Bekleyiş

249 14 0
                                    

Arabadan indiğimizde Polo arabayı daha güzel bir yere park etmek için şoför koltuğuna geçmiş ben carmen ve Marco kliniğe doğru ilerlerken sohbet ediyorduk.

"Ay çok heyecanlı. Isim düşündünüz mü?"

Carmen heyecandan yerinde kıpırdanıp duruyordu sürekli.

"Marco düşündüğünü söylüyor ama hala bana söylemedi"

"Hadi ama perla 9 ay karnında taşıyıp bir de onu doğuracak olan sensin bebeğine ismi sen vermelisin"

"Ikinci ve üçüncü ve dördüncü bebeğimize zaten o verecek sevgili Carmen sen hiç merak etme"

Marco elimden tutup çekistirdiğinde Carmen ağzı açık arkamızda kalmıştı.

"Senden hiç hoşlanmıyorum sevgili Marco!"

Kliniğe girdiğimizde doktor bizi kapıda karşılamıştı.

"Sizleri tekrar görmek çok güzel. Bugün nasılsınız bakalım perla hanım ve küçük yaramaz"

"Iyiyiz doktor bey. Bugün bebeğimizin cinsiyetini öğrenmeye geldik"

"Biz de sizleri bekliyorduk. Şöyle geçip hazırlanın hemen geliyorum"

Doktorun dediğini yapıp çantamı Marcoya vermiş tek başıma içeri girmiştim.

Çok geçmeden doktor da gelmişti.

Elindeki aletle dakikalarca karnıma bakmış ve bebeğimizin gayet sağlıklı olduğunu söylemişti.

Cinsiyetini duymak için ben odadan çıkarken Carmen içeri girdiğinde Marco hala bu kararımdan çok şikayetçiydi.

"Ne vardı sanki şimdi öğrensek. Zaten bir dördümüz bilecek yani."

"Işi biraz eğlenceli kılmak istedik Marco ne var yani"

Carmen yüzündeki kocaman gülümsemesiyle odadan çıkarken bize hiçbir şey söylememiş Poloyu koluna takıp ònden önden yürümüştü.

"Hiç hoşlanmıyorum bu kızdan"

Marco yüzünü asıp yürümeye başladığında gözlerimi devirip arkasından konuştum.

"En yakın arkadaşın sevgilisini senden daha çok seviyor diye kıskanma Marco"

Beni duyduğuna emindim...

Eve gelmeden önce küçük bir market alışverişi yapmıştık. Akşama yemeği bizde yiyecektik.

Marco ve polo eşyaları yerleştirirken Carmen yanıma oturup koluma girdi. Bu kızın enerjisi hiçbir zaman yok olmuyordu.

"Perla sizinle tanıştığımdan beri sana olan hayranlığım mı desem ne desem bilemiyorum ama gittikçe artıyor. Ama sana çok kızıyorum haberin olsun"

"Nasıl yani?"

"Ilk tanıştığımız zamanlar ağlayan, korkan, Marco ne derse yapmak zorunda kalan, eve kapanan, bizim cocuklarla bile marco kızar diye konuşmaya çekinen afedersin ama salak kızın tekiydin. Tabi o zamanlar senin nasıl birisi olduğunu bu zamana kadar neler çektiğini bilmiyordum. Şimdi bakıyorum da sen çok değiştin. Özellikle şirkete girdikten sonra."

"Şirkete gireli 3 hafta oldu"

"Biliyorum ama dön bir bak kendine. Ne demek istediğimi anlayacaksın. Marco sana saygı duymaya başladı farkında mısın? Kararlarına saygı duyuyor. O dağ ayısı seni el üstünde tutuyor."

Carmen haklıydı. En son ispanyadan döndüğünden beri Marcoda gözle görülür değişimler vardı. Hala aynı marcoydu ama değişiyordu. Sevildiğimi hissediyordum. Ve bu güzel bir şeydi. Çok güzel...

Ispanya Where stories live. Discover now