44| Sarmaşık

190 20 7
                                    


Cassandra Carrow kendisini çaresiz hissettiği pek çok zamanı hatırladı. Gryffindora seçilip de noel zamanı eve döndüğünde anne ve babasının kendinden gizli bir şekilde tartıştıklarını gördüğünde ya da büyükannesi o henüz 12 yaşındayken evi, annesini terk edip gittiğinde yatağının altına girip ne yapacağını düşündüğünde, Sirius ile kavga ettikleri dün gece... Ama hiç biri şuan ki kadar kötü hissettirmiyordu.

Rüzgâr saçlarını okşarken kulağının dibinde Leonardo'nun sözleri yankılandı. 'Daha büyük saldırılar olacak acele etmelisin.' Kalabalık caddede ilerlemeye devam ederken nemli gözleri ona zorluk çıkarıyordu. Yanından süratle ilerleyen mugglelar içinde bulundukları dünyadan tamamen uzakta mutlu görünüyorlardı. Genç kız derin bir iç çekti. 'Onları durdurmak için benimle hareket etmelisin.' Leonardo'nun sözleri açıktı. Ama Cassandra kabullenmek istemiyordu. Ne yapacaktı? Lucille ve Freya'nın karşısına dikilmekten korkuyordu dahası Leonardo'ya güvenebileceğinden emin değildi. Bu hayatta en çok güvendiği kişi bile ondan sırlar saklarken Leonardo'ya güvenmek fazlasıyla aptallık olurdu. Yine de içinde bir ses büyücüye güveniyordu. Bu tuhaftı ama Leonardo'nun sözlerinde samimi olduğunu görebiliyordu. Aklına büyücü kafeden ayrılmadan hemen önce gösterdiği posta sayısını anımsadı. Fransanın yerel postasıydı.

                                                                        3 ŞÜPHELİ ÖLÜM!

Dün sabah Büyücülük Dünyası korkunç ölüm haberleri ile uyandı. Tripadvisor'daki malikânesinde yaşayan eski Sihirsel İşbirliği Departmanı Eduardo L'ottetit ve ailesi evlerinde ölü bulundu. Bakan Borne, en ünlü seherbazların konuyu araştırdığını endişe edilmesine gerek olmadığını belirtirken Büyücülük Dünyası derin bir üzüntü ile yas tutuyor.

Leonardo, Lucille ve Freya'nın tüm Büyücülük Dünyasını etki altına almayı planladıklarını bunu uygulamak içinde işbirliği yapmaktan çekinmediklerini hatta olumlu yaklaşmayanların sonunun ölüm olduğunu ona hızlıca anlatıp gitmişti. Cassandra büyücü gittikten sonra bir süre boşluğa bakarak oturmuş sonrada yavaşça Privet Drive doğru yürümeye başlamıştı. Şimdi burada eve on dakikalık bir mesafede olmasına rağmen ayakları onu ileri götürmüyordu. Sıkıntıyla iç geçirirken güçlü bir kolun kendisini çekmesi ile sarsıldı. Bir çift gri göz merakla kendisine bakıyordu.

"Sirius?" Genç kız ona sıkıca sarılıp hıçkırarak ağlamamak için kendisini zor tuttu

Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.

"Sirius?" Genç kız ona sıkıca sarılıp hıçkırarak ağlamamak için kendisini zor tuttu. 

"Nerelerdesin Cassandra seni çok merak ettim!" Sevgilisinin sesindeki sitem onu kendine getirdi.

"Yürüyüş yapmak istemiştim." Ne yürüyüş oldu ama! Şimdi Sirius'un kendisini tutan elleri gevşedi ve saçlarını hışımla geriye attı.

"Seni merak ettim, keşke haber verseydin."

"Bende tüm gece seni merak ettim Sirius." Cassandra cümlesini bitirince kısa bir sessizlik oluştu. Her ikisinin de yüzünde hem gergin hem de mutsuz bir ifade oluşmuştu. Sirius yanlarından geçen mugglelara yol verirken usulca konuştu. "Biraz oturup konuşalım mı?" Genç kız kafasını salladı.

Karanlıktan AydınlığaUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum