sen, ben ve Londra 🔞

4.1K 115 63
                                    

"bırak beni, seni pislik"
Vegas beni omuzunda taşırken hala ona direnmeye devam ediyordum. Yüzüm arkasına bakarken, bacaklarım önündeydi. Bacaklarımı büküp yüzüne vurmak isterken Vegas her iki bacağımı sıkıca tuttu ve kıçıma şaplak attı. Bu hareketinden sonra Dan kızararak yüzünü döndü. Otelin odasına girerken Vegas beni omuzundan indirip elimi sıkıca tuttu.

"Efendim, söylediğiniz ilaçlar"
Dan ilaçları Vegas'a uzatırken ben de boş kalmayıp beni bırakması için kolunu ısırdım.
"Köpek misin, Pete?" dedi Vegas, hâlâ dişlerimin arasında olan kolunu çekmeye çalışırken. Dan kıkırdarken Vegas kapıyı yüzüne sertçe kapattı.

"PETE bırak kolumu". Onu umursamadan dişlerimi daha da derine bastırıyordum. Artık kanın metalik tadını almaya başladığımda dişlerimi derisinden çıkardım. Kemik deriden ayrılıyormuş gibi ses çıktı

"Kuduz aşısı olmalı mıyım acaba?" dedi Vegas dişlerimin kolunda bıraktığı ize bakarak. O kıkırdarken ben odadan çıkmak için kapıya doğru gittim. Vegas arkadan karnıma sarılarak beni kendine çekti.

"Dan kapıda. Buradan çıkamazsın"
"Beni burada esir tutmaya hakkın yok. İstediğim zaman istediğim yere giderim"
"Tamam" dedi Vegas, hırçın davranışıma karşılık olarak çok sakindi. "Önce gel de yaralarına bakalım. Kolunda hâlâ kemerim var"

O an koluma baktım. Bu haldeyken hiç bir yere gidemezdim. Üzerimde para da yoktu. Bu yüzden sakinleşip yatağa oturdum. Vegas bana yaklaşıp kolumdakı kemerini açtı. Sonra yavaşça gömleğime yöneldi. Gömleğimin düğmelerini açmaya başlarken gözlerine baktım. Büyük bir ciddiyetle bana sadece yardım etmek istiyordu. Aklı hep fesatlıkta olan bendim.

Gömleğim çıkınca karşısında yarı çıplak kaldım. Kolumu Dan'in aldığı ilaçlarla pansuman yapıp sargıyla sardı. Elimdeki sargını değiştirdi.
"Yıkanmak ister misin?" diye sordu bana. Bir elim yaralı, diğer kolum yaralı. Nasıl yıkanacağımı bilemiyordum.
Rahatsızlığımı anlamış olacak ki "istersen sana yardım ederim" dedi hemen.
"İstemem" diye çıkıştım ona. "Kendim yaparım"

"Kendin nasıl yapacaksın, Pete? Bırak da yardım edeyim. Hem senin görmediğim yerin mi var? Neden utanıyorsun?"

Vegas kıkırdarken yüzümün yandığını hissettim. "Sen kimsin ki senden utanayım. Yıka beni"
Banyoya giderken içimi anlamlandıramadığım heyecan kapladı. Küvet dolarken pantolunumu çıkardı. O an sertleşmemek için Forrest Gump filmindeki karidesleri düşünmeye başladım. Gözlerimi kapatıp karides çorbası, karides kızartması, karidesli makarna, karides tavada  falan düşünürken Vegas beni küvete oturttu.

"Kollarını kaldır ki yaralarına su gelmesin" dedi Vegas saçlarımı yıkarken. Vegas saçlarımı şampuanla köpürtürken ona baktım. İşini ciddiyetle yapıyordu. Kimin aklına gelirdi ki şirketleri olan, kumarhanesi ve bir çok otelleri olan mafyanın başı Vegas Londra'da sıradan bir otelde kendinden 8 yaş küçük birinin saçını yıkıyor. Su köpüğü yüzüme doğru getirirken gözlerimi kapattım.

"Şimdi sıra vücudunda" dedi Vegas. Ellerini köpürüp boynumdan başlayarak suyun yüzeyinde kalan tüm vücuduma yaydı. Her dokunduğu yerim yanarken alt kısımlarımda hareketlenme oldu. Köpükle aletimin görüntüsünü kapatmaya çalışınca Vegas elimi tutarak engel oldu.

Elimi yine küvetin kenarına koydum. Vegas'ın dudakları yukarı doğru kıvrılırken elinin dokunuşunu sertleştirdi. Boynumdan göğsüme inen köpüklü eli derimi sıkarak hareket ediyordu. Göğsümde dolanan eli meme ucumu sıkarken hiç bir şey demeden başımı küvete yasladım.

Vegas elini göbeğime doğru indirip suyun altında aletimi tuttu. Sudan daha sıcak olan vücudum daha fazlasını istiyordu. Eliyle aletimi okşarken gözlerimiz buluştu. Bana arzuyla bakıyordu, tıpkı benim de ona baktığım gibi. Aletimi sıkıp okşarken inledim.

VegasPete (Firstlove)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin