ilginç bir dosya

1.7K 90 41
                                    

"lanet olsun" dedim midemi tamamen boşaltmadan önce. Açlıktan ölüyordum ama ağzıma attığım tek bir lokmada hemen kendimi tuvalette buluyordum. Midemi nerede üşütmüş ola bilirdim ki? Ayrıca ben Londra'nın soğuğunda büyümüş biriyim. Sıcak havada nasıl hasta ola bilirim?

"İyi misin?" diye sordu Kim. Yanına geldiğimden tuvaletten çıkamamıştım.
"İyiyim" dedim sifonu çekip ayağa kalkmadan önce. Yüzümü yıkarken aynada kendime baktım. İyi görünüyordum. Hiç hasta tipim yoktu ama gözlerimin altında siyahlar vardı. Bu da 1 aydır Kim'le gece gündüz demeden çalıştığımız için ola bilirdi.

Tuvaletten çıkıp beni kapıda bekleyen Kim'in yanına gittim.
"Acıktın mı? Sen aç olduğunda miden bulanıyor. 1 aydır seni çok zorladım"
Kolundan okşayarak gülümsedim. Hakkımda Ona söylediğim hiç bir şeyi unutmuyordu. "iyiyim, merak etme "

"Son belgelerden de bir şey çıkmadı mı?" Dedim deponun ortasındakı kocaman masaya doğru giderken. Masanın üzerinde ailemizin tüm işleri vardı. Yaptıkları tüm işlerin belgelerini teker teker gözden geçiriyorduk.
"İllegal bir şey yok " dedi Kim sıkıntılı sesle.
"Yıllardır sen hiç bir şey bulamadın mı?"
"Aslında bir şey var, Pete " dedi sandalyeye otururken. Ona meraklı gözlerle baktım.
"Kanunsuz silah kaçakçılığı yapıyorlar"
"Ne bekliyoruz?" diye sordum sevinçle. Sonunda onları hapse attıracak bir şey bulmuştuk.

"Teslimat yerleri çok gizli. Henüz nerede yaptıklarını bilmiyorum. Yani şu an için sadece ispatı olmayan bir varsayım "
"Takip etmedin mi? Beni bile Londra'da takip ettin, nerdeyse her şeyimi biliyorsun ama babamı takip etmedin mi?" Hayal kırıklığıyla ona bakıyordum.
"Sence kendileri mi gidiyor teslimat için? Kendileri gitse hemen bulurdum. Ama gizli yapıyorlar. Bulmak neredeyse imkansız " Kim gözlerini kapatıp göz kapaklarını okşadı. O da benim gibi uykusuz kalmıştı.

"Peki sen nereden öğrendin?"
Kim güldü. "Onların yanındayken her şeyi öğrenmek kolay. İşler uzaklaşınca zorlaşıyor"
"Ben yanlarındayım. Ama benim bile giremediğim çalışma odası var. Sadece bir kere mecbur kalıp bana izin verdi. Belki de teslimat adresleriyle ilgili tüm dosyalar oradadır"
"Yapabilir misin?" Kim bana umutla baktı.
"Denerim. En azından ne aradığımızı biliyoruz. Yoksa elimizde olan dosyalarla hiç bir yere varamayız. Burada sadece vergi kaçakçılığı var. Parasını ödeyip kurtulur"

Kim ayağa kalkıp bana sarıldı. 1 aydır onunla fazlasıyla yakın olmuştuk. "Kendine dikkat et" dedi alnımdan öperek.
Ben sadece gülümserken yüzüme baktı ve "bana neden abi demiyorsun?" diye sordu.
"Bu nereden çıktı, Kim?"
"Bak hâlâ Kim diyor. Ben senin abinim. Bana abi de"
"Hayır" dedim kıkırdarken.
"Melissa nasıl?" diye sordu aniden. Melissa doğduktan sonra Kim kaçmıştı ve onu bir daha görmemişti.
"İyi" dedim.
"Mutsuz di mi?" Yüzündeki üzüntüyü görebiliyordum.
"Yani kim evde oturup bir gün babaannesinin onu evlendirmesini beklerken mutlu ola bilir ki?"

Kim başını aşağı salladı.
"Onları layık oldukları yere gönderdikten sonra Melissa da özgür olacak" dedi omuzumu sıvazlayarak.
"Peki sen mutlu musun? Vegas'la?"
Aniden gelen soru karşısında ne yapacağımı bilemedim ve gözlerimi kaçırdım.
"Hey utanma benden. Ben senin abinim" dedi gülerek.
"Vegas'ı seviyorum ve mutluyum"

Ben depodan çıkarken "Pete " diye seslendi arkamdan.
"Vegas seni incitirse bana gel. Ona unutamayacağı ders veririm. Kardeşimi kimse üzemez"
"Tamam" dedim gülerek. En azından iyi olmadığım zamanlarda yanına gideceğim bir abim vardı. Bu iyi bir şey. Kim'in kimsesi yoktu. Tüm hayatı boyunca ailesinden intikam almayı planlamıştı. Neden çekip gitmediğini sorunca hiç bir şey demedi.

Depodan çıkarken mide bulantım tekrar geldi. Otların üzerine diz çöküp öğürdüm ama midem boş olduğu için hiç bir şey çıkmadı. Bu artık fazla oluyordu. Kendimi toparlayıp ayağa kalktım ve arabaya doğru gittim. Yol boyunca tam 3 defa arabayı kenara çekip öğürdüm. Gerçekten artık yemek yemem gerek. Aç olduğum için midem isyan ediyordu.

VegasPete (Firstlove)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin