ortamızda ki tabağı diğer şezlonga koydu.Kollarımı boynuna doğru uzattım. Direkt belime uzanıp beni üzerine doğru çektiğinde bacaklarınıda ileriye doğru uzattı.

"En çok sana." yüzüne gülüşümü bozmadan baktığımda dudaklarını kısa bir süre alnıma bastırdı.

"Kırılmaz burası inşallah. Gerçi yere yakınız ama olsun." bir yandanda diğer şezlongu izleyip kalite kontrol yapmaya çalışıyordum. Muhtemelen kırılmazdı.

"Bir şey olmaz. Düşsekte yerle temas edecek olan benim zaten." dediğinde şezlongu incelemeyi bırakıp yüzüne baktım.

"Bu kaslar darbeye dayanıklıdır bence. Şu kadarcık yerden düşmeyle hasar göreceksen yani." abarta abarta konuştuğumda benim yerimide sağlamlaştırmıştı.

"Karizmayı çizdirmemek lazım." dalga geçmeye başladığında elimin olduğu konuma hafifçe vurdum. "Kas falan diyorsun sonra vuruyorsun. Aşka geldim deyince bende öpüp koklayacaksın sandım."

"Sürekli öpmemi ister gibi bir halin var." yanağına minik bir öpücük bıraktım. Burunlarımızı birbirine değdirdiğinde gülmüştüm.

"Bıkmış gibi bir haliniz var Dilara Hanım?"

"Tarkan ne demiş? Öp öp öp doyamadım." melodiye uygun söyleyip biraz doğrulduğumda yüzünün her yerine minik öpücükler bırakmaya başladım. Gülerken diğer yandan da öpmeye çalışıyordum. Yanakları bittiğinde dudaklarınada kısa bir kaç öpücük bıraktığımda, sırtımda dolanan eliyle beni kendine tamamen çekti. Dudaklarımı uzaklaştırmama fırsat vermeden, öpücüklerime karşılık verdiğinde ikimizinde öpücük konusunda birbirimizden farkı olmadığı aşikardı.

•

Babamların ve arkadaşlarımın aramasını cevapladıkta sonra biraz sohbet edip tekrar uyumuştuk. Boynuma düzenli bir şekilde alıp verdiği nefesleri değerken , parmaklarım dağılan saçlarının arasında geziniyordu.

Uyanalı bayağı bir süre olmuştu ve artık acıkmaya başlamıştım. Kalkıp kahvaltı hazırlamak istesemde beyefendiyi üzerimden kaldıramıyorum. Saçlarının üzerine dudaklarımı bir kaç kez bastırdım.

"Sevgilim." dediğimde son harfini uzattım. Bir kaç kez seslendiğimde yerinde biraz kıpırdandı. Burnu boynuma değdiğinde nefes alışını hissediyordum. Muhtemelen uyanmış ama ayılamamıştı. Üstüne bir de durumun keyfini çıkarıyordu.

"Aşkım uyan artık." dediğimde 'hıhı' tarzı sesler çıkarttı. Kıpırdamaya çalıştığımda bu fazla imkansızdı.

Tekrar sesleneceğim sırada dudaklarını boynumda ve omuzumda hissettim.Boğuk seside bu öpücüklere eklendi.  "Günaydın güzelim."