özel bölüm 3

820 52 87
                                    

"Evet, anlıyorum. Onun adından özür dilerim" dedim utanarak.
Kulağıma tuttuğum telefonla bahçeye açılan kapının önünde durup çimenlerin üzerinde oynayan çocuklarıma bakıyordum.
Duyduklarım yüzünden büyük bir şok yaşamış, ne söyleyeceğimi bilemiyordum.

"15 yıldır öğretmenim, bugüne kadar kimse bana öyle şeyler söylemedi" dedi oğlumun öğretmeni.
"Ben gerçekten üzgünüm. Akşam babası geldiğinde onu karşımıza alıp konuşacağız ve o size bir daha asla aynı şeyleri söylemeyecek"

Telefonu kapatıp nefes almak için dışarı çıktım. İkinci sınıfa giden oğlum hiç bir şey olmamış gibi sakince ablasıyla oynuyordu. Onu eve çağırıp konuşmak istiyordum ama bunun için Vegas'ı da beklemem gerekiyordu. Bir kez ben, sonra da Vegas aynı konuyu konuşsaydı oğlum sıkılır, ders almazdı. Ama ikimiz aynı anda konuşursak bu daha etkili olurdu.

Telefonu alıp eve erken gelmesi için Vegas'ı aradım.
"Sevgilim" diye açtı telefonu.
"Vegas, eve bugün biraz erken gel"
"Neden? Bir şey mi oldu?"
"Oğlun yine yaşından büyük bir bok yemiş. Onunla konuşmamız gerekiyor"
"Off Pete. Çocuk işte. Bırak hata yaparak büyüsün"
"Vegas" dedim bağırarak.
"Beni sinirlendirme. Öğretmenine ona yüksek not yazsın diye rüşvet teklif etmiş. Kendi başına anlayacağı hata mı bu?"

"Yok artık " dedi Vegas kahkaha atarak.
"Sen ciddi misin? Bak sen şu yaramaza ya. Bu çocukken benim bile aklıma gelmedi. Hep yüksek not için deli gibi çalıştım"
"Yeminle benim de okuduğum okulda rüşvet almıyorlardı. Yoksa ben de notlarımı yüksek yazdırırdım" dedim Vegas'a katılıp gülerken.

"Gördün mü? Oğlun sana çekmiş"
"Neyse Vegas. Güldük bitti. Bu dalgaya vurulacak bir konu değil. İkimiz onu karşımıza alıp ciddi ciddi konuşmalıyız"
"Akşam geç geleceğim" dedi Vegas sıkıntılı sesle.
"Neden?" diye sordum hemen üzüntüyle. 1 haftadan fazlaydı hep geç geliyordu ve akşam yemeğini onsuz yiyorduk.
"Henüz işimi bitirmedim. Görüşmem gereken bir kaç kişi daha var"
"O zaman içme" dedim kızarak. Sarhoş olmasa da her gece içip eve gelince canımı çıkarıyordu..
"Pete, içmeyince olmuyor. Bu bir nevi samimiyet göstergesi. Birlikte içerek iş yapıyoruz"
"Umrumda değil. Ben kapımı kilitleyeceğim. Eğer içersen o kapı açılmayacak. Ve sen de salonda yatacaksın"

"Sen de gelirsen yatarım" dedi Vegas kıkırdayarak.
"Vegas, ben ciddiyim. İçersen yanlız yatarsın"
Telefonu kapatıp salona geçip yorgunlukla kanepede oturdum.
Vegas bu aralar kendine fazla yükleniyordu. Yeterince paramız vardı ama o daha fazlasını istiyordu.
Hem şirketten gelen para, hem kumarhaneden, hem ortaklarla yaptığı işten gelen para bize yeterdi. Ama yine de bununla yetinmiyordu.
Onun yüzüne hasret kalmıştım.

Tüm gün onu görmek için akşamı bekliyordum ama o gece içip geliyordu. Beni yüzüstü çevirip becerirken bile mutlu değildim. Benim onun boynuna sarılıp, onu öpüp sevişmeye ihtiyacım vardı. Onunla sarılıp, kokumuz birbirimize karışmışken konuşmaya ihtiyacım vardı.

Yine akşam yemeğinde üçümüz masada sessizce yemeğimizi yiyorduk.
Mutfaktan çıkan sesler sadece çatal bıçağa aitti.
"Babam bizimle ne zaman yemek yiyecek?"
Oğlumun sorusu karşısında irkilip yüzüne baktım.
"Babanın şu sıralar işi fazlasıyla yoğun. O da hep birlikte olmak istiyor ama işleri var. Halledince yine eskisi gibi olacağız"
"Ama neden çabuk halletmiyor? Yoksa bizi artık sevmiyor mu?"
"O..oğlum" dedim kekeleyerek.

"Boş boş konuşma, Macao" dedi kızım kızarak.
"Duymadın mı? Babamın işleri varmış. Kimin için çalışıyor o? Bizim için çalışıyor. Evine bile zamanında gelip dinlenemiyor. Senin hava attığın parayı o kazanıyor"
Ağzım açık kızıma bakarken oğlum başını önüne eğip çekinerek yemeğine devam etti.
Galiba bugünkü rüşvet konusunu Viktoria da biliyordu ama bana söylememeye çalışıyordu.

VegasPete (Firstlove)Where stories live. Discover now