My English TAEcher | Taekook

| Şeftalili Pasta |

Az önce neler olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. Jimin ne zamandan beri Taehyung hocayla bu kadar yakın olmuştu? Dün balkonda konuştuklarını dinleseydim keşke. Sinirliyim. Ama bu sinirim Jimin'in, Yoongi'ye olan hislerine güvenmekle ilgili. Ne kadar seviyor Yoongi'yi? Eğer ufak bir sevgiyse Taehyung hocaya aşık olması muhtemel. Gerçekten seviyor mu yoksa sadece bir hoşlantıydı ve ulaşılmaz olunca takıntı mı yaptı? Benim sevdiğim birisi olsa ve başkasıyla sevişir halde görürsem yıkılır mıydım? Yoksa Jimin gibi umursamaz mı davranırdım?

 Duygusal bağlamda tamamen yıkılırdım. Onu kendimden uzaklaştırırdım. Mümkün olduğunca aynı havayı solumaz ya da aynı açılara bakmazdım. Jimin'inde Yoongi için böyle yapması gerekmez miydi? Taehyung hocadan ilgi görünce Yoongi'ye olan bütün duygularını kenara mı attı? Belkide ilgi görmek hoşuna gitti ve Taehyung hocanın ilgisine kapıldı. Ancak Taehyung hoca başkalarına ilgi gösteren birisi gibi durmuyordu. En azından bana karşı yapmıyordu. 

Belki o da Jimin'den hoşlandı?

Saçmalık. Taehyung hocanın homoseksüel olduğundan emin değilim.

Ama Jimin bir kızın güzelliğini almış?

Yine de mümkün gibi gözükmüyor. Eğer homoseksüel olsaydı benim ona karşı kullandığım planları yutardı. 

Ya fark ettiyse?

İşte bundan hiç emin değilim.

***

"İstediğin bir tanesini seç bakalım."

Sevinçle bana bakıp "Teşekkür ederim." dedikten sonra yanımızda duran garsona menüde ki çikolata detaylı şeftalili pastayı gösterdi ve "Yoongi yüzünden şeftalili pasta aşığı oldum." diyerek sevimlice gülümsediği sırada, istediği bir içeceği olup olmadığını soran çalışana "Şekersiz sade süt lütfen." dedikten sonra bana dönüp "Sen ne istersin?" diye sordu. O anlık şeftalili pasta detayına takılı kalırken hüzünle gülümseyip "O ne getireceğini biliyor." dedim. 

Geldiğimiz kafe Namjoon'un hafta sonları parti yapmak için öylesine aldığı ancak onun dışında hiç gelmek istemediği kafeydi. 

RKİVE Kafe...

Çok iyi anıları olduğu söylenemez ancak sadece şeftalili pastaları burada tam istediğim gibi yaptıkları için geliyordum. 

"Sizinki her zamanki gibi öyle değil mi, Taehyung-ssi?" 

Gülümseyerek başımı sallayıp "Evet." dediğimde başıyla onaylayıp "Hemen geliyor." dedikten sonra uzaklaşmıştı. 

"Buraya çok sık geliyorsun anlaşılan?"

"Namjoon'un yeri."

Beklemediği için kaşlarını havalandırıp "Gerçekten mi?" diyerek etrafına ilk geldiğinden daha dikkatli baktı ve bana dönüp "İç tasarım ona mı ait?" diyerek masada duran ılık sudan bir yudum aldı. Aklında bir şeyler tartıyor gibiydi. O an Jimin'i pek tanımadığımdan dolayı acaba parası olduğu için ona mı yapışacak? diye düşünmüştüm. Bu genelde hep olurdu. 

"Evet. Kendisi ahşap detay delisidir. Bazı tablolar gerçek ama kimse bilmiyor tabi." diyerek göz kırptığım da anlayarak başını sallayıp geriye doğru yaslanmıştı.

"Evet çilek çocuk seni dinliyoruz." dediğim anda tabaklar ve içecekler gelmiş part-time çalışan liseli kız bana gülümsedikten sonra "Başka bir isteğiniz var mı?" diye sorup beklemişti. 

"Hayır. Teşekkür ederiz." diyen Jimin'e karşılık başını sallamış ve "Siz Taehyung-ssi?" diye sorup gergin olduğu için parmaklarını çıtlatmış ve baş parmağındaki yonca desenli yüzüğüyle oynamaya başlamıştı.