43

9.4K 508 104
                                    

Merhaba,
minik bir kaosumuz oldu.
Soft bir çiftte olsa minik tartışmalar oluyor diyip, nazar boncuğu 🫶🏻
Desteklerinizi bekliyorum 🌻

Eve girmeden önce babamdan türlü türlü sakinleşmem için nutuk dinlemiştim. Gelecek bugünü mü bulmuşlardı kimse anlamıyordu. Asla ama asla anlaşamıyordum, ne dedemle ne babaannemle. Beni pek sevdikleri söylenemezdi. Şimdi gelip bir ton canımı sıkacaklardı, yeterince moralim bozuk değilmiş gibi.

Akşama tekrar Bedirhanla buluşabileceğimi bile söylemişti. O denli ortam gergin oluyordu. Dedemin anlamsız bi yemek takıntısı oluyordu. Bir kere babamdan izin alıp gelmediğim için olay kan davasına dönecek gibi olmuştu.

Babam anahtarıyla kapıyı açtığında geri geri bir anda kaçsam ne olurdu acaba? Aklım Bedirhandayken bunlarla uğraşacak mecalim falan yoktu şu an. Ama bir ton laf işiteceğimide biliyordum. Şu an yer yarılsa içine girsem herkes rahatlar gibi, başta ben.

"Hoş geldiniz." gülümseme girişimi bile göstermeden ellerini öpmeye yeltenecektim ki dedemin elini kaldırmasıyla adımlarım hızla durdu. Başlıyorduk.

"Nerdesin sen bu saate kadar?"

"Dışarıda?" dediğimde babaannem diğer yandan bir şeyler mırıldanmaya başlamıştı.

"Benim haberim vardı baba. Dilara bugün mezun oldu ve arkadaşlarıyla vakit geçirdi.Uzatmayalım." Babam ılımlı yaklaşmaya çalışsada karşı tarafın buna pek niyeti yoktu.

"Mektep de mektep olsa." Babaannem lafa girdiğinde sinirden gülmüştüm. Peşinde dolaştığı torunu, açıktan işletme bölümünü zor kazanmıştı ama yere göğe sığdıramıyordu. Kuzenim bile şaşıyordu bu davranışlarına. Yüzlerinede vuruyordu ama nafileydi.

"Ben bugün beğenmediğiniz okuldan dereceyle mezun oldum.Ama siz benim başarılarıma kör oluyordunuz dimi? Unutmuşum." Arkamdan ne konuştukları umrumda olmazken mutfağa anneme yardıma gittim. Kapıda bekliyordu. Anlayışla tebessüm ettiğinde arkamdan hızla mutfağa girdi.

"Gidecekler zaten yarın. Böyleler senelerdir. Babanda ne yapacağını şaşırdı, dayanamıyor sana." kendimi sandalyelerden birine attığımda onların laflarının pek umrumda olmadığını fark ettim. Kafamı toplayayım demiştim ama bu ortamda ne kadar toplayabilecektim? Daha beter oluyordu kafamın içi.

"Kızım?" Annem tekrar seslenip omzuma elini yasladığına başımı kaldırıp gözlerine baktım.

"Anne inan şu an o kadar umrumda değiller ki. Yemek bitsin defolup gitmek istiyorum."

"Bir sorun mu var?" sorusuna başımı olumsuz anlamda sallayarak cevap verdiğimde Babam içeri girdi. Gözleri bir bana bir anneme dönüyordu.

"Hazırsa yemeğe geçelim mi hayatım?" Annem onayladığında babam hızla yanıma gelip saçlarımın üzerine dudaklarını bastırdı. Benim için onlarla defalarca kavga etmişti ama anlamıyorlardı. Anlamsız bir şekilde ne yapsam gözlerine batıyordu.

Yemeğe geçtiğimizden beri ters ters gözüme bakıp duruyorlardı. Yok onu getir yok bunu getir, oturak görememiştim. Bu sefer daha bi bilenmiş gelmişlerdi. En azından bi yemekte rahat bırakırlardı bugün o da yoktu.

"Ne oldun sen şimdi?" Dedem ekmeğini koparmaya çalışırken diğer yandan bana soru soruyordu.

"Diyetisyen."

Voleybolcu | Yarı TextingWhere stories live. Discover now