AMERİKA

739 28 56
                                    

Nefesim düzene girdiğinde polo gözlerimin içine baktı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Nefesim düzene girdiğinde polo gözlerimin içine baktı.

"Iyi misin Perla?"

"Iyiyim. Lutfen sen marcoya bakma şu an ne dediğini bilmiyor"

Marco çoktan yukarı çıkmış kapıyı çarpıp odasına girmişti.

"Sorun değil. Yarın gitmeden seni görmeye geleceğim"

"Gidiyor musun? Gitme polo. Senden özür dilemesi gerekiyor, onu buraya getireceğim"

Polo kapıya yöneldiğinde peşinden gidip kolunu tuttum.

"Benim tanıdığım marco asla özür dilemez. O yüzden sıkma canını bu ilk değil"

"Onun yerine ben özür dilerim. Canın çok yandı mı?"

Kıpkırmızı olmuş yanağına elimi götürdüğümde elimi tutup gülümsedi.

"Önce gidip aynaya bakman gerekiyor. Ben senden özür dilerim perla. Seni gòndermemeliydim."

Ona sarılıp sırtına yavaşça birkaç kere vurdum.

"Yarın sabah seni bekliyor olacağım. Mutlaka gel"

"Geleceğim"

Gülümsemiş ve arkasına dönmeden gitmişti.

Omuzlarım önüme düşerken sıkıntıyla iç çektim. Dizlerim acıyor, canım yanıyordu. Babamı görmek canımı yakmıştı. Söylediği şeyler aklımdan çıkmazken marconun yanına gitmek için merdivenlere ilerledim.

Ağır ağır çıktığım merdivenlerin sonuna geldiğimde korkuluklara dayandım. Bayılacakmış gibi hissediyordum.

İçeri girdiğimde marco yatağın bir köşesine oturmuş telefonundan birisine mesaj yazıyordu.

Beni gördüğünde birkac saniye bakıp kafasını çevirmiş sonra bir şey olmuş gibi ayağa fırlamıştı.

"Perla?"

Yaklaşıp saçlarıma baktı.

"Benim perlam nereye gitti?"

"Yeni mi fark ediyorsun?"

"Sence fark edecek gibi bir zaman mıydı? Tek düşündüğüm seni o aşağılık adamın elinden nasıl kurtaracağımdı. Sana bir şey olmasından çok korktum."

"Polo kaybettiğimiz iddianın cezası olarak bunu seçmiş beğenmedin mi?"

"Çok beğendim. Harika olmuşsun. Gerçi sen her halinle kendini bana aşık ediyorsun"

"Beğenmene sevindim ama sana çok kızgınım marco. Poloya neden bunu yaptın?"

"Bu konuyu konuşmak istemiyorum perla"

"Ondan özür dilemen gerekiyor"

"Hatalı olan o!"

Sinirle nefes alıp sesini alçaltmış kibar olmaya çalışarak konuşmaya devam etmişti.

Ispanya Where stories live. Discover now