özel bölüm 4

660 53 61
                                    

"Ah" dedim merdivenin son basamağını da kalkınca. Güçlükle kalktığım basamakların sonunda bacaklarım o kadar şiddetle titredi ki düşmemek için korkuluktan tuttum.
Kızımın kaçırıldığını öğrendiğim andan itibaren belimde ve karnımda müthiş bir ağrı oluşmuştu.
Ağrı tüm vücuduma yayılmış, her bir zerreme nüfuz etmişti.
Ama ağrıyı ve kendi canımı düşünecek durumda değildim.
Kendimi biraz toparlayıp odama girdim.

Kapıyı açınca Vegas'ı perişan halde yatakta otururken buldum. Dünden beri adamlarıyla birlikte her yeri aramış ama kızımızı bulamamıştı. Onu kaçıran adam bile ortalıkta yoktu.
Adam yıllardır bizim için çalışan Ron'u ailesiyle tehdit etmiş, onlara yardım etmeleri için korkutmuştu. Vegas Ron'u bulmak umuduyla evden çıkınca Ron'un cesedini kapımızın önüne bırakılmış bulduk. Artık kızımızı bulmak umudumuz gitgide azalıyordu.

Vegas geldiğimi görünce yaşların kuruduğu gözlerini bana çevirdi.
Ağrım yüzünden küçük adımlarla ona doğru yaklaşıp yatağa oturdum.
"Evde yas havası var. Sanki o ölmüş gibi" dedi Vegas perişan halde.
"Onu bulacağız"
"Hiç bir yerde yok. Sanki hiç var olmamış gibi. Aniden silindi gitti"
Elimi uzatıp elinin üzerine koyarak "hiç bir yere gitmedi. Her tarafta aranıyor. Mutlaka bulacağız" dedim.

Vegas elini belime koyarak başını omuzuma yasladı.
"Ben kötü bir babayım. Kızımı koruyamadım"
Hem karnımın ağrısı hem Vegas'ın ağırlığı altında ezilirken güçlü durmaya çalışıyordum. Vegas yıkılmıştı. Ben de yıkılırsam bizi kimse kaldıramazdı.
"Sen bu hayatta gördüğüm en mükemmel babasın" dedim titreyen ellerimle saçını okşayarak.

"Aptalım ben"
Vegas öfkelenip ayağa kalkınca eşyaları tekmelemeye başladı.
"Dünyanın en zayıf insanıyım. En zayıf. Hislerime yenik düştüm, duygularımın mantığımın önüne geçmesine izin verdim. Sana yenik düştüm" dedi Vegas öfkeyle bana bakarak.
Ellerimle karnımı sıkıp "sakin ol" dedim.
"Şu an kendimizi suçlamanın zamanı değil. Güçlü olup onu bulmamız gerek"

"Şimdi mi güçlü olacağız? Benim tam 13 yıl önce güçlü olup, seni dinlemeden kızımı göndermem gerekirdi. Ama ben sana yenik düştüm"
"Vegas" dedim kızarak. Ağrım yüzünden bağıramıyordum bile.
"Eski konuları açmanın zamanı değil. Sen en doğru olanını yaptın. Onu kendinden ayırmadın, onu yanında büyüttün. O ailesiyle birlikte büyüdü"
"Ama ailesi yüzünden de öldü" dedi Vegas beni korkutarak.

Ağrım daha fazla şiddetleyince "yeter" dedim.
"Lütfen kendine gel. O ölmedi. Onu bulacağız"
"Onu kaçıran adam manyağın biri. Onu  sağ bırakacağını sanmıyorum. Kızım öldü ve bu senin yüzünden"
Vegas bana doğru yaklaşıp aniden kollarımdan tutup beni yatağa itti.

"Sen onu göndermeme izin vermedin. Sen onu yanımızda tuttun. Şimdi gördün mü ne oldu? Kızının ölümü seni mutlu ediyor mu?"
"Vegas" dedim zorlukla. Artık kendimi tutamayıp ağlamaya başlamıştım.
"Lütfen kendine gel. Bu sen değilsin"
"Ben bu değil miyim? Hoşuna gitmiyor mu Pete? Artık istediğin gibi beni parmağında oynatamadığın için mi? Ben her zaman buydum ama sen beni değiştirdin. Senin yüzünden kızımı kaçırdılar"

Vegas'ın omuzlarımda olan baskısı artınca karnımın acısını unutup omuzlarımın acısına ağladım.
"Vegas, yalvarıyorum kendine gel. Benim için değilse bile oğlun için sakin ol"
Ondan korktuğum için ağlayıp yalvarmıyordum. O benim kocamdı, sevdiğim kişiydi. Ama şu an kendinde değildi. Onu kendine getirmek için yalvarıyordum.

"Oğlum" dedi Vegas yüzü biraz yumuşayınca.
"Benim oğlum var. Ya ona da bir şey olursa? Ya onu da kaçırırlarsa? Hepsi senin yüzünden"
Vegas'ın öfkesi geri dönünce yüzünü yüzüme daha fazla yaklaştırdı.
"Vegas, bırak. Canım acıyor"
"Benim de canım acıyor. Benim acım çok acıyor. Ben kızımı istiyorum. Bana kızımı ver, Pete"
Vegas'ın gözlerinden süzülen yaşlar yüzüme damlayınca omuzumda olan baskısı hafifledi ve üzerime yığıldı.

VegasPete (Firstlove)Where stories live. Discover now