Selamlar, uzun zaman oldu biliyorum. Yeni şeylere, daha farklı bir hayata alışmak bazen zor olabiliyor fakat yarım kalan şeyleri tamamlamaya başladım. Bölümü bitirir bitirmez atacağım, şimdilik bir kısmını seçip sizinle paylaşmak istedim. Umarım özlemimiz çabuk geçer. İyi okumalar...
24. TANRI İLE SAVAŞMAK - KESİT
Dora, her kimden haberi aldıysa işime aşırı yaramıştı. Acele fakat işe yarar bir plan hazırladım. Durumu analiz ettik ve bitmişti. Hızlıca hazırlanmalıydım. On dakikada seksi olmayı başarabilirdim. Odama koştum. Gardırobumu açtım. Fıstık yeşili mini elbiseyi askıdan çıkardım. Giydim. Göğüs dekoltesinde büzme ipi vardı, uzun kolluydu, tüldü bir nevi fakat iç göstermiyordu. Bütün bacaklarım ortadaydı. Beyaz, topuklu, ayak bileğimi biraz geçecek kadar uzun botumu çıkardım. Fermuarını çektim. Giydiklerimin tonlarında makyaj yaptım. Beyaz paltomu omuzlarıma astım.
Yanlarına indim. Dora telefon konuşmasını bitirmişti. Bana döndü. "İş tamam. Herkes hazırsa başlıyoruz."
"Taksiyle gideceğim. Behram, kendi arabanla arkamda kalın." başıyla onayladı. Hepimiz fazla aceleciydik.
Geceye yaklaşan saatlerde trafik pek yoğun değildi. Bu yüzden gecikmemiştim. Derin bir nefes aldım, arabadan indim. Behramlar uzakta park etmişlerdi. Personel girişi olan arka tarafa yöneldik. Duvardan sokağa baktım. Bir tane koruma devriye geziyordu. "Sizde!"
Koruma Behram'ı görmüştü. "Ne işin var burada? Buraya geçmek yasak!" Behram geri adım atmayınca sinirlenmişti, üstüne yürüdü. Dora ortaya çıktı. İkisi olayı büyütüyordu o sıra koşa koşa kapıdan içeri girdim. Adam beni fark edip peşimden koşmaya başladı. İkisi tutamamıştı demek fakat ben nereye gideceğimi zaten biliyordum. Kolumdan tutulup çekildim. Zamanlaması harikaydı!
Mekanın alt katına inmiştik. Bu o kız olmalıydı. Direkt soyunmaya başladık. Kıyafetleri değiştirdik. "Gerisi sende. Dışarıda bekliyorlar." kafa sallayıp koşarak gitti. Krem rengi saten elbise giymişti. Dora siyah giyinmesini söylememiş miydi bu kıza? Dikkat çekebilirdik.
Yukarı çıktım. Korumaların hepsi içerdeydi. Beni arıyorlardı. Bir köşeye geçip oturdum. Kız, kokteyl söyletmişti anlaşılan, yerine içtim. Ilgar hariç herkesi görmüştüm. Birkaç dakika, göz taramalarımla sürdü. Yoktu, adam hayalet gibiydi ancak bu ışıkta kim kimi görürdü ki? Fakat hiç yanıma bakmamıştım. Baksaymışım görecektim.
Evet buradaydı! Ayakta, omzumun biraz gerisindeydi, yanımdaydı. Eğer şaşırdığımı belli etseydim, yakalanırdım. Kendimi kontrol edebilmiştim. Bakışlarını üzerimde hissettim. Bakmadım.
Yanındaki korumalar bir şeyler diyordu, bana kitlenip baktığına emindim. Kalp atışlarımı duyumsadım. Endişelenecek bir şey yoktu. Şu anlık iyi gidiyorduk. Ayağa kalktım. En uç noktalarıma kadar ürpertecek bir şey yapmıştı. "Eva Boratav," ensemde nefesinin sıcaklığını hissetmiştim. Dönüp bakmadım, bakışlarımı değiştirmedim. Çantamı alıp bara doğru yürüyecektim. Kolumdaki dokunuşa kadar böyle düşünmüştüm. "Buyurun," dedim yavru kedi edasıyla. Titriyordum sanırım. Nabzımın hızı yükselmişti. Nasıl belli etmeyecektim?
ESTÁ A LER
EVA +18 (Kadın Mafya Serisi 1)
AçãoBabamın yerine geçmem için çok az kalmıştı. Pastamı üfleyecektim ve varis ben olacaktım. Ta ki ağabeyim Karan bulunana kadar... Onların gördüğü gibi prenses değildim, kraliçe olmak istiyordum. Örgütün ilk kadın patronu Eva Boratav! Hırs, bedenimi e...
