rina fushida'nın adaleti

112 14 65
                                    

Yirmi dokuz senelik bir ömür, onlarca cinayet, sıkılmış yüzlerce kurşun, zamanla alıştığım kan kokusu ve ben, Rina Fushida

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.

Yirmi dokuz senelik bir ömür, onlarca cinayet, sıkılmış yüzlerce kurşun, zamanla alıştığım kan kokusu ve ben, Rina Fushida. Üstüne basıp geçtiğim kaç kan gölü oldu ya da yanıp kül oluşunu izlediğim kaç ceset oldu bilmiyorum, bildiğim bir şey varsa o da bu zamana kadar hiçbirinden pişman olmadığımdı.

Biri hariç.

Biri vardı ki geceleri uyumama izin vermedi, her aynaya baktığımda kendimi bir uçuruma sürükledi.

Bir çocuktu o, hayalleri olan, tuttuğu dilekler olan, masum duyguları olan. Uzun siyah saçları, parlayan gözleri vardı ancak ben o çocuğun gözlerindeki ışığı söndürmüştüm, hayallerini, dileklerini elinden almıştım.

O çocuk bendim, o çocuk Rina Cox Fushida'ydı. 

Ben, şuan ki Rina Fushida'ya dönüşerek o çocuğu katletmiştim. Söylediğim tüm sözler, yaptığım her şey onun yüreğine saplanmıştı bir hançer gibi.

Ve ben şimdi o çocuğun olmaktan korktuğu kişiydim.

"Elena Fushida'ya ne yaptın?" diye sordum ayağımın dibine yığılmış adamın karnında açtığım yaraya topuğum ile bastırırken. O acı içinde inlerken öylece izledim onu. Kanı zemini kaplarken durmuyordum, yerde yatan bu adam benden, ailemden birini almıştı ve o bunu yapmışken benim durmak gibi bir niyetim yoktu.

Şöminede yanan ateşe bıraktığım demir çubuğu eldivenli elime aldım ve ona doğru yürüdüm. Elimdeki demiri gördüğünde gözleri sonuna kadar açıldı, bağlı ellerinden kurtulmaya çalıştı.

Yanına yaklaştığımda yüzüne baktım öylece, öfkeden başka hiçbir şey hissetmiyordum. "Sana konuşmanı söylediğimde yapmalıydın Kaito." dememle elimdeki çubuğu yüzüne basmam bir oldu.

O acıyla çığlık atarken başımı köşeden beni izleyen Julia'ya çevirdim, yüzünü buruşturmuştu.

"Rina, yeter." dedi.

"Yetmez." dedim Julia'nın arkasında, merdivenin son basamağında beni izleyen Levi'a çevirirken gözlerimi. "İçimdeki yangın sönene kadar yetmez."

Elena Fushida gözlerimin önünde verdi canını, damarlarında dolaşan zehir onu nefessiz bırakırken, yaşamak için çırpınırken bir ateş yandı kalbimin ortasında ve o kollarımın arasında gözlerini kapattığında bir yangın başladı. 

Ve şimdi ben o yangınla herkesi kül ediyordum.

Kaito kendini kurtarmak için çabalamaya başladığında demirle yanağından aşağıya doğru bir yol çizdim, o acıyla bağırırken elimi gevşettim, demir çubuk elimden kayıp tamamen Kaito'nun üstüne düştü.

Çubuğun izi vücuduna kazınırken Kaito'nun sesi yükseliyordu.

"Rina dur artık, öldüreceksin adamı!"

liar | levi ackermanOnde histórias criam vida. Descubra agora