Ölüm onun için garip bir duyguydu. Her zaman bilincinde olan bir şeydi ama hiç bir zaman korkmamıştı. Özellikle hayatını bir hastane yatağında geçirdiği için her zaman ölen kişilerin haberlerini duyardı. İstese de korkamıyordu artık.
Ancak ölüm hiç...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
--------------
Koridorda, Jiraya'nın gözleri Kanae'nin vücuduna takıldı ve övmeden edemedi
"Kanae, Bir kaç gün içinde gücünün bu kadar artacağını beklemiyordum. Bu arada az önce kullandığın teknikte neydi?" diye sordu Jiraya. Merak ettiği buydu sonuçta Kanae'nin Sandaime Kazekage ile bir ilişkisinin olmadığını biliyordu.
öyleyse manyetik salınımı nasıl kullanabiliyordu.
Kanae, Sensei'sine bakarken utanmadan edemedi.
"Aslında Gaara ile olan olaydan sonra sadece merakımdan kumları hareket ettirip edemeyeceğimi denedim ama olmadı. Tam pes edecekken metalleri hareket ettirebildiğimi buldum. Sanırım ailemin bir şekilde Sandaime Kazekage ile bağları vardı" dedi Kanae
Aslında yalan da sayılmazdı. Ailesinin gizli fotoğraflarından sandaime Kazekage ile olan fotoğraflarını görmüştü.
"Sandaime Kazekage demek..."
Kanae'yi dinledikten sonra Jiraya, Kanae'nin etrafında yüzen siyah kumdan pelerine baktı.
"Manyetik Salınımın böyle kullanbileceği gerçekten aklıma gelmemişti. Dahice" dedi Pelerini incelerken.
"Pekala, Hadi Sasuke'nin yanına gidelim" dedi Jiraya ve doğal olarak ikisi de reddetmedi.
Ama Sasuke'nin durumunu kontrol ederlerken Jiraya birinin yaklaştığını fark etti ve başını çevirdiği anda kendisine gelen bir ayak gördü.
Jiraya doğrudan tekmeyi engelledi.
Ayağın sahibi şaşkın gözüküyordu.
Çünkü bu Might Guy'dan başkası değildi.
Jiraya yüzünü eliyle kapadı ve Guy'ın utançla başını kaşımasına neden oldu.
"Özür dilerim Jiraya-Sama! Aslında çok acele ediyordum ve tam köşe kısmıydı. Sizi tanıyamadım"
"Her neyse, Artık önemli değil, Sasuke'yi hemen hastaneye götürmeliyiz Hem elleri hem de kaburgaları kırık. Üstelik rakip genjutsu ile saldırmış ve bilincini kaybetmiş gibi gözüküyor" bunu duyan Guy şaşırdı ve ardından Kakashi'nin figürü zihninde parladı.
'O numara mı?' diye kalbinden düşünmeden edemedi.
Naruto yerde bilinçsizce oturan Sasuke'ye baktıktan sonra endişeyle "Ero-Sannin, Sasuke iyi mi?"
"Ekstra yaralanmalar sorun değil ama ciddi bir travma geçirdi ve korkarım bir süre iyi olmayacak"
Bunu duyan Guy "Kakashi o hareket yüzünden hala köyde dinleniyor, Ne zaman iyileşeceği belli değil"
"Ne! Kakashi Sensei?"
Bu sırada Kanae "Umm üçünüzde biraz sakin olun. Eğer Üç Sanninden birini bulursak tüm sorun çözülecek. O zaman hem Lee'nin yaraları da iyileşecektir" dedi.
Kanae'yi duyduktan sonra Guy'da şaşırdı ve aklına bir kadın geldi.
"Jiraya-Sama, Siz-"
"Evet, Bu yolculuğa Tsunade'yi bulmak için çıktık, Onu geri getirip Hokage yapmayı planlıyorum"
Kısa bir konuşmadan sonra Guy ve Jiraya vedalaştılar. Guy sırtında Sasuke ile köye döndü ve Jiraya, Kanae ile Naruto'yu Tsunade'yi bulmak için yolculuğa çıkardı.
Sasuke ve Kakashi'yi kurtarmak için Tsunade'yi olabildiğince kısa sürede bulmak için Naruto enerji doluydu.
Yarım saat kadar sonra
Biraz düşünen Naruto "Ero-Sannin, Daha önce dedin ki bu Akatsuki'nin amacı benim, öyleyse güçlenmem gerek değil mi?"
"Endişelenme, Bu sorunu çoktan düşündüm!" dedi ve devam etti "Zaten o koca koyunu bulmak istiyorsak bu bir ve ya iki günde yapabileceğimiz bir şey değil. Yani bu sürede seni eğiteceğiz" dedi.
"Harika!" diye haykırdı Naruto
"Ero-Sannin, Hadi başlayalım"
"Eğitim aceleyle yapılmaz, Adım adım ilerlemeliyiz. Bu yüzden böyle düzenledik, Tsunade'nin bilgisini toplarken aynı zamanda farklı şeyler de yapacağız. Böylece iki işte gecikmeyecek"
"Ah mantıklı."
Naruto dinlerken ağır bir şekilde başını salladı, Kanae'ye gelince kayıtsız gözüküyordu.
Çünkü gerçekten eğitimin ona hiç de faydası yoktu. Bu yolculuğa Tsunade'yi bulmak için çıkmıştı. Diğer amacı da biraz kafa dağıtmaktı yoksa gerçekten Konoha'da bir tür katliam yaşanması olasıydı.
Jiraya ve iki öğrencisi bir süre sonra ikinci kasabaya ulaştılar. Ero-Sannin buranın güzelliğini çıkarmaya karar verirken Naruto ve Kanae her türden lezzeti denediler.
Yemek yemeye doyduklarında Kanae "Naruto, Ero-Sannin'i bulma zamanı" dedi.
"Ama Neden, Henüz tatmadığımız çok fazla şey var" dedi Naruto
"Güçlü mü yoksa şişman mı olmak istiyorsun"
Bunu duyan Naruto kızgınlıkla haykırdı "Elbette daha güçlü olmak istiyorum"
"O zaman onu bana ver" böylece Naruto'nun son yemeği Kanae'nin midesinde kendine yer buldu.
Naruto ve Kanae Jiraya'yı bulduğunda Jiraya'nın yerel zorbalar ile tanıştığını gördüler. Kavganın sebebi şarap gibi gözüküyordu. Jiraya genelde güzelliğe aç gözlüdür ama aynı zamanda makul bir insandır. Yine de o tam anlamıyla Güzellikler kadar Şaraba da önem veren birisiydi.
Bir kaç sözden sonra grup Jiraya'ya saldırmayı denedi ama elini tek hamlesiyle uçup arkalarındaki su bölmesine çarptılar ve dört ayaklarının üzerine düştüler.
"Bu güçle Kurbağa Bilgesinin önünde durmaya nasıl cüret edersin!"
Jiraya'nın gücünü gördükten sonra grup tavrını değiştirdi ve hemen diz çöküp merhamet dilediler.
"Kaybolun!"
Adamlar gittikten sonra Jiraya'nın gözüne arkalarında bıraktıkları su balonları takıldı.
Birden gözleri parladı.
Hemen su balonlarını aldı ve Kanae ile Naruto'nun yanına geldi.
"Antrenman zamanı!"
--------------
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
