30| Leonardo

393 52 39
                                    

"Çünkü sana yalan söyledim, seni kandırdım. Üzgünüm Cassandra buradan gitmeyeceksin. Artık benim esirimsin."

Leonardo likörü tekrar eline aldı, yumuşak tonda söylediği bu sözler Cassandra'nın yüreğini korkuyla kaplamıştı. "Sen neyden bahsediyorsun!" diye bağırdı sinirle.

"Planıma sadık kalıyorum Cassandra." İri mavi gözleri bir girdap gibi Cassandra'yı kendisine çekiyordu.  Genç kız panik içerisinde etrafına bakınırken konuştu. "Sen, sen bana tuzak kurdun."  

"Üzgünüm, ama bana güvenmelisin. İyi niyetime inanmalısın Cassandra. Senin ve benim iyiliğim için..."

"Güvenmek mi? Bana yalan söyledin! Nasıl bir iyi niyet var burada?" Leonardo saçlarını geriye doğru atarken yavaş yavaş konuşmaya başladı. "Lütfen gözlerime bak! İyi niyetimi hisset, sana asla zarar vermeyeceğim. Asla ve hiçbir zaman!" Cassandra sahiden de bunu yaptı. Şefkatli bir pırıltı mı görüyordu yoksa hayal mi ediyordu kestiremedi. Leonardo devam etti.

 "Biliyor musun Cassandra, bir arkadaşım vardı. Kendisi bir dük beyiydi. Oldukça soylu ve asil kandan gelen biri. Her pazartesi halkı etrafına toplayıp onlara bu cümleyi söylerdi:

 Gözlerime bakın, hayatın tüm gerçekliği burada! Sizin tüm geleceğiniz burada. Bana güvenin, iyi niyetime inanın.  Yalnızca bir elçiden başka bir şey değilim, yapılacak ve yapılmış her şey yalnızca sizler içindir!" dudaklarını bir gülümseme kapladı, "sonra da halkı sömürmeye, onların kafasını ezmeye devam ederdi. Demem o ki kimseye güvenemezsin! Yine de; Birine güvenip güvenemeyeceğini anlamanın en iyi yolu ona güvenmektir."

Genç kız kaşlarını çattı. Tam bu esnasında istemsizce duvar dibine yaklaştığını hissetti. Arka cebine koymuş olduğu iki asa tenine batmıştı. İçinde şimdi çocuksu bir mutluluk belirmişti. Hızla asaları alıp büyücüye doğrulttu. "Güvenmemeyi tercih ediyorum. Hogwarts'a geri döneceğim, eğer bana zarar vermeye çalışırsan, eğer bana engel olmaya çalışırsan Merlin şahidim seni havaya uçururum! Gram pişmanlık duymam emin ol." Bir elinde kendi asası diğerinde ise büyücünün asası ile kararlı bir şekilde dikiliyordu.

 Leonardo gözlerindeki hayal kırıklığını saklama ihtiyacı hissetmedi, üzerindeki uzun paltosunu savurarak bardağı tekrar masaya koydu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

 Leonardo gözlerindeki hayal kırıklığını saklama ihtiyacı hissetmedi, üzerindeki uzun paltosunu savurarak bardağı tekrar masaya koydu. Cassandra şüpheli gözlerle onu takip ediyordu. Büyücü bardağı koyar koymaz derin bir nefes alıp sağ elinin parmaklarını şıklatıverdi, bir anda Cassandra'nın elindeki asalar uçuvermişti. İki asa da kendi eline geçmişti şimdi. Cassandra sinirle ileri doğru atıldı.

"Lütfen Cassandra, bana yapmak istemediğim şeyler yaptırma!"

Cassandra uğuldayan kulaklarına aldırmadan sert bir şekilde dikilmeye devam ediyordu. Kapana kısılmıştı, kelimenin tam anlamıyla tuzağa düşmüştü. Aklına gelen soğuk, acımasız fikirlerle yutkundu. "Beni onlara mı vereceksin? Lucille ve Freya'ya? Bu yüzden mi güvenimi kazanmaya çalışıyordun, söyle!" Leonardo kafasını salladı. "Hayır, hayır. Onlardan kurtulmayı en az senin kadar bende istiyorum." 

Karanlıktan AydınlığaWhere stories live. Discover now