26

1.1K 61 2
                                    

Dikkatle abimin tepkisini bekliyorum. Önce kaşlarını çattı ve Erden'e baktı. Sonra bana bakıp kafasını öne eğdi. Gözlerimi abim den ayırmazken o derin bir nefes verip kafasını kaldırdı. Önce bana sonra Erden'e bakarak konuştu.
" İyi tamam, seni üzmek istemiyorum. Ama bu çocuk seni üzerse bende onu üzerim...anladın demi?" Erdem'in gözlerine tehditkar bir bakış ile söyledikleri Erdem de pek etki etmedi. Yine de kafasını sallayarak onayladı.
" Yasemin'i üzersem sizden önce ben kendimi üzerim, merak etmeyin." Abim tatmin olmuş gibi arkasına yaslandı. Ben derin bir nefes verip Erdem'e gülerek bakarken abim bir anda yerinden kalktı.
" Lan...lan sizin ilişkiniz yüzünden uçağı kaçırıcam. Kalkın hadi, beni havalimanına bırakıyorsunuz." Doğru ya uçak vardı. Nasıl unuttuk. Hemen anahtarları alarak evden çıktık. Ben şoför koltuğuna geçecek ken Erdem benden önce davranıp elimdeki anahtarı alarak koltuğa yerleşti. Şimdi bunun tartışmasını yapmak istemediğim için bende kendimi arkaya attım. Abim çantasını bagaja atıp öndeki yolcu koltuğuna bindi. Erdem arazı çalıştırıp ara sokaklardan sürmeye başladı. Hem hızlı, hem de dikkatli bir şekilde kısa sürede vardık. Abim dakikalar ile yarıştığı için kısa bir veda dan sonra koşarak girişe doğru gitti. O içeri girer girmez bizde geri araca bindik. Şimdi abimin oturduğu yerde ben oturuyordum. Erdem daha deminkin den daha yavaş bir şekilde çalıştırıp sürmeye başladı. Dikkatini yola verdiği için benim kızgın bakışlarımı görmedi. Bende ufak bir ceza için kendimi aşmış olabilirim. Normalde yapmayacağım bir şeyi dengesiz olduğum için , şu anda yapmak çok mantıklı geldi. Elimi Erdem'in koluna atıp yavaşça okşadım. Bir anda bana dönüp geri önüne döndü. Vücudu kasılmıştı ve yüzünde şaşkın bir ifade vardı. Tekrar kolunun üstünde hareket eden elime baktı.
" Güzelim ne yapıyorsun?" Gülmemek için kendimi zor tutup konuştum.
" Seni seviyorum hayatım." Ben hayatım diyince tekrar bir şoka girdi.
" Yasemin, güzelim araba kullanıyorum, ve şuanda yaptığın ve söylediğin şeyler hoşuma gitse de bu güzel anın üzerine kaza yapmak istemem." Kısaca kafamda tartıp mantıklı olduğuna kanaat getirdim. Son kez kolundan omzuna doğru elimel bir yol çizip" peki hayatım" diyerek elimi çektim. Ben yüzümde gülümseme ile camdan bakmaya başlarken o da derin nefesler alarak sakinleşmeye çalışıyor. Eve gidene kadar rahat bıraktım. Benim evim önüne gelince kapımı açıp ona döndüm.
" Sen bekle istersen, ben alıp geliyorum."
" Tamamdır" araçtan inip kapıyı kapattım. Binaya girip asansör ile kendi katıma çıktım. Eve girer girmez orta boy bir çantaya gerekli olacak herşeyi doldurdum. Son kez eve kontrol edip çıktım. Kapıyı kilitleyip aşağı indim. Kapının önünde duran aracın arka kapısını açıp çantayı içine attım. Tekrar ön koltuğa geçip kapımı kapattım. Erdeme döndüğünce bana garip garip bakıyordu.
" Ne oldu?"
" Sen daha demin yolda yaptığın ve söylediğin şeyler hayal değildi demi?" Dudaklarımı birbirine bastırıp kısa bir karar anı yaşadım. Sonra kendimi tutamayarak başladım konuşmaya.
" Ne oldu ki yolda?" Umut ve şüphe ile yüzüme baktı. Sanki yok öyle bir şey desem oturup ağlayacaktı.
" Güzelim hani yolda bir şey konuştuk ya, hatırlamıyor musun?" Daha fazla üzerine gidip üzmemek için bu saçmalığa bir son verdim.
" Ha sen onu diyorsun. Hatırlıyorum hayatım. Niye , ne oldu ki?" Rahatlamış ve mutlu oldu. Bir anda üzerime gelmeye başladı. Yüzlerimiz çok yakınken o durdu. Ben donmuş bir şekilde gözlerine bakarken oda benim gözlerime bakıyordu.
" Senin hayatım diyen ağzını öperim kadın." Daha çok şaşırır ken bir anda emniyet kemerini tutup taktı. Sonrada yüzüme daha çok yaklaşıp burnunu burnuma değdirdi. Nefeslerimiz birbirine karışırken o geri çekilip aracı çalıştırdı. Kendi kendine bir şeyler mırıldandı, ancak ben şaşkınlıktan kurtulamadığım için ne dediğini de anlamadım. Kendimi toparlamam gerekiyor. Kendine gel Yasemin. Sen bu kadar hızlı mı eriyorsun kızım. Tabi konu Erdem olunca tartışılır ama sen yine de toparla kendini. Camı açıp yüzüme çarpan temiz havayı içime çektim. Nefes al ve nefes ver. Nefes al ve nefes verip. Aferin böyle devam.

Sessiz bir şekilde Erdem'in evine geldik. Araçtan indim. Arka kapıyı açıp çantayı elime aldım. Daha ben kapıyı kapatırken Erdem çantayı elimden aldı. Kapıyı kapatıp kaşlarımı çatarak Erdem'e baktım.
" Ben taşıyordum." Sanki elim kolum tutmuyor. Beni takmadan binaya ilerledi. Arkasından derin bir nefes alıp onu takip ettim. Asansöre binince yüzüne bakmadan asansörün durmasını beklemeye başladım. Asansör aniden durunca ekrandaki kat sayısına baktım. Daha iki kat vardı yukarıya neden durdu. Erdeme döndüm. Bana bakıyordu.
" Sen mi durdurdun Erdem? Cidden mi ? Hadi basta çıkalım yukarıya. Kafasını olumsuz olarak salladı. Elindeki çantayı yere koyup üzerime gelmeye başladı. Refleks olarak geri adım attım. Gözlerine baktığımda, gözlerinde yaramaz pırıltılar gördüm sani. ( O nasıl oluyor bende bilmiyorum ama neyse ) bir adım daha üzerime geldi. Bende bir adım geri gittim. Sonra bir adım daha geldi bende bir adım geri atınca sırtım asansörün soğuk, metal duvarı ile birleşti. Bir adım daha atarak iyice dibime girdi. Bir adım daha atınca artık aramızda boşluk yoktu. Yüzünü yüzüme eğdi. " Ben araba kullanırken ne yapmaya çalışıyordun güzelim." Derin bir nefes aldığımda onun kokusu ciğerlerimi doldurdu.
" Hiçbir şey." Kaşları yukarı kalktı. Bir elini kafamın yanına koyarak daha da yaklaştı yüzüme.
" Emin misin?" Sanki hipnoz olmuş gibi o beni kendimden geçiren gözlerine bakarak" hayır" dedim . Yüzünde ince bir gülüş oldu. Kısa bir an dudaklarıma baktı. O bakınca istemsiz olarak bende onun dudaklarına baktım. Hemen gözlerimi tekrar gözlerine getirdim.
" Seni öpebilir miyim?" Azda olsa aklımı kullanıp cevap verdim.
" Bunun için benden izin almana gerek yok. Rahatsız olursam yada öpmeni istemezsem söylerim." Yüzündeki gülüş daha da büyüdü.
" Çok güzelsin be güzelim." Derin bir nefes alıp gözlerini kapadı. Bir kaç saniye öyle durduktan sonra geri çekildi. Beni öpme den geri çekildi. Buna bu kadar şaşırmam normal mi? Asansörü çalıştırıp yerdeki çantayı aldı. Ben duvara yaslanmış öylece yere bakarken asansör durdu. Kapılar açıldı. Ne o indi, ne ben.
" Yasemin güzelim inmemiz lazım" kafamı kaldırıp ona baktım. Onun yanında kalkanları mı indirip içimdi ki küçük kızı, genç kadını çıkarıyordum sanki. Bir adım attım ona doğru. Asansörün bir alt kat düğmesine bastım. O çatık kaşlar ile ne yaptığıma bakarken kapı kapan dı ve biraz aşağı indi. Tam iki katın arasında ben durdurdum bu sefer. Ona dönerek üzerine yürüdüm.
" Beni öpme din. Neden?" Tamam saçmaladığımı söylüyor olabilirsiniz ama benim için bir ilk ve önümli bir şeydi. Erdem den öncesini sildiğim için bu yaptığı bana garip geldi.
" Beni anlamaya çalışır gibi bana bakarken daha çok yaklaşıp aramızdaki mesafeyi kapattım. Yüzümü yüzüne yaklaştırıp gözlerine baktım.
" Seni...öpebilirmiyim?" Hemen kendini toparladı. Benim aksime.
" İstediğin zaman" cevabı üzerine daha çok yaklaştım.
" Neden beni öpmedin?"
" Çünkü sen arabada beni çıldırtmak için yapmıştın, bende seni böyle çıldırtıyım dedim. İyi yapmadım mı ama. " Cevap vermeden daha çok yaklaştım ona. Dudaklarımız nerdeyse birbirine değecek ken durdum.
" İyi yapmışsın hayatım..." Dudaklarının üzerine kısa bir nefes verip geri çekildim. Adamı öyle çıldırtmazlar, böyle çıldırtırlar. Asansörü geri çalıştırdım bir üst katın düğmesine basarak geri çekildim. Asansör durdu kapılar açıldı ve geri kapandı. Tekrar üst kata çıkınca durdu. Bu sefer oyalanma dan indim asansörden. Erdeme baktığımda huysuz bir surat ile arkamdan geldiğini gördüm. Kapını önüne gelince kenara çekilip Erdem'in kapıyı açmasını bekledim. Erdem kapıyı açınca içeri girdik. Arkamdan kapıyı örtüp kendimi salondaki üç kişilik koltuğa attım. Yoruldum ya. Gözlerimi kapatarak öylece bekledim.

Ne Oluyor ?Where stories live. Discover now