Sağ gözündeki ağrı, uyandığından beri kademeli olarak artıyordu.
Daha önce de aynı bölgede bu tarz ağrılar yaşamıştı aslında. Ve bu durum çok fazla olmaya başladığı için, kronik bir rahatsızlık olabileceğini düşünmüştü.
Ancak, bu ağrıların ortak bir noktası olduğunu, aslında oldukça uzun zaman önce fark etmişti. Sağ gözü her ağrımadan önce, Yaşlı Adam onunla konuşuyordu. Bunun ne anlama geldiğini bilmiyordu Arya. Sağ gözünün ağrıması ile ustasının nasıl bir ilişkisi olabileceği konusunda hiçbir fikri yoktu.
Tek bildiği, ustasının bu konuyla ilgili bir ilişkisi olduğuydu.
Dağların eteklerine o günün ortalarında vardılar. Tahminleri aşağı yukarı 2 hafta içerisinde buraya varmaktı; yani neredeyse doğru bilmişlerdi. Hatta biraz erken vardıkları bile söylenebilirdi. Bunun nedeni de Konbe'nin onları sisin içerisinden kestirme bir yol göstermesiydi. Şimdi tek sorun, atları en etkili şekilde kullanabilecekleri bir vadi ya da orman yolu bulmaktı. Dağların kendisini aşmak yerine içlerinden ya da yanlarından geçmek daha mantıklıydı elbette. Hem zaman, hem de fiziksel yorgunluklar açısından.
Ancak sorun, Arthur'un kartlarının söylediği şey ile çıkageldi. Arthur önce kartlara bakmış, daha sonra da bir süre beklemişti. Kafası karışmış gibiydi. Arya, onun önce Kazanova'ya baktığını, ardından konuşmaya başladığını gördü. Nedenini anlayamamıştı.
''Dağlardan ilerlemeliyiz.'' dedi Arthur. ''Daha önceden vampirlerin dağlarda ya da dağların daha ötesinde yaşadığını tahmin etmiştik. Ancak onlar, ormanın içerisindeler.''
Arthur bunu kartlarına dayanarak söylemişti elbette. Yani, muhtemelen.
Tina başını iki yana salladı. ''Rotamızı dağlar üzerinden belirleyecek olursak, bu bize hem ekstradan 1 haftaya daha patlar, hem de atları geride bırakmak zorunda kalırız. Kaybedecek 1 günümüz bile yok. Risk almalıyız. Yani ya bir vadi yolu bulacağız, ya da orman yolu.''
Arthur omzunu silkti. O, söyleyeceğini söylemişti sonuçta. Gerisi, ekibin kararına kalmıştı.
Kazanova, Howl'a baktı. Howl, ''Bir vadi yolu bulmak daha mantıklı geliyor.'' dedi. ''Bir vampir olsam, vadilerde değil ormanlarda yaşardım.''
Kazanova, ''Vampirlerin orman içerisinde olduğuna emin misin?'' diye sordu Arthur'a.
Arthur, bir süre bekledi. ''Ah, Eminim.'' dedi.
Howl inledi. ''Yine başlıyoruz.''
''Kes sesini. Kartlarımın hata payı her zaman vardır.''
Tina, ''Öyleyse iki seçeneği de vampirlerin orada yaşayabileceği konusunda eşit tutmalıyız.'' dedi. ''Vereceğimiz kararın doğruluğu, tamamen şansımıza bağlı.''
Arya'nın sağ gözündeki ağrı, artmaya başladı.
Kazanova, ''Sen ne düşünüyorsun?'' diye sordu. Arya ona baktı. Gerçekten de Kazanova bu soruyu Arya'ya sormuştu.
Arya, ''Böylesine riskli bir konuda iki opsiyondan birisini seçmek istemiyorum.'' dedi. ''Eğer benim de önerdiğim seçenek herkesçe onaylanırsa ve orada vampirler çıkarsa, kendimi kötü hissederim.''
Sanki kısa bir süreliğine de olsa ağrısı durmuş gibi oldu.
''Benlik sorun yok.'' dedi Howl.
Arya yine de bir şey demedi. Kazanova iç geçirdi.
''Öyleyse vadi yolundan gidelim. Ormanın içerisinden, dağların etrafından dolaşarak gitmek hem atlar için, hem de bizim için daha zor. Yani buradaki seçeneğimizi vampirlere göre değil de bize göre veriyorum.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaos - Başlangıç
FantasyDünya hiç olmadığı kadar kaos içinde. Büyük bir savaş, bambaşka bir evrene açılan boyut kapısı, çeşitli yaratıklar, büyücüler ve çok daha fazlası. En azından yaklaşık 70 yıl önce durum böyleydi. Merak etmeyin, şimdi her şey yolunda. Öyle mi?
