Bölüm 28

301 12 18
                                    

Ece...

Dudaklarımda hissettiğim bu sıcaklık neden beni içine çekiyordu böyle? Hiç bitmesin istedim. Bu an devam etsin beni öpsün istedim. Gözümden bir damla yaş süzüldü yanağıma doğru. Onun da sıcaklığını hissettim. Ben.. Ben galiba.. Sevmeye ve sevilmeye hasret kalmıştım. Kalbim bana itaat etmezken şu an ona direnmem çok zordu.

O an öpmesine dudaklarım karşılık vermeye başladı. Ben daha ne olduğunu anlayamazken odanın kapısı bir anda açıldı. Gözlerimi anında açmamla Barış'la kapıya bakmamız bir oldu.

Patrona bu şekilde yakalandığım için şu an yerin bin kat dibine girmek istedim. O hırsla üzerime uzanmış Barış'ı tuttuğum gibi fırlattım ve duvara yapıştırdım.

"Sen bana dokunmaya nasıl cüret edersin. Kaç kere uyarmam lazım seni söylesene?" diyerek bacak arasına bir tekme geçirdim. Acıyla kıvranırken gözünede bir yumruk geçirdim.

Kalbim sıkıştı sanki. Ona vurdukça kendime işkence ediyormuşum gibi hissediyordum. Birden elim boğazıma gitti nefes almakta zorlandığımı hissettiğim an kendimi odadan dışarı attım.

Patron aceleyle Barış'ın imdadına koşarken ben yerle bir olan imajımı nasıl toparlayacağımı düşüyordum.

Hasan beni görünce "Abla" diyecek oldu elimle bir şey yok işareti yaptım ve merdivenleri hızla indim. Planda bu yoktu. Planda Semra Hanım'ın oğluna duygular beslemek yoktu. Kendine gel Ece! Bu yaptığın çok saçma çok.

Araba olmadığı için yürüdüm, hızla sokaklardan geçtim ve gördüğüm ilk taksiyi durdurdum. İçimde durdurulamaz bir öfke vardı ve her an patlayacak, herkesi yutacakmış gibiydi.

"Sahile" dedim ve ellerimi başıma götürdüm. Yavaş hareketlerle masaj yapmaya başladığımda aklıma dudaklarımdaki sıcaklık geldi. Nasıl nasıl karşılık verirsin Ece! Hastalarına ne zamandan beri duygu besler oldun sen? Kendime inanamıyordum. Nerde benim prensiplerim böyle nereye gitti?

O sırada radyoda çalan şarkı da bana hiç yardımcı olmuyordu.

Bakması ne zormuş ah o güzel yüzüne
Toplamış yine bütün güneşi üstüne
Kamaşıyor gözlerim bebeğim
Öyle gülmek olur mu gözünü seveyim
Cennet dudaklarınmış
Öp de öleyim
Aşkmış adı nerden bileyim
Böyle zulüm olur mu gözünü seveyim
Adımı sorsan söyleyemem yemin ederim.

Cebimdeki telefonum titremeye başlayınca arayan kişinin patron yani Ömer abi olduğunu gördüm. Açarsam büyük dalga konusu olacaktım o yüzden açmamaya karar verdim.

Taksicinin "Geldik abla" demesiyle kendime geldim. "Tamam teşekkür ederim" dedim ve ekranda yazan ücreti ödedim. "Üstü kalsın" diyerek arabadan indim.

Mis gibi temiz havayı ciğerlerime çektim. Beynime oksijen gitmesi lazımdı ne de olsa. Boş bir banka oturdum. Ne kadar öyle put gibi oturup denize baktığımı bilmiyorum ama duyduğum ses tüm anın içine etmeye yetti.

"Ovvvv güzelim yalnızsan eşlik edebiliriz. Değil mi kanka?" diyerek yanındaki lavuğa baktı. "Hmm öyle mi?" diyerek ayağa kalktım gerindim şöyle bir. Hava kararınca bunlar it sürüsü gibi sokağa dağılıyorlardı. Ama artık ne gece ne gündüz fark etmez biz ve bizim gibilere sokaklarda rahat yoktu. Hayır yani suçumuz neydi bir bilsem.

"Benim de ellerim kaşınıyordu zaten ya valla iyi oldu sizi görmem." dedim.

"Sende mutlu oldun değil mi? Hadi gel sana da bir şeyler ısmarlayalım. Hem sonra da eğleniriz biraz" dedi ve diğerine göz kırptı kereste. Sonra da geldi ve elini omuzuma attı.

O kolunu tuttuğum gibi ters çevirdim ve yere düşmesini sağladım.

"Benim geldiğim yerde sizden çok var bir bilseniz." dedim ve üzerime gelen diğerine sanki şansı varmış gibi izin verdim ve yaklaştığı anda tekmeyi suratına savurdum.

İkiside ne olduğunu anlayamadan yeri boylamıştı. Zaten leş gibi içki kokuyorlardı. "Ayakta duramıyorsunuz bana sırnaşıyorsunuz. Bu da size ders olsun her güzel gülü koklamayacaksınız." dedim ve onları ardımda bırakıp yürümeye başladım.

Bir kaç adım atmıştım ki karnımda hissettiğim acı ile olduğum yerde kaldım. Şerefsiz arkamdan gelmiş bana saldırmıştı." Bizde koklayamadığımız gülü kökten sökeriz" dedi pis pis gülmeye başladı. Elimi kan akan yerden çektim ve döndüğüm gibi yumruklarımı konuşturmaya başladım. "Sen de kendine erkek mi diyorsun." dedim ve gücüm tükenene kadar durmadım.

Yediği darbelerden bayılınca gözlerim kararmaya başladı. Ve sonrasını karanlık...

...

Otostopçu Kız (Tamamlandı) Where stories live. Discover now